Nahit Bey: “İşaratü'l İ'caz sayfa 249'da "...vahiyde vasıtanın bulunduğuna işaret olduğu gibi 'bima erakellah' de müfred hükmünde olan Lafz-ı Celâl, manaları ilham etmekte vasıtanın bulunmadığına işarettir' deniliyor.
Sayfa 251'de ise "melaike arzın müekkelleri bulundukları cihetle arz, onların idaresinde olur” deniliyor. Bu ifadenin, Cenab-ı Hakk'ın "rububiyetinde, icadâtında ve icraatında şeriki ve naziri yoktur.” hükmüyle te'lifi nasıl olmaktadır? Arz melaikenin idaresindeyse, rububiyet ve icraatta şerik olmayış nasıl oluyor? Bu konuda bir açıklama yapar mısınız?”
Melekler Allah’ın Kullarıdır
Allah’ın ortağı, şeriki, zıddı, niddi yoktur evet. Ne terbiye ediciliğinde, ne icraatında, ne icadatında… Melekler Allah’ın şeriki ve ortağı değildirler. Melekler Allah’ın kuludurlar. Bütün işleri Allah’a kulluk yapmaktır.
Melekler yeryüzünün vazifelileridirler. Bu cihetle yeryüzü onların idaresindedir.
Melekler yeryüzünde müekkeldirler, vazifelidirler; fakat Rab değildirler, icattan elleri mahrumdur, Allah izin vermezse icraat yapamazlar. İcraatlarını ve faaliyetlerini Allah hesabına yaparlar. Allah hesabına yaptıkları her iş onların ibadetleridir.
Bediüzzaman Hazretleri Yirmi Dördüncü Sözde meleklerin görevlerini örnekler üzerinde genişçe açıklıyor. Orada bildiriyor ki, meleklerin yükselmeleri söz konusu değildir. Makamları ve rütbeleri sabittir.
Melekler Feyiz Alırlar
Fakat onların amelleri içinde hususî bir zevkleri, ibadetleri içinde derecelerine göre feyizleri vardır. Onların mükâfâtları hizmetlerinin içindedir. Nasıl bedenli olan insan su, hava, ışık ve gıdadan lezzet alıyor. Nurdan yaratılmış meleklerin mükâfâtlarına da nur kâfidir. Hatta nura yakın olan güzel kokulardan da hoşlanıyorlar.
Diğer yandan meleklerin, Allah’ın emriyle işledikleri işlerde, yaptıkları amellerde, ettikleri hizmetlerde, yaptıkları nezarette, kazandıkları şerefte, Allah’ın mülk ve melekûtünü okumakla hissettikleri nezih zevklerde, Allah’ın celal ve cemal tecellilerini izlemekle aldıkları yüksek nimetlerde öyle yüksek bir saadetleri vardır ki, insan aklı almıyor, insan havsalası kavrayamıyor, melek olmayan bilmiyor.
Melekler Ne İş yaparlar?
Meleklerin bir kısmı yalnız ibadet ehlidirler. Yalnız Allah’ı zikrederler. Diğer bir kısmının ibadetleri amelleri içindedir. Bu kısım, -tabir caizse- işçi meleklerdir. Yeryüzü meleklerinin işçi kısmı bir nevi insan gibidir. Bir kısmı çobanlık eder, bir kısmı da çiftçilik eder. Yeryüzündeki canlıların her birine Allah’ın emriyle ve hesabıyla bir vazifeli melek nezaret eder, çobanlık eder. Yeryüzü tarlasında ekilen bütün bitkiler için ve her cins mahlûkat için Allah’ın namıyla nezaret edecek vazifeli birer melek vardır. Rezzakiyet arşına gelen emirleri yüklenmekle ve uygulamakla yükümlü bulunan Mikâil Aleyhisselam bu meleklerin başıdır.
Yeryüzü varlıkları üzerindeki iş ve amellerinde melekler, insana benzemezler. Çünkü onların iş ve amelleri insanlar gibi kendileri için değil; sırf Allah içindir, Allah hesabıyladır, Allah’ın namıyla, kuvvetiyle ve emriyledir. Daha doğrusu, onların işleri, Rububiyetin, Rabliğin ve Allah’ın terbiye ediciliğinin tecellilerini memur oldukları varlık cinsinde görmek, izlemek, kudret ve rahmetin cilvelerini o cins üzerinde okumak, Allah’ın hilkat emirlerini o cinse ulaştırmak ve o cinsin fiillerini düzenlemekten ibarettir.
Bilhassa yeryüzü tarlasındaki bitkilere meleklerin nezaretleri, onların manevî tesbihatlarını melek lisanıyla temsil etmek ve onların hayatlarıyla takdim ettikleri hamd ve şükürleri melek diliyle ilan etmek, onlara verilen duyguları güzelce kullanıma hazır halde bulundurmak, yaratılış gayelerine yöneltmek ve hayatiyetlerini bir nevi düzenlemekten ibarettir.
Bunlar meleklerin ibadetleridirler. Bu hizmetlerinde meleklerin hakikî tasarrufları yoktur. Melekler de dahil hiçbir şey, hiç bir şeyin icadına parmak karıştıramaz.1
Dipnot:
1- Sözler, s. 318.