"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Hayat ve cihad rengi

Hüseyin EREN
27 Aralık 2011, Salı
Risâlelerin rengi; hakikatin farkındalıklı görüntüsü, bariz belirgenliği, fark ettirici ve hayat hatırlatıcı hâli. Sıradan bir renk değil onun rengi ve düşünülmeden, irdelenmeden rastgele verilmiş bir renk de değil.
“İnsan için hayatın rengi ne?” denirse kırmızıdan başka akla gelen var mı? Kan ve kırmızı; canlılık ve hayatın akışı. O renkli akış olmasa hayat olur mu? Akıldan kalbe kalpten akıla, vücudun en ücra köşesine gitmese ve tekrar geri dönmese, insan için hayattan bahsetmek mümkün mü?
Kanın çekildiği ve akmadığı yer; hayatın olmadığı yer. Hücrelere besinlerin gitmesi, artıkların tekrar kan yoluyla toplanması; insan hayatı için olmazsa olmazı. Kalp kadar hücrenin kalbi, kalbin hücresinin bu kana ihtiyacı var ve o ihtiyacın rengi kırmızı.
Risâleler manevî hayat bahşeder nitelikte; tevhid, nübüvvet, haşir ve diğer imânî hakikatleri akla tespit ettirdiği gibi kalbi gıdalandırıyor, ruhu cilâlandırıyor, nefsi teshir ediyor, latifeleri tatmin ediyor. Hane-vücudun her yerine ulaşıyor; ulaşmadığı düşünce hücresi, etkilemediği duygu kanalı yok. Mütemmim bir tatminkârlık veriyor takipçisine; dünya hayatına ahiret nokta-i nazarından baktırıyor, saf tevhid ile evveli âhirle, zahiri batınla buluşturuyor, her şeyden ve her bir şeyden O’na giden yollar açıyor.
Dünya ve ahiret hayatına açtığı karşılıklı kanallarla kalpte manevî bir cennetin çekirdeğini hissettirdiği gibi, günahta da mânevî bir cehennemin varlığını peşinen hatırlatıyor. Hayattan kopmadan hayata kuşatıcı, kapsayıcı, derinlikli bir ufuk bakışla baktırıyor.
Sadece aklı öne çıkarmıyor veya sadece kalbi yüceltmiyor. Hikmet kanı aklı da besliyor, ruhu da, lâtifeleri de… İllâ ki kalp onsuz olmuyor, sadece onunla da eksik kalıyor. Manevî vücut hayatı başka nasıl sağlıklı olur ve hayatiyetini devam ettirir?
Manevî vücut sağlamsa şüphe virüslerine, vesvese mikroplarına, tembellik hastalığına, zevk tiryakiliğine karşı mukavemet edilir, cihad hücumuna geçilir. Kan yenilenmeli, akışkanlığı devam etmeli ki cihad tazelensin, nefsî hücumlar, şeytanî destekler bertaraf edilsin.
Kırmızı kaplı kitapları dem ve damarlara işleyinceye kadar okumak böyle bir okumak olmalı. Kan ve gül; nefse diken, kalbe gül; gönlü güldürecek başka nedir?
Risâleleri renginden başlayarak yeniden okumak; manevî hayatımıza hayat katacak, cihad aşkımızı yeniden alevlendirecek. Onlar rafa konacak değil, hayata akıtılacak renkler.
Okunma Sayısı: 951
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı