Bütün Türkiye orman yangınlarını konuşup tartışıyor.
Aynı anda ve yüzden fazla yerde çıkan orman yangınlarıyla başa çıkmak elbette kolay değil. Ancak önemli olan böyle felâketlere karşı erkenden, aylar ve hatta yıllar önce gerekli hazırlıkları yapmaktır. Bu yapıldı mı?
Tedbirler alınmış olsa dahi yangınlar söndürülemeyebilir, ama hiç değilse “Elden geleni yaptık, ama başarılı olamadık” denilirdi. Şimdi ise yangına karşı gerekli tedbirlerin erkenden alınmadığı noktasında haklı eleştiriler var ve Türkiye’yi idare edenlerin bu eleştirilere karşı çok da ikna edici cevapları yok. Büyük çoğunlukla soruları ve iddiaları reddediyor ve hatta bu soruların ardında başka maksatlar arıyorlar.
İdareciler gönül huzuruyla “Her türlü tedbiri aldık. Hazırlığımız vardı ve vardır. Çıkması muhtemel yangınlara karşı programımız, planımız, yeterli sayıda uçağımız, helikopterimiz velhasıl her şeyimiz vardı ve vardır” diyebiliyorlar mı? Bunu diyebilen bir idareci, gelen eleştirilere belgelerle ve bilgilerle cevap vermez mi? “Şu kadar uçak hazır bekliyordu ve yangınlar başlayınca göreve çıktılar” diyen bir resmî açıklama duyabildik mi?
Hele hele bu işlerle ilgili olan kuruluşların başındaki idarecilerin birbirini nakzeden açıklamalarına ne demeli? Ortada videolar ve açıklamalar var: Geçen yıl Temmuz ayında ‘Şu kadar uçağımız hazır. Her türlü bakımı yapıldı’ diyen idareciler bu sene “Uçaklarımız eskidir, yeterli değildir. Kabahat da ‘eski’ idarecilerdedir” mealinde açıklamalar yapıyor. Yahu, 20 yıldır Türkiye’yi idare eden bir siyasî kadro, bir siyasî yapı nasıl olur da halen ‘eski’ idareci ve yöneticileri sorumlu tutar? Orman yangınları için gerekli tedbirleri almak siyasî iradenin sorumluluğunda değil mi? Ve bu iş değil 20, son 5 yılda yapılamaz mıydı?
Bakınız, THY Yönetim Kurulu Başkanlığı görevinde bulunmuş bir uzman ne diyor: “Kanaatim, Türk Hava Yolları’nın bir ‘Sosyal Sorumluluk Projesi’ olarak ‘Yangınla Mücadele Millî Hava Filosunu’ mülkiyeti ve cari giderleri ilgili Bakanlıkça karşılanmak suretiyle başarıyla işletebileceği yönündedir. THK’nu bu misyon için yeniden ayağa kaldırmak çok zor görünüyor. (...) Beheri 8 ton su alan, yangın riski yüksek 5 bölgeye yakın havaalanlarına konuşlandırılacak 7’şer uçaktan oluşacak 5 Millî Yangın Mücadele Filosu’nun satınalma maliyeti ve yıllık bakım/işletme giderleri bir Airbus 330 VİP uçağının giydirilmiş maliyeti ve işletme giderini geçmez.” (Candan Karlıtekin, @Candan_Dost, 2 Ağustos 2021)
Prof. Dr. Hüseyin Bağcı’nın tesbiti de şöyle olmuş: “Mademki yardım isteyecektiniz neden istemediniz başından beri? Ülke bizim, canlar bizim, doğa bizim. Neden bu kadar acemilik? Liyakat olmuyorsa böyle oluyor işte. Yazık değil mi bu güzelim ülkeye? Geleceğimiz yanıyor göz göre göre. Tek soru: Neden yardım önerileri reddedildi?” (Prof. Dr. Hüseyin Bağcı, @profbagci, 02 Ağustos 2021)
Bütün iş dönüp dolaşıp işlerin ehil olanlara verilmemiş olmasında düğümleniyor. Ehil olanlar böyle yanlışlar yapar mı? Çare, ehil olanların tekliflerine kulak vermek vesselâm.