"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Güven zedelenirse...

M. Said ZEKİ
18 Ağustos 2025, Pazartesi
Güven, insan ruhunun sığınağı, beslendiği hayat kaynağıdır. Güven zedelendiğinde insan ruhu da, toplum da sarsılır. Birlikte yaşamanın tadı kaçar.

Rousseau’nun sözünü ettiği toplum sözleşmesi, fertlerin kendi iradeleriyle bir organizasyona katılmalarıdır.

Bu sözleşme, ferdî hürriyetlerin korunması ve ortak iyiliğin sağlanması gayesiyle bir araya gelmeyi ifade eder ve topluma güven verir. 

Bir doktorun diplomasının gerçek olup olmadığı konusunda güven kaybı, sadece o doktoru değil; bütün bir sağlık sistemine olan güveni zedeler.

Bir mühendis belgesinin sahte olma ihtimali, yaptığı köprüden geçen herkesi tereddüte düşürür. Sahte öğretmen, akademisyen, emniyet veya yargı mensubu için de durum aynı.

Sahte diplomayı düzenleyen kadar, onu talep eden ve buna göz yuman da yozlaşır. Toplumun harcı, çimentosu olan güven kaybolur. Çöküş bir günde olmaz, ama kötülük sıradanlaştıkça hızlanır.

MÜ’MİN, GÜVENEN VE GÜVENİLENDİR

Peygamberimiz (asm) İslâmdan önce güveni inşa etmişti. Çevresinde en mert, en iyi huylu, en asil, komşuluk haklarını en iyi gözeten, en uysal, en doğru sözlü ve en güvenilir kimse olarak tanındı.

Mekke’de en güvenilir kimse olduğu için, bütün Mekkeliler -hatta düşmanları bile- en değerli şeylerini ona emanet ederlerdi. Çünkü o “Muhammed’ül Emin”di.

Mü’min, güvenen ve güvenilendir. Kâinat insana, insan da birbirine emanettir. Nitekim Allah Resûlü (asm) şöyle buyurmuştur:

“Müslüman, diğer Müslümanların elinden ve dilinden güvende olduğu kimsedir.”

Selâm “eman, kurtuluş, esenlik, barış” demektir. Selâm veren manen şöyle demektedir: “Bana güvenebilrsin, benden sana zarar gelmez.”

HASTALIĞI TEŞHİS

Hakikat böyle iken fiiliyatta durum böyle mi? Hukukî güvencemiz, birbirimize güvenimiz var mı? Sabahın nurunda zilimiz çalınınca “Bu saatte gelen ancak sütçüdür” diyebiliyor muyuz? 

Maalesef bu sorulara gönül rahatlığıyla ‘evet’ diyemiyoruz.

Bediüzzaman’ın sosyal hayatımızda teşhis ettiği hastalıkları bir kez daha hatırlayalım:

“Birincisi: Ye’sin, ümitsizliğin içimizde hayat bulup dirilmesi.

İkincisi: Sıdkın hayat-ı içtimaiye-i siyasiyede ölmesi.

Üçüncüsü: Adavete muhabbet.

Dördüncüsü: Ehl-i imanı birbirine bağlayan nuranî rabıtaları bilmemek.

Beşincisi: Çeşit çeşit sarî hastalıklar gibi intişar eden istibdat.

Altıncısı: Menfaat-i şahsiyesine himmeti hasretmek.” (Hutbe-i Şamiye)

GÜVENİN SAĞLAM TEMELLERİ

Bazı araştırmalara göre kişilerarası güven oranları şöyleymiş: İsveç’te yüzde 63, Hindistan ve Çin’de %56, Avustralya’da yüzde 49, ABD’de yüzde 37. Bu oran Brezilya, Malezya ve Türkiye’de %15.

Hatta 2022 yılında yapılan başka bir araştırmaya göre Türklerin yalnız yüzde 8’i diğer insanlara güvendiğini belirtiyor. Elbette bir günde bu hâle gelmedik.

“Bu devirde kardeşine, babana bile güvenmeyeceksin!” sözünü sanırım siz de çokça duymuşsunuzdur. Hani Müslüman güvenilir olacaktı? Güven, bir kere zedelenirse onarılması zor ve sancılı oluyor.

Güveni sağlam temeller üzerine inşa etmek için imanî ve insanî hassasiyet, nezaket, hoşgörü, demokratik değerler, şeffaflık, liyakat ve hesap verilebilirlik gibi prensipleri uygulamak gerekiyor.

“Suçlamak, anlamaktan daha kolaydır. Çünkü anlarsanız, değişmeniz gerekiyor” diyor bilge ve ekliyor: “Başkalarının kötü, cahil, yanlış, eksik olması bizi iyi, bilgili, doğru ve mükemmel yapmıyor.” 

Öyleyse kimseyi suçlamadan, soğukkanlı ve samimi bir şekilde kendimizi gözden geçirmemiz, eksikliklerimizi tamamlamaya gayret etmemiz gerekiyor.

Okunma Sayısı: 233
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı