"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Mevlid okutmak

Halil ELİTOK
23 Ekim 2020, Cuma
Mübarek gecelerde, düğün ve herhangi bir işin kolaylanması için mevlid okutma adeti Türkiye ve Türk toplumlarında olmazsa olmazıdır.

Bu itibarla yapılan bir işin âdeta parçasıdır. Sanki mevlid okutulmazsa bir şeyler eksikmiş gibi algılanır. İşin bu tarafı farklı bir şey.

Kandiller geçidine yaklaştığımız bu günlerde bizler de Mevlid hakkında durumu ortaya koyalım diye bu yazımı ele aldım. Süleyman Çelebi, Mevlid-i Şerifi Peygamberimiz’in (asm) diğer peygamberlerden üstün olduğunu ispat etmek üzere yazmıştır. Buna lüzum görmesine Bursa’da İran’lı bir vaizin Peygamberimiz ’in (asm) diğer peygamberlerden farklı olmadığını ileri süren cahilce sözleri sebep olmuştur.   

Mevlid-i Şerif, Resulullah’ın doğum gününü kutlamak, O’nun için etkinlikler yapmak demektir. Mevlid-i Şerif ile Peygamberimizin doğumuna sevgi göstermektir. Bazı kişiler Mevlid-i Şerifin bidat olduğunu söylüyor. Resulullah’tan sonra bu Mevlid etkinliğinin yapıldığını belirtiliyorlar. Ama hasene ve seyyi’e olmak üzere iki çeşit bidat vardır. Ama Mevlid bidati hasenedir. Çünkü içinde söylenen şeyler Kur’an’a, sünnete ters değildir. Bazı ulemalar Kur’an’dan çok deliller getirmişler ve diyorlar ki, ‘Mevlid sünnete uygun bir şeydir.’ Bazı ulemalar Cenabı Allah’ın ayeti kerimede, ‘Sen de ki, Ya Muhammed Müslümanlar Allah’ın fazlıyla, rahmetiyle sevinsinler.’ demiştir. İbni Abbas, ‘İşte Allah’ın fazlı, rahmeti Hazreti Muhammed’tir’ demiştir.

İslâm Âlemi içinde mevlid geleneği, tarihi misyonunu en iyi şekilde icra etmiştir. Özellikle Türk Cumhuriyetlerinde Sovyet Rusya İslâm adına her şeyin yasakladığı dönemlerde soydaşlarımız bir araya gelerek mevlid okuma ve okutma adına inançlarını koruyabildiklerini Türk Cumhuriyetlerinde yaptığım görev esnasında müşahede ettim. Bundan dolayı Bediüzzaman Mektubat adlı eserinde şöyle ifade eder: “Mevlid-i Nebevi ile Miraciyenin okunması, gayet nafi ve güzel adettir ve müstahsen bir adet-i İslamiyedir. Belki hayat-ı içtimaiye-i İslamiyenin gayet latif ve parlak ve tatlı bir medar-ı sohbetidir. Belki, hakaik-i imaniyenin ihtarı için en hoş ve şirin bir derstir. Belki, imanın envarını ve muhabbetullah ve aşk-ı Nebeviyi göstermeye ve tahrike en müheyyiç ve müessir bir vasıtadır. Cenab-ı Hak bu adeti ebede kadar devam ettirsin. Ve Süleyman Efendi gibi Mevlid yazanlara Cenab-ı Hak rahmet etsin, yerlerini Cennetü’l-Firdevs yapsın. Âmin.”[1] 

Dipnot:

1-Mektubat, 24. Mektub, s.296.

Okunma Sayısı: 4436
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı