İnsanların çoğu korkusundan uzak durduğu bir dönemde Süleyman Kervancı, Bediüzzaman Hazretleri’ne dost ve talebe olmuştur. Sekiz yıl boyunca gördüğü samimi hizmeti ve arkadaşlığından dolayı “sıddık” unvanını Üstad’ından almıştır. Barla denince ilk akla gelen simalardan bir tanesi de kuşkusuz “sıddık” unvanlı Sıddık Süleyman ağabeydir.
Yirmi Sekizinci Söz onun bahçesinde yazılmıştır. Bunun için bahçenin adı da “Cennet Bahçesi” olmuştur. Bediüzzaman’a yakınlığı ile bilinen Sıddık Süleyman sekiz sene boyunca sadakat ve hizmetini devam ettirdi. Ömrü boyunca iman hizmetini devam ettiren Sıddık Süleyman 6 Mayıs 1965 tarihinde Ankara’da vefat etti. Naaşı buradan alınarak Barla’ya götürüldü ve defnedildi. (Risale-i Nur Enstitüsü, internet sayfası)
Sıddık Süleyman ağabey hatıralarda ismi yad edilmektedir. Kendisinden hatıra nakledenlerden bir tanesi Bayram Yüksel’dir. Onun ağzından birkaç hatırayı nakletmektedir: “Bir gün Üstadımıza içimden dedim, ‘Biz yazıyoruz, biz okuyoruz. Üstad bu kadar zahmeti niye çekiyor?’ diye düşündüm. Böyle mülâhaza ediyordum. Üstadım birden, ‘Kardaşım göreceksin ben bunları bütün dünyaya okutturacağım.’ dedi.” (Necmeddin Şahiner, Son Şahitler, 3. s. 74-75)