İman ve Kur’an hizmetlerinin ta’tili veya terki söz konusu olamayacağına göre, o zaman şartlara uygun, tedbirli hizmet tarzları düşünülür. Yani hizmetin mazereti olmaz. Evde, hapishanede, sürgünde, esir kamplarında veya daha zor hayat şartlarında hizmet her halükârda devam eder ve ettirilir.
Gençlerle 26 yıldır devam eden pazar dersimiz şimdilerde tarz değiştirdi. Arkadaşlarla aldığımız karar gereği, geçen hafta her genç evinde dersini ailesiyle yaptı. Böylece pazar akşamı yedi farklı ailede Risale-i Nur sohbeti yapıldı. Birkaç cümle ile de yapılan dersin özeti sanal ortamda paylaşıldı. Daha önce bir mekanda, on beş yirmi kişi ile yapılan dersimiz, şimdi yedi farklı mekanda ailelerdeki kişi sayısınca elli altmış kişi ile yapıldı. Korona hizmeti de güncelledi.
Bu hafta da yine farklı bir uygulama ile herkes ailesiyle internet ortamında dersi canlı dinleyecek. Aslında kader bizi olması gerekene sevk ediyor. Herkesin evinde anne-baba ve kardeşleriyle haftada bir Risale-i Nur dersi neden olmasın. Bir dersin en etkili alanı bireyler arasındaki en derin hukukun, en güçlü bağların bulunduğu aile değil midir? Böyle ortamlar anne baba ve çocukların daha rahat ve samimi konuşabildiği ortamlar olmaz mı?
Anlaşılıyor ki, Bediüzzaman’ın Medresetüzzehra eğitim modeli sanal âleme de oldukça uyumlu. Aynı saatte dünyanın pek çok ülkesinde/şehrinde farklı dillerde, farklı branşlarda uzman yorumlarıyla, farklı konularda Risale-i Nur sohbetleri dinlemek mümkün. Sath-ı arz bir mescid, Mekke bir mihrap, Medine bir minber… ise, Kur’an hakikatleri olan Risale-i Nurlar ehl-i imanın ortak dersleri neden olmasın?
Global köy dünyamızda, her bir alınan/verilen nefes dahi insanlığın ortak kaderine etki ediyorsa, o zaman ortak insanlık kurallarına ihtiyaç var. Her bir insanın yaptığı tamiratın da tahribatın da bir karşılığı varsa, büyük fabrikanın çarkları arasına düşen küçük parça sistemi işlemez hale getiriyorsa, kimse benim küçücük günahımın alemin işleyişine ne etkisi olur diyemez. O zaman gark olmayı seyretmemek için gazabı celbeden hiç bir harekete hiç kimse seyirci kalmamalı. Netice şu ki, ortak kuralları çiğneyenleri bir şekilde engellemek insanlık görevidir. Şimdi öncelikli vazifemiz, evdeki yangını söndürmek…