"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Belli yazarlara odaklanmak-bütün yazarları okumak

Orhan GÜLER
01 Aralık 2020, Salı
Övünmek gibi olmasın, ama şahsen küçüklüğümüzden beri çok sevdiğimiz, bu yüzden de vazgeçemediğimiz bir “uğraş”ımız var ki o da “okuma” faaliyetidir.

[Hiç unutmayız: İlkokulda öğretmenimiz, ceketinin cebinde logosu dışa gelecek, yani görünecek şekilde müdavimi olduğu gazeteyi taşırdı. Onun sayesinde biz de o vakitten beri “dellenmiş”vaziyetteyiz!]

Elimize aldığımız herhangi bir gazete, dergi, kitap vs’yi yarım bırakmamışızdır. Okumalarımızı illâ ki başladığımız gibi bitirmiş, anladıklarımız üzerinde—her okuyucu gibi—zihnî mütalâalarda (tefekkür) bulunmuşuzdur...

Ne yazık ki bidayetten beri çok yakın çevremiz bu okuma faaliyetimize pek bir mânâ verememekte, hattâ bazıları daha da ileri giderek menfi mânâlar da yükle(yebil)mektedir. (Şahsen bizim de onların “okumamak”ta direnmelerine karşı tepkilerimiz farklı değil ya, neyse!) 

Elbette okuma faaliyeti “zaman” gibi “emek” de ister. Gün gelir insan “yorulduğunu” hisseder—tıpkı bazen biz(d)e olduğu gibi...

Bu, bizim gibi “günlük” bazda Risale ve gazete, “aylık” bazda da “(birkaç) dergi” okuyanların yaşadığı fizikî veya zihnî bir “arıza”dır belki de...

Meselâ bu fakir, birkaç yılda bir, bilhassa gazete okumalarını azaltma ihtiyacı duyar.

Hepi topu beş-on gün, bilemediniz birkaç hafta sürer gider bu fizikî ve zihnî dinlenme vetiresi. 

Sonra ne mi olur? Sadece “üst düzey” yazarları okumakla yetindiğimiz bu süreçten çok da bir tat alamadığımızı ve bir şeylerin noksan kaldığını anlarız! Ve döner geriye, kasten ıskaladığımız(!) yazarları okumaya koyuluruz. Yine beş-on günlük sıkı bir okumayla “telâfi” işlemini tamamlamış ve yeniden düzenli olarak “bütün yazarlar”ı okumaya başlamış oluruz...

KÜÇÜK BİR TAVSİYE!

“Çok da bir tat alamadığımızı ve bir şeylerin noksan kaldığını anlarız.” dedik. 

Belki bu ibareyi biraz “açmak” gerek!

Bideneyelim...

Kanaatimiz o ki gazetemizde “üst düzey” yazarlar olduğu gibi “orta düzey” ve “alt düzey” yazarlar da var! 

[“Yanlış anlaşılmaması” adına hemen kaydedelim ki “yazarlık” hadisesine hem “muhteva,” hem “üslûp,” hem de “teknik” cihetlerinden bakmamız(!) hasebiyle kendi âlemimizde böyle bir kategorilendirmeyi yapageldik ve bunda berdevamız.]

Üstelik “üst düzey” (duâyen) veya “orta düzey” (usta) yazarların her yazısında—en azından—kendisinden beklenen performansı sergile(ye)mediği de ma’lûmdur. Fakat “alt düzey” (amatör) de olsa bir yazarın bazen tatminkâr, hattâ fevkalâde güzel yazılar kaleme alabildiğini teslim etmek isteriz ve de ederiz! 

Zannımızca sadece belli yazarlara odaklanmak—her gün aynı mönüye kendini mahkûm etmek(!) derekesinde—“dengesiz beslenme” gibi bir şeye dönüşür! Dolayısıyla, “üst düzey-orta düzey-alt düzey” sınıflandırmasını şuur altına iterek “bütün yazarlar”a odaklanmak—“dengeli beslenmek” misali—en iyisi.

Hani “millî birlik beraberlik” mevzuunu işlerken Demokrat siyasî ve idareciler “Farklılıklarımız zenginliğimizdir.” derler ya... İşte, o misalde olduğu gibi, gazete gibi okuyucu açısından da yazar bolluğu ve çeşitliliği bir “zenginlik”tir.

Ha, yazıların tamamını bir oturuşta okuyamayanlara küçük bir tavsiyemiz(!) var: Sevdiğiniz/mühimsediğiniz yazarlara öncelik veriniz; belli bir fasıladan sonraki devam okumalarında da sair yazarları okuyunuz. 

Böyle fasılalı okumalarla daha az yorulur, hattâ daha çok istifade edersiniz... 

Okunma Sayısı: 2354
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Said Yüksekdağ

    2.12.2020 01:03:49

    Saygıdeğer Orhan Ağabeyim, yine çok önemli bir konuya temas etmişsiniz. Ben de Yeni Asya'da çıkan yazları yazar ayırt etmeden okunması gerektiği kanaatindeyim. Çünkü yazılan yazılarda anlayacağımız bir hakikat âlemimizde çok farklı pencerelerin açılmasına vesile olabilir. Belki imanımızın kutulmasına sebep olabilir. Hem yazılan yazılar emek sarf edilerek kaleme alınıyor. Belki günlerce üzerine çalışılan ve olgunlaşma süreci geçiren yazılar var. Biz okuyucular ise bu yazılara beş dakika vakit ayırıp da okumuyoruz. Yeni Asya okuyucusu olarak bu konuda azami gayret gösterelim ve Yeni Asya'da çıkan her bir yazıyı okumaya çalışalım inşaallah.

  • Cenk çalık

    1.12.2020 15:44:48

    Son olarak zaman zaman dile getirdiğim gibi gazetemizin başyazarını her gün okumak ve yorumlamak çok istifadeye medar oluyor. Belki de bunu yaptığımızda diğer yazarları okuma ve istifade yolunda epeyce mesafe alacağımızı düşünüyorum vesselâm. Böyle önemli bir konuyu gündeme getirdiğiniz için çok teşekkür ederiz. Allah razı olsun. Baki selamlar...

  • Cenk çalık

    1.12.2020 15:39:49

    Aylardır bütün yazıları okuyorum. Dürüst olmam gerekirse her yazı aynı keyfi vermiyor. Ancak yaşayarak görüyorum ki çeşitli konularda okumak fikri hayatımı çok zenginleştiriyor. Ana kaynak Risale-i Nur olduğu için her yazar ayrı ayrı kendisine açılan pencereleri paylaşıyor. Bu paha biçilmez bir kazanıma vesile oluyor...

  • Cenk çalık

    1.12.2020 15:35:41

    Dengeli beslenmek tabiri veciz bir özet olmuş. Çoğu yazarımızın tarzı belli. Hep aynı tip yazı okuyan elbette bir yönü fazlasıyla gelişirken diğer yönleri o ölçüde gelişemiyor. Çözüm ise her yazıdan istifade ederek dengeli büyümeye ve gelişmeye çalışmak...

  • Cenk çalık

    1.12.2020 15:32:32

    İkincisi de her ne kadar seviyeler farklı da olsa kimin hangi yazıdan istifade edeceği belli olmuyor. Çok tecrübelerle sabittir ki usta yazarlarımızın yazıları bazen istifadeye medar olamadığı gibi amatör yazarlarımızın bazı yazıları daha çok istifadeye medar olabiliyor. Demek ki vazifemizi yapıp sonuca karışmamak lazım geldiğini bu hususta da yaşayarak görüyoruz...

  • Cenk çalık

    1.12.2020 15:28:36

    Aslında söylenecek çok şey var. Bu konu uzun zamandır benimde gündemimdeydi. Şunu düşünüyorum ve hissediyorum ki verilen emeğe saygı için her yazı okunmalı en azından. Bizim birkaç dakikamızı ayırdığımız o yazıların arkasında en az birkaç saatlik emek var. Bunun için öncelikle saygı diyorum...

  • mehmet emin bozkuş

    1.12.2020 15:11:42

    Sağol Orhan Güler. GÜZEL TESPİTLER.

  • Nur'a Müştak

    1.12.2020 09:12:25

    YeniAsya akan nehir gibidir.Nasıl ki akan nehirden sinek,böcek,ağaç,insan herkes faydalanıyorsa, her gün çıkan YeniAsya'dan da 7'den 70'e herkes faydalanır.Muarızlar bile.

  • Nur'a Müştak

    1.12.2020 09:09:52

    Yazarlar ve yazdıkları için herkes bir şeyler düşünebilir.FAKAT herkesin bir micazı vardır.Yorumlarda bulunan "gündemi takip edecek toplumun nabzını tutacak" diye bir kaide olmamalı.Bazı yazarlar eften püften meseleleri yazıyor düşüncesi kişinin kendi micazını gösterir.Yazdığı yazılar sadece yazılmış olur düşüncesi de doğru değildir.Söz uçar yazı kalır.Bir gün bir ihtiyaç sahibi o yazıdaki hakikati arar bulur. Oysaki her yazının bir alıcısı vardır.Bu gazete 7'den 70'e herkese hitap etmektedir. Bazen gittiği yeri,yapılan pikniği bile paylaşabilir.Yeterki ihlaslı olsun.Tesiri olur.Bu çatı Risale-i Nur çatısıdır.O sebeple yazı yazan,okuyan ,yorum yapan,düşünen herkesi tebrik ediyorum.Mesela Elif sayfası ne kadarda güzeldi.Bu günlerde şiirlerden yoksun oluyoruz.

  • Eşref Mert

    1.12.2020 01:22:28

    Zannımızca sadece belli yazarlara odaklanmak—her gün aynı mönüye kendini mahkûm etmek(!) derekesinde—“dengesiz beslenme” gibi bir şeye dönüşür! Dolayısıyla, “üst düzey-orta düzey-alt düzey” sınıflandırmasını şuur altına iterek “bütün yazarlar”a odaklanmak—“dengeli beslenmek” misali—en iyisi. Demişsiniz de keşke bazı yazarlarada dengeli beslenmesi için okuyucunun , hep aynı şeyleri yazma balans ayarı bozuk araba gibi hep bir taraflara çekme de deseydiniz iyiydi ya. Neyse zaten öylelere ne desen boş bildiğini okur onlar...

  • Osman Yıldırım

    1.12.2020 00:29:03

    Sayın Güler, Yeni Asya gibi bir gazetenin bütün yazarlarının okunması yazar seçimi yapılmaması gerekir ancak kusura bakmasınlar ama bazı yazarlarda adeta "Beni okumayın" demekteler ve sadece yazı yazmak amacıyla yapmaktalar isim vermek pek yakışık almaz ama Yeni Asyadada büt yazar maalesef var. Bana göre bu yazarların yazmaları ısraf ve yer işgali olarak değerlendirmekteyim. Günümüzde toplumu meşgul eden çok önemli meşeler dururken eften püften meselelerle ilgili konuları yazmak Yeni Asya yazarlığına yakışmadığını söylemeliyim. Bu bakımdan bu tür yazarları katiyen okumamaktayım sanırım benim gibi bir çok Yeni Asya okuyucusu böyle düşünmektedir. Yani Yeni Asyanın yazarı dinamik olmalı ve toplumun ihtiyaç duyduğu güncelliğini muhafaza eden meselelerle ilgili yazılar kaleme almalıdır diye düşünmekteyim. Aksi durumda yazdıkları sadece yazılmış olur.Selam ve muhabbetler.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı