"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Risale-i Nur ve ailede iman hizmeti

Ömer Said Tan
13 Mayıs 2025, Salı
Risale-i Nur’u okuyan, bu kudsî ve ulvî davayı hayatının misyonu olarak benimseyen her bir talebe, öncelikli olarak iman ve Kur’ân hizmetini her zaman ve her şartta hayatının merkezine koymalıdır.

Bu yüksek görev, sadece okumakla ya da teorik bilgi edinmekle sınırlı değildir. Aynı zamanda bu imanî ve Kur’ânî davayı içtenlikle yaşamak, üzerinde derinlemesine düşünmek ve bu hakikatleri anlayan, hisseden ve hizmet eden kişilerle müzakereler yaparak yolu daha etkili bir şekilde takip etmeyi gerektirir.

Risale-i Nur’u hayatımızın odak noktası haline getirdikten sonra, bu hizmeti birlikte paylaşacağımız “hayat arkadaşımızı” da aynı pencereden seçmemiz gerekmektedir. Kur’ân-ı Kerîm’de eşlerin nasıl olması gerektiği açıkça belirtilmiştir: “Rabbimiz! Bize, gözümüzü aydınlatacak eşler ve nesiller lutfet ve bizi takva sahiplerine önder kıl”1 Bu ayet, dindar ve ahlâklı eşlerin önemine işaret eder. Peygamber Efendimiz (asm) de eş seçiminde önceliğin, dinî değerlere ve güzel ahlâka verilmesini tavsiye etmiştir: “Sen dinî değerlere bağlı, ahlâkı güzel olanı seç ki tercihin sana bereket ve hayır getirsin.”2 Bu hadis-i şerif, evlilikte sadece dış görünüşe değil, iç güzelliğe ve manevî olgunluğa da dikkat edilmesi gerektiğini vurgulamaktadır.

Risale-i Nur’a ve iman hakikatlerine olan yakınlık, evlilikte göz önünde bulundurulması gereken önemli bir unsurdur. Ailelerin, özellikle eşlerin Risale-i Nur eğitimini hayatlarına entegre etmeleri, o ailenin manevî atmosferini güçlendirecektir. Hatta bazen doğuştan gelen bir yatkınlık veya fıtrî bir yakınlık, eşler arasında derin bir ruhsal uyum oluşturabilir. Bu bağlamda, evlilik öncesinde yalnızca maddî meseleleri değil, aynı zamanda iman ve Kur’ân hizmetini de ciddî şekilde konuşmak, eşlerin bu kudsî davaya bakışlarını ortak bir zeminde buluşturmak açısından büyük önem taşır.

Aile hayatı sadece ekonomik refah, dış güzellik, makam ve mevki gibi geçici dünya nimetleri üzerine kurulduğunda, zamanla manevî boşluklar oluşabilir. İman ve Kur’ân hizmetinin hayatın merkezinden çıkarılması, hem şahsî hem de içtimaî düzeyde ciddî sıkıntılara yol açabilir. Bu değerlere yeterince odaklanılmadığında, sadece dünya hayatında değil, ahiret hayatında da sorgulanabilir hale geliriz. İşte bu nedenle, Risale-i Nur’un rehberliğinde yaşamak, hem dünya hem de ahiret saadetimizi doğru temeller üzerine inşa etmemize katkı sağlar.

Genç hizmet ehli, geleceğin iman ve Kur’ân mücahidleridir. Onları kaybetmemek, bu hizmetin sürekliliğini sağlamak ve nesilden nesile aktarılmasını temin etmek, hepimizin müşterek sorumluluğudur. Şahsî maneviyatla sınırlı olmayan bu yükümlülük, aynı zamanda toplumsal bir vazifedir. Bu sorumluluğun hakkıyla yerine getirilmesi ise, iman ve Kur’ân hizmetinin konuşulduğu, yaşandığı ve yaşatıldığı aileler kurmakla mümkündür.

Evet, her bir Risale-i Nur talebesinin yapması gereken ilk şey, iman ve Kur’ân hizmetini hayatının her aşamasında ön planda tutmak ve bu hizmeti hayatının odak noktasına yerleştirmektir. Ancak bu, yalnızca şahsî bir gayretle sınırlı kalmamalı, ailece ve toplumca bu hizmetin içinde yer alarak daha güçlü ve kalıcı bir şahs-ı manevî oluşturulmalıdır. Hep birlikte bu sorumluluğu omuzladığımızda, Risale-i Nur’un nuranî rehberliğinde daha sağlam bir manevî toplum inşa edebiliriz.

Aile içinde ve toplumda Risale-i Nur hizmetinin etkili bir şekilde devam edebilmesi için her bir ferdin kendi sorumluluğunu yerine getirmesi, iman ve Kur’ân hizmetini her şart altında öncelemesi gerekmektedir. Bu hizmetin bayrağını devralacak olan gençlerin sadece eğitim almaları değil, bu hizmeti içtenlikle yaşamaları da daha güçlü bir manevî yapının temellerini atacaktır. Bu yolda her birimizin üzerine düşen görev ve sorumluluklar büyüktür ve hesabı da ağırdır. Allah, bizleri bu mübarek yolda yükü hafif, hesabı kolay verilen kullarından eylesin. Âmin.

Dipnotlar:

1- Furkan Suresi: 74.

2- Buhârî, Nikâh, 15.

Okunma Sayısı: 215
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı