"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Öfke dansı

08 Ekim 2019, Salı
Dr. Harriet Lerner’ın yazdığı Öfke Dansı kitabı, öfkenin kontrol edilmesi gereken insani bir his olduğundan bahsediyor.

Keçeli’nin Kitaplığı - Fethiye Akay - [email protected]

Dr. HarrIet Lerner’ın yazdığı, Sinem Gül’ün çevirisini üstlendiği, alanında en iyilerden olan Öfke Dansı, sindire sindire okunması gereken kitaplardan. Öfke Dansı, Kandırma Dansı ve Dans Eden Benlikler’den oluşan üçlemesi iki milyon satışa ulaşmış ve 25 dile çevrilmiş durumda.

Kitabı okumaya başladığınızda, kitap hakkında pek olumlu şeyler düşünmeyebilirsiniz benim gibi. Ama sizlere bu kitabı okurken verebileceğim en büyük tavsiyem Bektaşî gibi yapmamanız olacaktır. Bir gün Bektaşi’ye sormuşlar: Neden namaz kılmıyorsun? O da, âyette ‘namaza yaklaşmayın’ dendiğini söylemiş. Oysa âyetin tamamı şu şekilde: Sarhoş iken ne söylediğinizi bilinceye kadar namaza yaklaşmayın. (Nisa Suresi: 43) Kitabı tek bir satırıyla, tek bir sayfasıyla değil tamamını okuduktan sonra değerlendirmelisiniz. O zaman ne kadar faydalı bilgiler içerdiğini anlayacaksınız.  Öfkenin nedenleri ve modelleri üzerinde duran bu kitap, önemli ilişkilerde anlamlı ve uzun vadeli değişikliklere olanak tanıyacak stratejiler sunuyor. 

Öfke kontrolü şart

Yazar Lerner, okuyucusuna o kadar doğru ve can alıcı sorular soruyor ki, sadece o soruları cevaplamak bile bizi birçok çıkmazdan kurtarabilir. Gerçek hikâyeciklerin yer aldığı kitapta, temsilden hakikate geçme metodu kullanılmış. Öfkelenmemenin insanî bir durum olduğunu anlatıyor bize Lerner. Kur’ân’da da “Onlar öfkelendiklerinde öfkelerini yutarlar” (Âl-i İmran Suresi: 134) buyrularak bu hissin insanî ve fıtrî bir hâl olduğu ifade edilmiş olmuyor mu? 

198 sayfadan teşekkül etmiş kitabımız; dokuz bölüm, sonsöz ve notlar kısmından oluşuyor. Bu da bize ‘öfke kontrolü’ meselesinin bir çırpıda halledilemeyecek, zaman ve gayret isteyen bir mesele olduğunu gösteriyor. Öfkenin bireyleri esir aldığı, öfkelendiğinde insanlıktan çıkabilen, öfkeli benliklerin savaştığı bu çağda okumaya çok ihtiyacımız var. Okuyup kendimizi tanımaya çok ihtiyacımız var.

Öfkeyi etkin kullanmalı

Kitapta altını çizdiği bölümlerden bazıları şunlar:

 “Tıpkı fiziksel acının elimizi sobadan çekmemizi gerektirdiği gibi, öfkemizin getirdiği acı da benliğimizin bütünlüğünü korur. Öfkemiz bizi, başkalarının hakkımızdaki tanımlama şekline ‘hayır’ ve kendi benliğimizin isteklerine ‘evet’ demeye yönlendirebilir.”

“Öfkelerini etkin olmayan şekillerde ifade edenler, sonunda öfkelenmeye hiç cesaret edemeyenler kadar acı çekecektir.”

 “Neden sorunlarımızı ve seçeneklerimizi belirleyip konumumuzu açığa kavuşturmak yerine, kronik kavgacı ve şikâyetçi kişiler oluyoruz?”

Not: Genç Yorum Dergisi Ekim sayısından alınmıştır.

 

Okunma Sayısı: 4140
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı