Şimdiye kadar Kılıçdaroğlu, Erdoğan, İnce, Oğan ve Perinçek “aday adaylığı”nı açıkladı. Ama aday olabilme şartlarını taşıyan sadece iki kişi var. 

TBMM’de temsil edilen en az 20 milletvekili ile temsil edilen ya da bir önceki genel seçimlerde oyların yüzde 5’ten fazlasını alan partiler doğrudan aday çıkarabildiler. Her iki kriteri de karşılamayan adayların ise en az 100 bin imza almaları gerekli. Bu kadar imzayı toplayabilirler mi göreceğiz… Diğer yandan 100 imza ile aday gösterilenler 556 bin, bağımsız milletvekili adayları 56 bin lira ödemek durumunda… 

Bu aşamada YSK’nın vereceği önemli bir karar daha var. 

Mevcut anayasanın 101. Maddesi “Cumhurbaşkanı, kırk yaşını doldurmuş, yükseköğrenim yapmış, milletvekili seçilme yeterliliğine sahip Türk vatandaşları arasından, doğrudan halk tarafından seçilir. Cumhurbaşkanının görev süresi beş yıldır. Bir kimse en fazla iki defa Cumhurbaşkanı seçilebilir” diyor. 

***

Erdoğan 116. Maddeye dayanarak karar aldı ama…

Erdoğan dana önce seçim kararını Anayasa’nın 116. maddesine dayanarak aldığını açıklamıştı. 116 madde şöyle diyor: “Cumhurbaşkanının seçimlerin yenilenmesine karar vermesi halinde, Türkiye Büyük Millet Meclisi genel seçimi ile Cumhurbaşkanlığı seçimi birlikte yapılır. Cumhurbaşkanının ikinci döneminde Meclis tarafından seçimlerin yenilenmesine karar verilmesi halinde, Cumhurbaşkanı bir defa daha aday olabilir.” 

Bu durumda Erdoğan, iki defa millet tarafından cumhurbaşkanı seçildi. Bu üçüncü olacak… Yeni sisteme göre ikinci defa aday olabileceği söylense de 101. Maddede bir değişikliğe gidilmedi. Diğer taraftan da seçimleri yenileme kararı Meclis tarafından alınmadı, Cumhurbaşkanı kararı ile seçime gidiliyor. 

İşte bu yüzden hukukçular arasında görüş ayrılığı olsa da büyük bir çoğunluk Erdoğan’ın iki durumda da aday olamayacağı yönünde görüş bildiriyor. Muhalefetin bu konudaki tutumu ise düşündürücü. “Anayasaya aykırı ise nasıl aday olabiliyor? Muhalefet neden bunu yeteri kadar dillendirmiyor?” soruları cevapsız kalıyor. 

DEVA Partisi Seçim İşleri Başkanı, Hukukçu İdris Şahin, bu konuda, “İster Cumhurbaşkanı tarafından seçimlerin yenilenmesi kararı alınsın, isterse zamanında yapılsın, bu seçimde Sayın Tayyip 3.kez aday olamayacağı, Anayasa’da çok net bir şekilde ifade edilmiştir. Göz göre göre AYM’nin ihlâl edilmesine itiraz ediyorum ve tarihe not düşüyorum” diyerek açıklama yapan ender siyasetçilerden... 

***

Aday olmayabilir mi?

İşte tam da bu yüzden değişik senaryolar üretilmeye başlandı.  

Bunlardan birisi Erdoğan’ın anket sonuçlarına göre aday olmayabileceği, yerine Binali Yıldırım gibi bir aday koyabileceği bile konuşuluyor.  

İşte YSK’nın önünde böyle zorlu bir süreç var. Önümüzdeki 10 gün siyaset açısından hayli heyecanlı olacak gibi… 

Unutmamak gerekir ki, Erdoğan’ın hem üçüncü defa aday olması hem de erken seçim kararı alması, bu durumun hukuk ve demokrasi açısından doğru olduğunu göstermez. 

***

Şaka gibi

GENAR Araştırma Başkanı İhsan Aktaş, “Deprem sürecinde AK Parti oy kaybetmedi. Hükümetle ilgili sorular sorduk. Muhalefetin tutumunu da seçmene sorduk. Arama kurtarma ve diğer konularda CHP’nin işi ağırdan aldığına dair bir kanaat oluşmuş” diye bir açıklama yapmış. 

Şaka gibi değil mi? Sanki, ülkeyi yöneten AKP değil de CHP…