"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

El ayak çekilince - 2

Ahmet BATTAL
12 Şubat 2020, Çarşamba
Dünkü yazımızda terör örgütü üyeliği yargılamalarında ayak kokutmamak adına cezasız bırakılan suçlardan ve aslında suçlu değilken temiz ayaklarla ceza alanlardan bahsettik.

Bugün bu iki grubu örneklerle anlatalım. 

Birinci grup ve yaklaşım: 

1. Meselâ tehdit veya kayırmacılık somut bir suçtur. Bu suçu bir suç örgütünün talimatıyla ve onun amacı uğruna yapmak bu suçu örgüt suçu ve sanığını da suç örgütü üyesi yapar. 

Dedikodulara bakılırsa, çok sayıda kişinin bu tür suçlardan birini de işlemiş bir kişi olarak örgüt üyeliğinden yargılanması lâzım. 

Öyle mi oluyor? Hayır. Bu kişiler de “cemaat bağlantısı”nı gösteren deliller örgüt üyeliği bağlantısı için delil sayılarak afâkî biçimde cezalandırılıyorlar. 

Dün de yazdığımız gibi bu kişiler kanunlarımızda olmayan bir suçtan ceza almış olacaklarından sonuçta beraat edecekler. Ama maalesef asıl suçları cezasız kalmış olacak.

2. Meselâ devletin arazisini imar hileleriyle alıp kullanmış ve hatta gasp etmiş olduğu dillere destan olan bir okulun vs. yöneticilerini düşünün. 

Bu kişiler bu işi bir suç örgütü adına yapmış olduklarına göre bu somut suçlarından dolayı ve buna göre ceza almalılar, değil mi? 

Ama öyle olmuyor. Dosyalarda bu somut suçları gündeme bile gelmiyor. Sadece “cemaatin okulu”nu kurup yönettikleri için yargılanıyor ve ceza alıyorlar. 

Halbuki kanunlarımızda böyle bir suç yok. 

3. Meselâ “cemaatçi” ve “darbeci” bir yüksek hâkim, On Beş Temmuz’a yakın günlerde, mesai arkadaşına, planlanan darbeyi önceden biliyor olduğunu hissettirecek şeyler söylemiş. 

Bu neyi gösterir? Darbeyi önceden biliyor demektir. 

O halde bu hâkimin darbeci örgütün üyesi olduğunu gösterecek bu eylemin ve delilinin de dosyada olması beklenir ve gerekir. Ama dosyada bu bilgi yok. 

Özel sohbetlerde “ben bunun darbeyi bildiğini biliyordum” diyen yüksek hâkimin o darbeci yüksek hâkimin aleyhinde şahitlik yapması lâzım, değil mi? 

Öyle olmuyor. O şahit susuyor, ama şahidin yüksek hâkim arkadaşları öbür yüksek hâkimi “cemaat eşittir örgüt üyeliği” yaklaşımıyla ve “cemaat delilleri” ile yargılayıp mahkûm ediyor. 

Ve biz biliyoruz ki sonuçta beraat edecek. Üzülüyoruz.

İkinci grup ve yaklaşıma örnekler:

1. Meselâ bir şirketin patronu ya da yöneticisi örgüt üyeliğinden yargılanıyor olsun. Şirketin devletten aldığı ihalede suç işlenmiş ve bu somut suç bir örgüt menfaati için işlenmiş olmalı ki bu somut suçu işleyen kişi örgüt üyesi sayılabilsin. 

Ama hayır. Dosyalar boş. 

Delil ve iddia olarak sadece patronun ya da yöneticinin bağış, seyahat gibi cemaat bağlantıları var. Fabrikanın mescidindeki sohbetlerden ve kitaplardan söz ediliyor. Somut bir suç delili ve hatta iddiası dahi yok, ama gökten ceza yağıyor.

2. Bir Anayasa Mahkemesi üyesi örgüt üyesi olmaktan ceza alıyor, ama iddianamesinde, dosyasında ve kararında tek bir somut suç eylemi ile dahi ilgili hiçbir bilgi, beyan, delil yok. Cemaat mensubiyetini gösterdiği iddia edilen deliller “suç” için yeterli görülüyor ve terör örgütü üyeliğinden ceza alıyor. 

Özetle:

Baştan beri yazıyoruz. Bu yaklaşım kesinlikle mantığa, hukuka ve kanuna aykırı. 

Süreç elbette bir gün hukuktan yana dönecek ve yukarıdaki ikinci grup belki bir yıl sonra ve belki de on yıl sonra, ama eninde sonunda beraat edecekler, etmeliler de. Fikirlerinin ya da cemaat tercihlerinin doğru olup olmadığı adliyeyi ilgilendiremez. 

Fakat bizim itirazımız ve korkumuz şu: 

Sürecin sonunda el ayak çekilince suçlulardan oluşan birinci grup da beraat edecek. 

Hem de o somut suçları işlemiş ve cemaat kavramını iğdiş etmiş olmalarına rağmen!

Okunma Sayısı: 3018
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • HÜSEYİN İLHAN

    12.2.2020 20:34:39

    Muhterem hocam rabbim ebeden razı olsun.EL AYAK ÇEKİLİNCE başlığı ile yayınladığınız bu konular YASALARIN ÇATIŞMASI dersini hatırlattı. Buradaki husus ise olmayan yasalar ile varmış gibi gözüken suçları ancak böyle garabet ve felaket yargılamak,hak-hukuk ve adaleti katletmekle izah edilir. HASBÜNALLAHİVENİĞMELVEKİİİİİİL HASBÜNALLAHİVENİĞMELVEKİİİİİİL. HASBÜNALLAHİVENİĞMELVEKİİİİİİL.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı