Bu yazıyı yazma amacım ‘inme’yi size anlatabilmek ve bu konuda farkındalık kazandırmaktır. Her geçen gün ülkemizde inme geçiren insan sayısı artmaktadır. Bu artış tabiki inmeyi ölüm sebepleri arasında 3. sıraya taşımaktadır.
İnme hakkında sıklıkla bilinen şey yaş arttıkça görülme sıklığının da artacağıdır. Bu doğru olmakla birlikte yetişkinler, inme bize gelmez diye sevinmesin. Çünkü inmenin görülme yaşı artık daha da aşağılara inmektedir.
Peki nedir inme? Diğer adı felç olan inme, beyindeki kan akımının patolojisi sonucu ortaya çıkan durumdur. Yani beyne giden kan akımı ani olarak kesilebilir, azalabilir veya gereğinden fazla artabilir. İnsan vücudunda bir dokunun canlılığını, işlevini sürdürebilmesi için beslenmeye, yani kana ihtiyaç vardır. İnme durumunda da kan akımında meydana gelen bir problem söz konusu olduğundan beyinde yeterli oksijenlenme ve beslenme sağlanamayıp beyin hücrelerinde hasar oluşmaya ve hatta hücreler hızla ölmeye başlar. Mu’cizevî bir yapıya sahip olan beynimizde vücudumuzdaki her uzvu, organı, işlevi temsil eden farklı alanlar ve bu alanları da besleyen farklı damarlar mevcuttur. İnmede ise herhangi bir damarda bir problemin olmasına bağlı olarak beynin farklı alanlarındaki hücrelerinde etkilenim olmaktadır. Bu alanın neyi temsil ettiğine göre de fertlerde farklı bozukluklar ortaya çıkmaktadır.
Meselâ bu patolojik olay sonrası kimi hastalar konuşamaz, kimi eskiyi unutur, kimi yürüyemez, kimi kolunu kullanamaz, kimi göremez, kimi duyamaz... Sağlığın ve teknolojinin ilerlemesi ile birlikte artık inmeden ölüm ihtimali azalmaktadır, ama bu bizi rahatlatmasın. Çünkü belki inme bizi öldürmüyor, ama yaşama kalitemizi etkileyerek bağımsızlığımızı azaltıyor.
Peki ben bunları niye söylüyorum? Şunun için: ‘İnmeden korunabiliriz’. Nasıl mı? Basit tedbirler alarak. Meselâ sıcak havalarda dışarı çıkmayı azaltarak bunu yapabiliriz. Sıcak nasıl etkiliyor ki dediğinizi duyar gibiyim, hemen anlatayım... Sıcak vücudumuzdaki su oranını azaltır, su kaybedilince de kanın pıhtılaşma riski artar. Pıhtılaşan kandan ayrılan minik pıhtıların ise damarlarımızı tıkaması bir ihtimaldir. Ayrıca sıcakla birlikte olan sıvı kaybı tansiyonu düşürerek veya sıcağın damarların genişlemesine sebep olmasına bağlı olarak tansiyonu yükselterek de inme riskini arttırabilir. Onun için buradan bütün tansiyon hastalarına seslenelim, tansiyon ilâçlarımızı lütfen düzenli olarak alalım.
Şu sloganla da sözlerimizi bitirelim. “Sıcakta gezinme, bağımsızlığını azaltmasın inme...”
YAZAR: MİNE ARSLAN