"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

“Allah’ın indirdiğiyle hükmetmeyenler...”

Kâzım GÜLEÇYÜZ
16 Nisan 2019, Salı
Hukuk Fakültesini yeni bitiren genç bir hakim-savcı adayının suali:

“ ‘Kim Allah’ın indirdiğiyle hükmetmezse, onlar kâfirlerin, zalimlerin, fâsıkların ta kendileridir’ mealindeki âyetler beni çok  düşündürüyor. Çünkü mesleği icra etmeye başladığımızda, Allah’ın indirdiği değil, beşerin yaptığı kanunlarla hükmedeceğiz.”

Bu genç hukukçu gibi birçok insanın zihnini meşgul eden bu önemli konuya Üstad Bediüzzaman’ın yaptığı izah ve yorumlar ışığında açıklık getirmeye çalışalım.

İlk çıkış noktamız şu: Maide Sûresi 44, 45 ve 47. âyetlerde tekrarlanan ibaredeki—mealen—“Kim hükmetmezse” ifadesinin “tasdik etmezse” olarak anlaşılması gerektiğini söylüyor Said Nursî (Eski Said Dönemi Eserleri, Münazarat, s. 288).

Böyle anlamayıp bu âyetlere dayanarak —Osmanlıdaki—“ehl-i kanun”u kâfirlikle suçlayan ve kanun-u esasînin, yani anayasanın ilânını bu ithamına delil gösteren ifrat ehli için de “biçare” tabirini kullanıyor.

Oysa öz olarak “adalet, meşveret ve kanunda inhisar-ı kuvvet” olarak tanımladığı “cumhuriyet ve demokrat manasındaki meşrutiyet”in içini dolduracak hakikatleri “sarahaten, zımnen ve iznen” dört mezhepten çıkarmanın mümkün olduğunu söyleyen Üstad (age, s. 124), “Meb’usana hitap” makalesinde de şöyle diyor:

“Şeriat-ı Garradan ahkâm-ı âdile (adaletli hükümleri) ve hakaik-ı ulviyeyi (yüksek hakikatleri) düstur (esas) olmak üzere tanzim için hamele-i şeriatın efkâr-ı umumiyesine (şeriatı taşıyıp ayakta tutan âlimlerin ortak kamuoyuna) müracaat ediniz; tâ ki, meşrutiyetteki hakaikı (hakikatleri) ve kanun-u esasîdeki ahkâmı (anayasadaki hükümleri) daha mükemmel, daha vâzıh, Şeriat-ı Garradan istihraç ve tanzim etsinler (çıkarıp düzenlesinler). Nasıl ki az himmetle Mecelle-i Ahkâm’ı tanzim ettiler...” 

(age, Makalât, s. 30)

Bu ifadeler, Said Nursî’nin, dört mezhep imamları ve uleması tarafından ortaya konulan içtihatlardan hareketle, kamu hukuku dahil, her alanda bir kanunlaştırma çalışması yapılması gerektiği kanaatinde olduğunu açıkça gösteriyor. Medenî hukuk alanında bir giriş mahiyetinde Cevdet Paşanın hazırladığı, ama maalesef arkası getirilemeyen Mecelle’yi desteklediğini de.

Okunma Sayısı: 4487
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı