Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara'da toplu açılış töreninde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "16 Nisan geliyor, Türk milleti, 80 milyon, inşallah bütün Batı'nın liderlerine en büyük dersi verecek." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "15 Temmuz'da Türk milleti, izzetine canı pahasına sahip çıkmıştır. Şu anda her taraftan üzerimize gelenler var ya, işte onların tüm derdi sizlerin teslim olmak yerine direnmeniz ve zafere ulaşmış olmanızdır, ondan dolayı çıldırıyorlar. Siz onların tüm hesaplarını, planlarını, beklentilerini yerle yeksan ettiniz." ifadelerini kullandı.
"Türk milleti Batı'nın liderlerine en büyük dersi verecek"
"İsviçre Parlamentosunun önünde büyük bir pankart... Benim resmim ve şakağıma dayanmış bir silah. Ne diyor? 'Erdoğan'ı öldürün'. Be dangalaklar, Erdoğan sizin demenizle mi ölecek?" diyen Erdoğan, "Biz bu yola kefenimizi giyerek çıktık. Rabbimin takdiri neyse o olacak. Ne bir an ileri ne bir an geri. Siz o sokaklarda sosyalist partinizi, PKK'lıları, sol terör örgütlerini dolaştırarak, kendi polislerinizle onları koruma altına alarak Türkiye'nin şanından, izzetinden bir şeyleri söküp alacağınızı mı zannediyorsunuz? 16 Nisan geliyor, Türk milleti, 80 milyon, inşallah bütün Batı'nın liderlerine en büyük dersi verecek." şeklinde konuştu.
"'Evet' diyen ne kadar saygınsa 'Hayır' diyen de o kadar saygındır"
Erdoğan, "Halk oylamasını yapıyoruz, Kılıçdaroğlu çıkmış diyor ki, 'Hayır diyenler teröristtir' diyormuşuz. Kılıçdaroğlu, yine yalan söylüyorsun. Biz demokrasiye öylesine inanmışız ki, bağlı olmuşuz ki, milletin iradesi bizim için en saygın tepe noktadır. 'Evet' diyen ne kadar saygınsa 'Hayır' diyen de o kadar saygındır." dedi.
"AB liderleri kuzu kuzu Papa'yı dinlediler"
"Gittiler Vatikan'da tüm AB üyesi ülkelerin liderleri, kuzu kuzu orada oturdular ve Papa'yı dinlediler." ifadelerini kullanan Erdoğan, şöyle devam etti:
"AB'ye Türkiye'yi 54 yıldır niye almıyorlar anladınız mı? Olay tamamıyla, açık ve net söylüyorum, Haçlı ittifakıdır. 16 Nisan aynı zamanda bu kararı değerlendirme günü olacaktır."
Konuyla ilgili benzer içerikler:
Şer cephesi = Hayır cephesi!
Önce şunu tesbit edelim: Bu referandumda önümüze konanlar 2010 referandumundaki gibi “yetmez ama evet” demeye uygun değil.
Zira “sistemde iyileştirme” yapılmıyor. Dolayısıyla “ülkemiz daha iyisine layık, ama eh, mecbur kaldık madem, şimdilik bu eksik değişiklikle idare edelim” denilemez. Aksine, riskleri çok yüksek olan bir sistem değişikliği ve hatta bir anlamıyla “rejim değişikliği” yapılıyor.
Başlığa gelince; cepheleşmeye ve cepheleştirmeye karşıyız. Siyaset savaş değildir ve hiç birimiz cephede değiliz. Bize “şer cephesindesiniz” diyenlere de bunu söyleye geldik.
Devamını okumak için tıklayınız:
http://www.yeniasya.com.tr/ahmet-battal/ser-cephesi-hayir-cephesi_427502
HAYIRcılar ‘terör yandaşı’ mı?
Seçimler, referandumlar, demokrasinin bir lâzımıdır, gereğidir, vazgeçilmez şartıdır.
Seçim veya referandumun yapılma şekli ise, ilgili ülkenin hukuk, adâlet, hürriyet ve demokratlık seviyesini yansıtır; yani, bir nevi gösterge mahiyeti taşır.
Aynı ölçü, şüphesiz Türkiye için de geçerli. O halde, bakalım Türkiye’mizde durum nedir, ne değildir.
Devamını okumak için tıklayınız:
http://www.yeniasya.com.tr/m-latif-salihoglu/hayircilar-teror-yandasi-mi_426272
AA