"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Recep Ayı

Halil ELİTOK
06 Nisan 2017, Perşembe
Recep ayı kameri ayların yedinci, üç ayların da ilk ayıdır.

Recep ayının içinde iki mübarek gece bulunmaktadır. Birincisi, Recep ayının ilk Cuma gecesidir. Recep ayının ilk Perşembe gününü Cuma gününe bağlayan gece “Regaib” gecesi olarak kutlanır. İkincisi; Receb-i şerif ayının 27. Gecesi olan Mi’raç Gecesi’dir.

Hz. Peygamber (asm), Receb ayını şu hadis-i şerifte Allah’ın ayı olarak vasıflandırmıştır: “Receb Allah’ın ayıdır.  Şaban da ben, Muhammed-i Mustafâ’nın (asm) ayıdır. Ramazan da ümmetimin ayıdır”1 buyuruyor. 

RECEB AYINDA ORUÇ

Recep ayı Orucu Said İbn-i Cübeyr Rahimehullah’a Recep ayındaki oruçtan sordum. Bana şu cevabı verdi.

“İbn-i Abbas’ı (ra) dinledim, şöyle demişti:

Resulullah (asm) Recep ayında öyle oruç tutardı ki biz; “galiba hiç yemeyecek (ayın her gününde tutacak) derdik. (Bazı zamanlarda da öyle) yerdi ki biz, galiba hiç tutmayacak derdik.”2

Üç ayların fazileti hususunda Bediüzzaman Şuâlar adlı eserinde şöyle buyurur: “Her hasenenin (ibadetin) sevabı başka vakitte on ise, Receb-i Şerifte yüzden geçer, Şaban-ı Muazzama’da üç yüzden ziyade ve Ramazan-ı Mübarekte bine çıkar ve Cuma gecelerinde binlere ve Leyle-i Kadirde (Kadir Gecesinde) otuz bine çıkar.”3

 Resulullah’ın (asm) Recep ayı ve Recep ayında tutulacak oruç hakkında şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir:

Recep ayı Allah’ın ayı olmasının sebebi sorulduğunda: Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur: “Çünkü bu ayda özellikle mağfiret boldur. Bu ayda, halkın kan dökmesine mâni vardır. Bu ayda, Cenâb-ı Hak, Peygamberlerinin tövbelerini kabul buyurmuştur. Allah–ü Teâlâ bu ayda, peygamberlerini düşmanlarından korumuştur. 

Bir kimse, Recep ayını oruçlu geçirirse, Allah–ü Teâlâ üç şeyi onun için gerekli kılar. Şöyle ki:

– Geçmiş günahlarının tamamını bağışlar.

– Kalan ömrünün temiz geçmesini temin eder.

– Büyük huzura çıkılan kıyamet gününün susuzluğundan da onu emin kılar.

Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem’e sorarlar:

“Ya Resulullah Recep ayının tamamını oruçlu geçirmeye gücüm yetmez.”

“O halde, ilkinden bir gün, ortasından bir gün, sonundan da bir gün tutarsın. Böyle ettiğinde, ayın tamamını oruçlu geçirmiş olursun. Zira, yapılan iyilikler on misli sevap getirir.”4 

Ashab’tan Mu’cibetü’l–Bahiliyle’den (ra): babası veya amcası, kabilesinin elçisi olarak Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem’e geldi ve gitti. 

Bir sene sonra kılık ve kıyafeti değişmiş olduğu halde Peygamberimizin (asm) yanına tekrar geldi, ve:

“Ya Resulallah ! Beni tanıdınız mı?” dedi.

Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem:

“Sen kimsin?” diye sordu:

“Geçen sene huzurunuza gelen Bahili’yim” dedi. 

“Neden bu kadar değiştin? Halbuki kılık kıyafetin düzgündü dedi.

“Ya Resulullah! Senden ayrıldığım günden beri yemek yemedim; yalnız geceleri yedim” cevabını verdi.

Bunun üzerine Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Selem:

“Kendi kendine işkence yapmışsın. Sabır ayında (Ramazan) tamamıyla, diğer ayların her birinden birer gün oruç tut” buyurdu.

“Ya Resulullah, günün sayısını arttır. Zira bundan fazla tutmağa gücüm yeter” dedi.

Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem:

“O halde her aydan ikişer gün oruç tut” dedi.

“Biraz daha arttır ya Resulullah” dedi.

“Her aydan üç gün” dedi.

Daha artır ya Resulullah” deyince.

“Recep, Zilka’de, Zilhicce, Muharrem aylarında üçer gün oruç tut, kalan günlerde iftar et” emrini üç defa tekrarladı ve üç parmağıyla işaret etti. Onları yumdu, sonra bıraktı.5

“Receb; Muazzam bir aydır, kıymetli bir aydır. Hürmetli, kıymetli, izzetli bir aydır. Allah bu ayda yapılan ibadetleri, iyilikleri kat kat fazla mükâfatlandırır.

Kim Recebde bir gün oruç tutarsa, sanki bir sene oruç tutmuş gibi sevap alır.  Kim yedi gün oruç tutarsa Receb ayında, ona Cehennemin kapıları kapanır. Yedi Cehennem var ya, yedi Cehennemin kapıları kapanır.

Sekiz gün oruç tutarsa sekiz Cennetin sekiz kapısı ona açılır; ‘Buyur gel, gir!’ denir. On gün oruç tutarsa Allah’tan ne isterse, Allah istediğini ona verir. 

Kim onbeş gün oruç tutarsa, gökten bir melek buna seslenir: ‘Geçmiş günahların affoldu, hadi işe yeniden başla! Defterin tertemiz, günahların silindi, haydi mübarek olsun, tertemiz bir defterle hayata yeni başlamış gibi yeniden başla!’ Kim daha arttırırsa, Allah da onun mükâfatını arttırır.

“Nuh’u (as) gemiye Receb ayında bindirmiş Allah. Müşriklerin, kâfirlerin zulmünden kurtardı, tufanda boğulmaktan kurtardı, onun üzerine Nuh (as), gemiye girince Receb’de, Recebi kendisi oruçlu geçirdi ve yanındakilere de oruç tutmayı emretti. Altı ay gemi onları taşıdı. Tufanın suyu üzerinde altı ay taşıdı. En sonun da bu altı ayın Aşûre günüdür. Gemideki bütün yiyecekleri toplamışlar, bir yemek yapmışlar. Aşûre de onun için mübarek, tatlı, ama içinde her şey var. Cûdî Dağı’nın üzerine konduruldu Nuh’un (as) gemisi. Nuh (as) ve yanındakiler ve gemiye aldığı hayvânât-ı vahşiyye, hepsi Allah’a şükrolsun diye, ‘Çok şükür tufan bitti, ayağımız yere değdi, kurtulduk.’ diye oruç tuttular. Aziz ve Celil olan Allah’a şükür bâbında...

Aşûre Günü’nde, İsrâiloğulları geçsinler diye Allah denizi ikiye ayırdı, yol yol ayırdı. İsrâiloğulları geçtiler, yine Aşûre Günü’nde, Allah, Adem’in (as) tevbesini kabul etmiş. Yunus’un (as) şehrine lütfeylemiş. Ve İbrâhim (as) da, Aşûre Günü’nde doğmuş.”

RECEB AYINDA NAMAZ

Recep ayı içinde otuz rekât namaz kılınır. Bu otuz rekâtın on rekâtı Recep ayının ilk on günü içinde kılınır. İkinci on rekâtı da ikinci on günü içinde kılınır. 

Üçüncü on rekâtı da üçüncü on günü içinde kılınır. Her rekâtta Fatiha okunduktan sonra üç kere İhlâs Sûresi okunur, İhlâsı okuduktan sonra da üç kere de Kafirun Sûresi okunur. Bütün rekâtlar bu şekilde okunarak tamamlanır.

Bu namazın kılınma zamanı nafile namazların kılınacağı vakitlerdir. Belli bir vakti yoktur.6

RECEB AYI GİRDİĞİNDE YAPILACAK OLAN DUÂ

Okunuşu: “Allahümme barik lena fi recebe ve şa’ban ve belliğna ramazan”

“Allah’ım! Recep ve Şaban aylarını bizim için mübarek kıl ve bizi Ramazan ayına ulaştır.”

Dipnotlar:

1- Ramuzu’l Ehadis,  289/2. 2- Buhari, savm 53; Müslim, Sıyam 179, (1157); Ebu davud, savm 55, (2430) 3- Şuâlar, s. 416. 4- Gunyet’üt Talibin, Abdulkadir Geylani, Ter: Abdulkadir Akçiçek 1991, sh. 55.1. 5- Riyazü’s–Salihin, Ter: Kıvamüddin Burslan, Hasan Hüsnü Erdem,. Cilt 2, s. 506. 6- Gunyet’üt Talibin, Abdulkadir Geylani, ,Ter: Abdulkadir Akçiçek 1991, s. 549.

 

 

Okunma Sayısı: 4718
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı