"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Şeytanın sağdan yaklaşması

Ali Demir
09 Ocak 2022, Pazar
Şeytanın sağdan yaklaşma tabiri, halkın dilinde kullanılan bir deyim olup, ilk bakışta iyi olan şeyleri insanları aldatmak maksadıyla kullanması manasına gelmektedir.

Şeytanın insanları aldatmak için, insanın sayamayacağı kadar aldatma metodları ve tuzaklarının var olduğunu Kur’ân ve Hadis-i Şeriflerden öğreniyoruz ki; bunların en tehlikelisi de ‘sağdan yaklaşması’dır. Kur’ân, insanlara şeytanın sağdan yanaşacağını haber veriyor. Araf Sûresi 17. âyetinde şöyle ikaz ederek haber verir: “İnsanlara sağdan yanaşır.” Şeytanın sağdan yanaşması; dindar, doğrucu, sureti haktan görünmek şeklinde olur ve ilk bakışta iyi olan şeyleri sizi aldatmak için kullanır.

Şeytan insanlara direkt olarak veya dostları aracılığı ile yaklaşır. Meselâ, insana hayırlı bir şey gibi veya daha hayırlı bir şeye kapı aralar gibi bir görüntü arz eder ve insan daha hayırlı bir netice elde etmek hissiyle şeytanın teklifine balıklama atlar. Sonra da sen iyi insansın, iyilik yapar tebliğ edersin, mücadele yaparsın gibi vesveseler verir. 

Eğer insan uyanık olmazsa riya ve kibire düşebilir. Zaten şeytan’ın maksadı da budur. 

Bundan dolayıdır ki, Üstad Bediüzzaman Said Nursî Hazretleri, Risale-i Nur’un muhtelif yerlerinde hassaten lâhikalar da Nur Talebelerinin vasıflarını ve Nur Talebesinin nelere dikkat etmesi gerektiğini, hizmet hayatında ne gibi tehlikelere maruz kalınacağını teferruatı ile izah etmiştir. 

Ayrıca, İhlâs Risalesi’nde de bazı tehlikelere dikkat çekmiş, Nur Talebelerine lâzım olacak hizmet düsturları vâz eylemiş ve “Ey kardeşlerim! Mühim ve büyük bir umur-u hayriyenin çok muzır mânileri olur. Şeytanlar o hizmetin hâdimleriyle çok uğraşır” diye ikazlarda bulunmuştur.

İhlâs Risalesi’nin devamında Nur Talebelerine hitaben, “Sizlerin kalb ve ruh ve aklınızı itham etmem. Risale-i Nur’un verdiği tesire binaen itimad ediyorum. Fakat nefis ve hevâ ve his ve vehim bazen aldatıyorlar. Onun için bazen şiddetli ikaz olunuyorsunuz. Bu şiddet, nefis ve hevâ ve his ve vehme bakıyor; ihtiyatlı davranınız” ikazında bulunmuş, ihtiyat ve tedbirli davranılması gerektiğini belirtmiştir. Bediüzzaman Hazretleri, daima manevî tehlikelerden ve şeytanın tuzak ve vesvelerinden bahsederek, şeytan ve avaneleri olan insi şeytanların tuzakları hususunda Kur’ân hadimi olan Nur Talebelerini uyarmıştır. Helâket ve felâket asrı olan ahir zamanda tehlikenin nereden nasıl gelebileceğiyle beraber şeytanın altı tane desisesini Hücumat-ı Sitte Risalesi’nde izah etmiştir. Böylece Kur’ân hizmetkârlarının düşme ihtimali oldukları tuzaklardan haber vermiştir.

Bütün bu ikazlar, hariç âlemden yani daire dışından, sinsi de olsa karşı cepheden gelecek manevî tehlikelerdir. Bir de, kurdun bünyeye girmesi neticesinde meydana gelebilecek tehlikeler var ki, farkında olmanın da her zaman mümkün olmadığı bu tarz hallere de dikkat çekilmesi gerekiyordu ki, bu “şeytanın sağdan yaklaşması” şeklinde ifade edilir.

Geçenlerde bir kardeşin okuduğu mektuptaki ifadeler hizmet kahramanları için şeytanın sağdan nasıl yaklaşılacağını haber veriyordu. “İslâmiyet düşmanlarının yaptıkları taarruz ve hilâf-ı hakîkat menfî propagandalarına mukabil Üniversite Nur Talebelerinin bir açıklamasıdır” üst başlığı ile Tarihçe-i Hayatta (TH, Isparta Hayatı-706) neşredilen ve “imtihan ve gazânız geçmiş olsun der, sizi tebrik ederiz” hitabıyla başlayan lâhikada, Nur Talebelerinin hayatlarının normal bir parçasıymış gibi olan bir mahkeme sonrasındaki verilen beraat kararı üzerine, “kuvvetli îmânı elden eden Nur Talebeleri için öyle taarruzlar, bir cihetten, bir imtihandır ve kömürle elması tefrik eden bir mihenktir” denilmektedir. Uzunca olan bu mektubun devamında, gizli din düşmanları ve münâfıkların Nur Talebelerini adlî makamları aleyhlerine tahrik ederek yıldıramayacaklarının anlaşılmasından dolayı, bu gizli din düşmanlarının taktik değiştirdiklerini ve yeni şeytanî plan ve desiselerle aldatmaya çalışacaklarından bahisle;

“Nur Talebelerinin kefenleri boyunlarındadır. Onları Risâle-i Nur’dan ve Üstadlarından ayırmak kabil değildir” deyip şeytanca sinsi planların devreye sokulacağı ve dost suretinde görünmeye, zayıf damarlarından veya safiyetlerinden istifade etmeye çalışacakları ikazı yapılmakta ve; “O münâfıklar veya o münâfıkların adamları veya adamlarına aldanmış olanlar, dost sûretine girerek, bâzan da talebe şekline girerek, derler ve dedirtirler ki: “Bu da İslâmiyete hizmettir, bu da onlarla mücâdeledir. Şu mâlûmâtı elde edersen, Risâle-i Nur’a daha iyi hizmet edersin. 

Bu da büyük eserdir” gibi birtakım kandırışlarla, sırf o Nur Talebesinin Nurlar’la olan meşguliyet ve hizmetini yavaş yavaş azaltmakla ve başka şeylere nazarını çevirip, nihâyet Risâle-i Nur’a çalışmaya vakit bırakmamak gibi tuzaklara düşürmeye çalışacaklar” diye Kur’ân’ın bize verdiği derse benzer “şeytanın sağdan yanaşma” formülünü geliştirdikleri ifade edilmektedir.

Devamında Kur’ân hadimi olan fedakâr ve feragat sahibi Nur Kahramanlarına maddî tuzak ve korkutma silâhını kullanacaklarını ve aldatmaya çalışacaklarından bahsederek; “Veyâhut da, maaş, servet, mevkî, şöhret gibi şeylerle aldatmaya veya korkutmakla hizmetten vazgeçirmeye gayret ediyorlar” denilmektedir.

Isparta Hayatı devresinde yazılan bu mektup 1950’li yıllara ait olup, Gençlik Rehberi Mahkemesi sonrasında yazıldığı anlaşılmaktadır. Zındıka komiteleri Risale-i Nur ve Talebelerinin beraat kazanmalarını hazmedemeyip, mücadelelerini cemaatin iç dünyasına taşımaya karar verdiklerini, dost ve talebe suretinde içimize girip şeytanın sağdan yaklaşması gibi Nur Talebelerini hizmetten soğutmaya çalışacaklarını ve içlerine ihtilâf atarak parçalayıp bölmeye gayret edeceklerini anlıyor ve Üstadın başta Lâhikalar olmak üzere Risalelerdeki kudsî ikazlarını kıyamete kadar dikkate almak mecburiyetinde olduğumuzu anlamaktayız.

Rabbim bizleri insî ve cinnî şeytanların şerlerinden muhafaza eylesin. Amin.

Okunma Sayısı: 4624
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Muzaffer Erol

    9.1.2022 12:45:07

    Risale-i Nur'un ulvi hakikaleri, cerhedilmez hüccetleri, fen ilimleriyle, pazitif teknik, ispata dayalı yöntemlerle İslam hakkında zındıkanın, ehli küfrün ve inkarcı felsefenin fkirleriri çürütüp yüzlerine çarparak mağlup ediyor. Bu nedenlerle desas, aldatıcı, yalancı, entrikacı iftira yöntemleriyle şentani tedbirlerle nur kervanını durdurmak, güneşi balçıkla sıvamaya çalışan zındıka taifesinin münafıkane hilelerine karşı nur talebelerine karşı tedbirleri izah eden yazıdan istifade ettik... Allah razı olsun...

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı