"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

“Dinî programlar”da da siyasî propaganda

Cevher İLHAN
05 Mayıs 2021, Çarşamba
Öncelikle salgın kurallarına, maske ve mesâfeye en çok dikkat edilen, sadece namaz kılınıp Kur’ân ve duâ okunan cami ve mescidlerin, eğlence mekânları, kalabalıkların yığıldığı stadyumlar, toplu taşıma araçları, kafe ve kahvehanelerle aynı kategoriye konulması tam bir skandal.

“Tam kapanma”da fabrikalarda yüzlerce kişi aynı ortamda çalışıp zincir marketler açık tutulurken, bizzat Cumhurbaşkanı’nın uyarısıyla konaklama tesislerinde, evlerde dahi “toplu iftarlar”ın, cami ve mescidlerde teravih namazı kılınmasının “yasaklandığı” Ramazanda dini siyasete âlete devam ediliyor. 

Devlet televizyonu kanallarındaki “dinî programlar”da siyaset garabetine tevessül ediliyor. 

“Dinî programlar”a dinî şahsiyetler yerine alanlarında başarısız bakan ve bürokratlar katılıyor; “icraatın içinden” tarzı “vaaz-û nasihat”ta bulunuyorlar! 

En son TRT 1’deki bir “sahur programı”nda söze “bazıları uzaya ne gerek?’; ‘uzayda olmayalım” diyorlar!” diye başlanarakmuhalefetin eleştirilmesi dini siyasette istismar ve istimalin açığa çıkan yeni bir çarpıklığı olarak kayıtlara geçti. 

ÇELİŞKİLİ ÇARPIK ÇARPITMALARLA…

Oysa Türkiye’de muhalefet ve hatta hiç kimse “uzaya, Ay’a gitmeye ne gerek var?”, “uzayda olmayalım”, “milli uzay programı’ olmasın”, “uzay araştırmaları ve çalışmaları yapılmasın” demiyor. 

İtirazlar, “uzay çalışmaları”na değil, iktidarın, salgında işini kaybeden, işyeri kapanan esnafa, sokakta gündelik çalışana, işsize birkaç milyar ayıramamasına. Taahhüt edilmesine rağmen hâlen aşılanması gereken nüfusun ancak yüzde 10’una aşı temin edilebilen vartada “uzaya, Ay’a gitme” ya da “Kanal İstanbul” türü uçuk ve “çılgın gündemler”le kamuoyunun oyalanmasına.

Artık diğer gezegenlere uçmak için bir “ara istasyon” mesabesinde kalan Ay’a inişin, sıradan hale gelen 400 kilometre mesafede uzay aracı gönderilmesinin “uzayın fethi” gibi abartılarak “yandaş medya”da yaman çelişkili çarpıtmalarla politik propaganda olarak pohpohlamasına. 

Kaldı ki gönderilecek modülün parçalanacağı “Ay’a rest iniş” için bile “yerli motor ve uzay aracı” bütçesinin, dünyada bunun için tahsis edilen bütçe yanında devede kulak kaldığı uzmanlarca ikrar edilirken, Türkiye Uzay Ajansı Başkanı bile “2023, bir Ay misyonu için çok agresif bir tarihtir. Ama misyon iyi incelenirse yapacağımız sadece Ay’a erişmektir. Türkiye’de üretilmiş bir uzay aracı, bir hibrid motor ile Ay’a ulaşmak. sıfırdan başlıyor olsaydık yine 2023’e yetişemezdi…” demişti. (gazeteler, 12.2.21)

Görünen o ki “devlet kanalları”nda muhalefet sözcülerinin sesi kısılıp kesilirken, iktidardaki siyasetçilerin bütün konuşmalarının “iktidara ilişik yandaş kanallar”ın yanısıra devlet kanallarında baştan sona canlı verilmesi “yetmiyor”, “dinî programlar”da da iktidarın propagandası yapılıyor. 

İKTİDARDAKİLERE TAM GAZ MEDHİYELER

Vakıa şu ki AKP iktidarında dinî açıdan fevkalâde mahzurlu vahim çarpıtmalarla, siyasi rakiplerini “din dışı,” hatta “din düşmanı” olarak lanse eden çirkin isnatlarda bulunuldu. Bütün Müslümanların ortak ibâdet mekânı olan camiler, mihraplar, minberler, vaaz kürsüleri iktidar partisinin propagandasında kullanıldı. Cami meşrutalarında iktidar partisi adayları tanıtıldı. 

İktidara mensup belediyelerin kurduğu iftar çadırlarında en üst düzeyde politikacıların politik söylemleriyle siyasî rakiplere ağır siyasi salvolarla tahkirler savruldu. “Ramazan etkinlikleri”, “Ramazan şenlikleri”, “Ramazan festivalleri” paravanında ibâdet ve duâ vakti olan mübârek ayın mânâsıyla bağdaşmayan oyun, müzik ve eğlence ile bir nevi panayır ve karnaval haline getirildi.

Bediüzzaman’ın beyânıyla “Umûmun mâl-i mukaddesi (ortak kudsî değeri) olan dini, inhisar zihniyetiyle kendi meslektaşlarına (partililerine) daha ziyade has göstermekle, kavi (kuvvetli) bir ekseriyette dine aleyhtarlık meyli uyandırmakla (dinin) nazardan düşürülmesine” sebebiyet veren “din nâmına siyaset” zihniyetiyle dini değerler hoyratça istimal ediliyor. (Sünûhat, 65-67) 

Ve yüzde 30’ların altına düşen iktidar partisi hızla eriyip biterken, iktidara meddahlığın bir türlü bitmemesi; canhıraş medhiyelerin tam gaz sürmesi artık sırıtıyor.

Okunma Sayısı: 1999
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Hüseyin İlhan

    5.5.2021 05:20:50

    Camide siyaset yapacak kadar gözü dönmüşlerin,faizi toplumun nerede ise % 00 na yaymış bir günahkarların TRT olan kurumu RTRT haline dönüştürenlerin iftar,sahur programalrında siyaset yapması alıştığımız bir hal. 'Ona dokunmak ibadettir,herzesini söyleyen bir şerik koşucuya HAYIIIR diyemiyen tekadam ve avanesinden başka ne bekliyoruzki.

  • Oğuz Yiğiter

    5.5.2021 05:10:36

    Gerçekten hergün yeni bir skandal, hergün yeni bir 'yok artık bu kadar da olmaz ki' dedirten şok gelişmeler... Cenab-ı Hak, geniş kitleye tam bir intibah versin inşaallah...

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı