Bütün canlıların yaşama, gelişme ve çalışma gibi temel fonksiyonları sürdürebilmeleri için, beslenmeye ve Rezzak-ı Kerim ihsan ettiği gıdalara, kat kat enerji kaynağı yükleyerek, olumsuz beslenme şartlarına karşı yardımını, zayıf insanlara arttırarak göndermektedir. Probiyotik beslenme nimetinden haberdar olup, bundan faydalananlar bulunduğu gibi, duymayanlara da duyurmak toplum sağlığına çok ucuz maliyetle büyük destek sağlayacaktır.

Vücut sağlığının dengede tutulması ve güçlendirilmesi amacıyla alınması gereken, probiyotik ile zenginleştirilmiş gıdaların tanınması ve yaygınlaştırılması, probiyotik tüketimimizi düzenlemeye yarayacaktır. Probiyotik yönünden en değerli olan gıdalar ise, ulaşılmaları ve tüketilmeleri kolay olan başta kefir, yoğurt, tarhana, sirke ve mayalanmış peynirlerdir. Probiyotiklere zemin ve besin hazırlayan PREBİYOTİKLER ise soğan, sarımsak, yer elması, pırasa, hindiba, keten tohumu, arpa ve yulaf gibi gıda maddeleridir. Günlük beslenmemize ilâve edeceğimiz bir kâse yoğurt veya bir bardak kefir, probiyotik ihtiyacımızın düzenlenmesine destek verecektir. Bebekler için anne sütü, bağışıklık sistemini güçlendiren en önemli probiyotik kaynağıdır. 

Evlerimizde probiyotik kaynağına ulaşabilmenin en kolay yolu yoğurt ve kefir yapımına başlanmasıdır. Bu değerli gıdaların evde mayalanarak hazırlanması, organik hayat yönünden çok önemlidir. Sütün yoğurda dönüştürülmesi, herkes tarafından gerçekleştirilebildiğinden, burada yalnız kefirin elde edilmesi kısaca anlatılacaktır. Sağlıklı ve organik bir kefir elde edilebilmesi için, hiçbir işlem görmemiş, doğrudan üreticiden alınacak bir litre süt kaynatılıp, oda sıcaklığına gelinceye kadar bekletilir. Hiçbir deterjan kalıntısı bulunmayan, temiz bir cam kavanoza konur. Hazırlanan sütün içine, güvenilir yerden temin edilecek organik kefir mayasından bir yemek kaşığı miktarı konur. Kapağı kapatıldıktan sonra, serin ve karanlık bir yere konur. 12-24 saatlik bir sürede, mayalanması için bekletilir. Mayalanan kefir genişçe bir cam kabın içine, temiz bir süzgeçle süzülür. Elde edilen kefir, cam şişeye aktarılarak, buz dolabına kaldırılır. Sabah akşam bir çay bardağı olmak üzere kısa zamanda tüketilmelidir. Süzme sonunda süzgeçte kalan kefir mayası topakları, bundan sonra yapılacak mayalandırılmada kullanılmak üzere, kapağı kapalı bir cam kap içinde buzdolabında saklanır. Bu işlemler için pastörize edilmiş, UHT sütleri kullanılmamalıdır. Mayalama ve süzme işlemlerinde kefir mayasına zarar vermeyeceği için, daha hijyenik olan madenî kaşık kullanılabilir. Bu şartlarda hazırlanan kefirin her gün tüketilmesi, vücut sağlığına ve güçlü bir bağışıklık sistemine destek verecektir.

Besleyici değeri yüksek, elde edilmesi kolay ve güzel görünümlü kefir peynirinden elde edilen bir tarif ile bitiriyoruz. Bu tarifin uygulanması kahvaltılara renk, beslenmeye destek sağlayacaktır. 

Kefir peynirinin yapılabilmesi için: “Bir litre süt, kefir mayası, bir çay kaşığı kaya tuzu, susam, çörekotu, pul biber ve taze otlar. Kefir mayasını bir litrelik bir kavanoza aktarın. Üzerine sütü ilâve edin. Kavanozun kapağını kapatın 48 saat serin ve karanlık bir yerde bekletin, yoğun bir kıvam aldıktan sonra tülbentten geçirerek süzün. Süzdüğünüz kefir peynirine tuz ilâve edin ve elinizle toplar yapın. Hazırladığınız kefir toplarını susam, çörekotu, pul biber ve taze otlara bulayarak servis yapın, ya da küçük bir kavanoza aktarıp, üzerini geçecek kadar sızma zeytinyağı ekleyin ve bir hafta içinde tüketin. Kefir peynirini yaparken günlük süt kullanacaksanız soğuk, çiğ süt kullanacaksanız kaynatıp soğuttuktan sonra kefir mayanızla mayalayın.” 1 

Probiyotik zengini gıdalardan bol lif ihtiva eden kuru baklagillerle, yemek ve salatalara sirke konmasının unutulmaması gereken önemli bir beslenme alışkanlığı olacaktır.

SAĞLICAKLA KALIN

Dipnot:

1) İpek KUŞÇU, Gerçek Probiyotik Beslenme, s. 39 Doğan Egmont Yayıncılık 2017.