"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Kitap okuyana destek yok mu?

Faruk ÇAKIR
28 Ocak 2022, Cuma
Petrol zengini olmadığımız gibi, anlaşılan ‘kâğıt zengini’ de değiliz. Sektör temsilcileri, kâğıtta yüzde 95 dışa bağımlı olan Türkiye’de yüzde 250’yi aşan maliyet artışları sebebiyle zor durumda olduklarını belirten açıklamalar yapmışlar.

Yeterli miktarda petrolümüz olmaması tabiî ki elimizde değil. Peki, ihtiyacı karşılayacak kadar ‘yerli kâğıt’ olup olmaması elimizde değil mi? Ya da çalışarak, gerekli öncelik ve yatırımı yaparak bunu elde etme imkânımız yok mu? Böyle bir imkân varsa niçin bu sahaya gerekli öncelik verilmemiş?

Hemen şunu da ifade edelim ki, mal ve hizmetlerin paralı olması sadece yerli ya da ithal olup olmadığıyla ilgili değil. Bütün Türkiye bu hususta da bilerek ve isteyerek yanıltılıyor. Meselâ, dünyada en fazla fındık üreten ülkeyiz. Peki, fındığımız ucuz mu? İhtiyacımızdan daha fazla çay ürettiğimiz halde çayımız ucuz mu? Demek ki mesele tek başına ithal ya da yerli olup olmamakla ilgili değil. Bu bilindiği halde, “Petrolümüz olsa bu sıkıntıları çekmezdik” demenin bir anlamı var mı? Mevcut anlayış devam ettiği sürece yer altından petrol fışkırsa yine millete bir faydası olmaz gibi duruyor.

Yayınevleri ve kitapçılar başta kâğıt olmak üzere her alanda yüzde 250’yi aşan maliyetler sebebiyle zor durumda olduklarını belirtip yeni basılacak kitaplara yeniden en az yüzde 30 zam yapılacağını haber vermişler. 

Aynı habere göre sektör temsilcileri, 2022 yılında kitap sayılarındaki azalmanın devam edeceğini, Martta iflâs tehlikesi yaşandığını, hatta sektörde 80 bini bulan istihdamın da risk altında olduğunu söylemişler. 

30 TL etiketli bir kitaba artık 50 TL fiyat koymak zorunda kaldıklarını söyleyen Türkiye Yayıncılar Birliği Başkanı, “Fiyatları yeniden en az yüzde 30 arttırmak zorundayız. Yılbaşında kargocular yüzde 30 zam yaptı ki devamı da gelecektir. Eskiden vadeli olarak aldığımız kâğıtları satıcılar vadeli satmıyor. Artık satışından emin olunamayan kitaplar basılmıyor. Yeni kitaplar da çok azaldı bu yüzden” demiş. (indyturk.com, 24 Şubat 2021)

Türkiye’de kitap eskiden beri pahalı olmuştur. Değişik kampanyalar açılıp kitapların ucuzlatılması istenir ve beklenirken; değişen şartlar artık kitaba ulaşmayı iyice zorlaştırmış durumda. Artık 50 TL’ye bir kitap almak bile zor. İnsanlar git gide, “Bir kilo et mi bir kitap mı?” seçimini yapmak mecburiyetinde bırakılıyor. Bu tablo iyi bir tablo olmadığı gibi, devam ettirilebilir bir tablo da değildir. Okullarımızda günde beş defa “Aman çocuklar kitap okuyalım. Boş vakitlerimizi kitap okuyarak değerlendirelim” desek bir anlam ifade edebilir mi? Asgarî ücretle geçinen bir aile, kendisine ya da çocuğuna ayda ya da yılda kaç kitap alabilir?

Bununla birlikte kitap okuma alışkanlığı elbette sadece para ile pul ile kıyaslanamaz ve ölçülemez. Yani para problemi olmayan ailelerin her ay kitap aldığı akla gelmesin. Kitap dostu olmak ve kitap okumak elbette para ile doğrudan ilgili değildir, ama ne olursa olsun kitapların çok daha ucuz olması temin edilmelidir. Yani bir kişi kitap okumak istiyorsa, ona vereceği parayı düşünmek durumunda olmamalı. 

Daha doğrusu insanlar “Bir kitap mı, bir kilo et mi?” tercihine zorlanmamalı vesselâm... 

Okunma Sayısı: 1102
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı