"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Merkez sağ ve Demokratlar

Ahmet BATTAL
24 Ekim 2020, Cumartesi 00:10
İYİ Parti milletvekili Aytun Çıray’ın, Ümit Özdağ, Buğra Kavuncu ve Meral Akşener ile ilgili açıklamaları önceki günkü medyada yer aldı. Konuşmanın diğer bölümleri arasında gözden kaçan bizce önemli bir bölümü şöyleydi:

“Bugün halen AKP’ye oy veren yüzde 20-25 civarında merkez sağ seçmen var. Bu seçmen kendisinin temsil edilebildiği bir alan görmedi, Sayın Erdoğan’ın politik davranmasıyla buraya oy vermeye devam etti. Daha önce Demokrat Parti şemsiyesi altında DYP’yle ANAP’ ın birleşmesinin sayın Mumcu ve Sayın Ağar zamanında hüsranla sonuçlanması nedeniyle bu seçimde Demokrat Parti’ye yüzde 15-20 oy verecek seçmen tekrar AKP’ye döndü. Tayyip Bey de bu önemli potansiyeli kaçırmamak için Köksal Toptan ve Süleyman Soylu’ya tam anlamıyla sahip çıktı. Merkezde siyaset yapmış biri olarak o oyların İYİ Parti’ye kanalize edilmesi gerektiğini düşündüm. Türkiye’nin boşluğu merkez siyasetteydi. Aslında bu bir demokrasi mücadelesiydi. İYİ Parti’nin kurucu genel sek- reteri olarak bunu büyük ölçüde başardık.”

Parti içi meseleler bizim konumuz değil.

Ama demokrasi ve Demokratlardan oluşan cephe ihtiyacı ve Demokrat Partinin bir boşluğu doldurabileceği (ve doldurması gerektiği) yolundaki tesbitler sanırız “siyasette taşlar ne zaman yerine oturacak” diyen herkesin ilgi alanına girer.

Biz siyasetle “siyaset yapmak için” ilgilenenlerden değiliz. 

Siyaset yapanlara ve yapmak isteyenlere kendimizce memleket ve milletin menfaatine olarak doğru kuralları ve yönü göstermeye çalışıyoruz. 

Şöyle: AKP’nin kişi karizmasına endeksli geçici bir parti olduğu, fikrî temelinin ve gerçek bir tabanının bulunmadığı, en geç muhalefete düştüğü andan itibaren dağılma sürecine gireceği ve çok geçmeden dağılacağı ÖZAL / ANAP örneği ile sabit.

Siyasetle ilgilenen herkes bunu biliyor ve buna göre pozisyon alıyor. Biz de not ediyoruz.

Biz “merkez sağ” parti ya da partiler kavramının yetersiz olduğunu görüyoruz. 

Zira merkezin hemen solunda da Demok- ratlar var ve bazıları sağda denilenlerden daha ilkeli siyaset yapıyorlar.

Sağ ya da sol ayrımı olmaksızın doğrudan merkezde bir Demokrat akım ve duruş var. Sağ ve sol ayrımı da esasen Türkiye’deki siyasî akımların genel şartlarına uygun değil.

Bu sebeplerle demokrasi cephesinde bulunan ve bulunmasını istediğimiz herkesin bir arada olması ve Türkiye’yi 1930’lara götürmeye çalışan tek adam rejimi belasından kurtarmaya çalışması lâzım. 

Okunma Sayısı: 2320
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Ahmet Necdet Hocaoğlu

    25.10.2020 00:11:42

    Ağabey çok değişik bir bakış açısı yakalamışsınız.Allah razıolsun. Bu bakış kamoyuna iyi anlatılmalı.

  • Hüseyin İlhan

    24.10.2020 10:05:41

    Allah razı olsun hocam.Akademisyen ve düünür olarak bu hakikatleri toplumumuza duyurmak ile önemli bir vazifeyi ifa etmiş oluyorsunuz. AKP varlığını tekadam olan lideri kadar aynı zamanda menfaate dayandıran bir partidir.Bunu bizzat müşahade ettiğim şu yapı ile ifade etmeliyim.Eski mv.belediye başkanı veya partide görev alanların başka yerlere kayıp gitmemesi için eğer tehdit ederek tutmaları mümkün değilse bu sefe danışmanlık,yönetim kurulu üyelikleri,bakan yardımcılığı vs. vs.görevlendirmelr ya da muhteli ihaleleri vererek ay ya da belediyelerinde otopark görevlisi yapmaktan,simit,poğça satan,ekmek satan büfeleri veya kamu malı satan bayilikleri vermek ve kamu kurumlarında batık olacak kredileri dahi vererek muhafaza etmekteler.Pandemi sürecinde faizssiz kredilerin verildiği kişiler incelensin görülecektir ki kahır ekseriyeti parti ile iltisakı olanlardır.

  • Oğuz Yiğiter

    24.10.2020 09:12:24

    Evet, mesele 21. yüzyıl şartlarında ülke ve dünyanın geldiği yeni durumu doğru okuyan, medeni dünyanın büyük insanlıği keşif yolculuğundaki, evrensel hukuk ve demokrasi normlarını özümsemiş, bizdeki izdüşümü genç, samimi demokratlarla bu kervana yolda katılmak. Bütün mesele bu.19.ve20. yüzyıl metodlarıyla siyaset yapacak "fosil" ve yürüyen cenazelerle" ne gidecek yolumuz, ne de kaybedecek zamanımız yok. Net, isabetli projeksiyonlarınız için tebrikler, dualar Hocam...

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı