"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

“Bediüzzaman’ı rüyamda gördüm”

Şeyda Sultan ZENGİN
18 Ekim 2018, Perşembe 01:12
Otobüs ve tren yolculuklarını hep sevmişimdir.

Araç yol katederken, sen dünyalar katedersin. Araç il sınırlarını aşarken sen kendi sınırlarını gezersin. Hayatını, amacını gözden geçirirsin. Neler oldu neler bitti sorgularsın. Hele de yeni bir yol arkadaşın varsa, yeni hülyalar keşfeder, kendini onun gözlerinden seyredersin. Durum müsaitse tebliğ de yaparsın. İşte biz de böylesi bir yolculuk için Üstadın, “Isparta taşıyla toprağıyla benim için mübarektir” dediği mübarek şehre doğru yolculuğa çıkmıştık. 

Bir hanımefendinin yanına bilet almıştım. Açık, 30’larında bir bayan. Biraz zaman geçince muhabbet başladı tabiî... Uzak yerden geliyormuş, eşini hapiste ziyaret etmiş. Askermiş, komutan koruması. Ve müebbet almış. Sebebini tahmin ediyorsunuzdur. Bayan koyu solcu, eşi de ülkücüymüş. Ama olmuş işte.. Alışmışlar yeni hayatlarına, şerrin içinde hayır aramaya başlamışlar. 

Eşi hapiste namaz kılmaya başlamış. “Belki” dedi, “Belki biz günlük hayattayken Allah’ın huzuruna gitmedik, şimdi böyle gitmek nasib oldu kim bilir?” 

“Haklısın” dedim, “ama bu bir zulümdür ve zamanın âlimi Bediüzzaman diyor ki ‘Küfür devam eder zulüm devam etmez!’ Bu da bitecek elbet.” 

“O âlim” dedi, “Bediüzzaman. Onu rüyamda gördüm ben.”

“Hayırlar olsun, nasıl gördün abla, herkesin rüyasına gelmez.”

“Böyle bir ev vardı, altı boştu, üst katında oturuyormuş o. Yanında bir ağaç vardı. İçeri girdim, cübbeli adamlar vardı. Bir şeyler yazıyorlardı, rahle mi diyorsunuz üstünde yazılan şeye. Onun üzerinde bir şeyler yazıyorlardı. ‘Ne yazıyorsunuz’ dedim, ‘Risale-i Nur’ dediler. Sonra toplarlandılar, içeri Bediüzzaman girdi, öylece bitti rüyam.”

“Çok güzel görmüşsün, apaçık yani. Gördüğün yer neresi biliyor musun? Barla, Risalelerin ilk yazıldığı yer.”

“Bir rüya daha gördüm; bana kırmızı kaplı bir kitap veriyorlardı. Üstüne baktım Cevşenül Kebir yazıyor. İçini açtım, bir yerde yazıyor ki ‘Yâ Hayralgafirîn’. Uyandım, internete cevşen yazdım, gerçekten öyle bir kitap varmış. Hatta ‘Yâ Hayralgafirin’ (Ey bağışlayanların en hayırlısı) diye bir yeri de varmış. Çok şaşırdım.

“Peki, ondan sonra alıp okudun mu hiç?”

“Yok, bid’attır böyle şeyler diye okumuyorum. Ama hâlâ şaşkınım.”

“Abla Cevşen bidat değil, çok kuvvetli bir duâ... Bana öyle geliyor ki, sen çağrılıyorsun. Özel dâvet bu apaçık. Durumundan dolayı cemaatlere gelmek istememeni anlarım, ama en azından bahsettiğim Yeni Asya gazetesini uzaktan takip et, telefondan da Risale-i Nur oku. Sana şifa gibi gelir. Biz gençler Risale-i Nur’u her gün okuyoruz, üzerine makaleler yazıyoruz, dergide yazılar yazıyoruz. Bir araya gelince hep bunlardan konuşuyoruz.”

”Ne güzel” dedi, “sizin gibi gençler oldukça sırtımız yere gelmez.” 

(Kendisinin solcu olduğunu tekrar belirtmek isterim, ancak insan ayırt etmeyen, her görüşe saygılı bir fıtrattı.)

Biraz daha konuştuk, saat gecenin 3’ü! Herkes uyuyor biz konuşuyoruz. Çocuklarından, hayatından bahsetti. 

İnmeden önce dedi ki; “Belki senin karşıma çıkman da bir çeşit uyarı. Bununla 3 oldu.” 

“Olabilir” dedim, “sen uyarıları dikkate al. Allah sana yolunu gösterir.” 

Giderken dedi ki, “O buluşacağın arkadaşlarına beni anlat. Selâm söyle benden de.” “Seve seve anlatırım” dedim. 

Numaralarımızı alıp vedalaştık. Bana mesaj atmaya devam etti, ben de ona Barla’dan fotoğraflar attım, Yeni Asya’dan yazılar attım. Öylece Allah’ın ayarladığı plân üzerinde gittik.

Anladım ki, iyi olan biz değiliz, dâvâmız iyi, yolumuz güzel ve biz bu yolda istihdam ediliyoruz..

Hamdu senalar olsun..

Bu ablamız da dahil olmak üzere, Rabbim umum mazlûmları tez zamanda felâha kavuştursun. Âmin.

Bu yolculuğa vesile olan kardeşime ve dahi beni ağırlayan Isparta talebelerine ve cemaatine teşekkür ederim...

Okunma Sayısı: 16671
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Sevim erol

    18.10.2018 10:29:17

    Tevafuklarla geçen bir yolculukta sevinçli, ferahlatıcı, iç açıcı üslupla yazılmış bir gerçek hayat hikayesi... Duygulanarak okuduk. Hayalen yıllar öncesine giderek Üstadı, Barla'yı ve Isparta Kahramanlarını hatırladık. Zamanın Eğirdir Kaymakamının Eşiyle birlikte Barla'da Üstadı ziyarete geldiği hatıra gözümüzün önüne geldi... Tebrik ederiz, selam ve dualar...

  • Ali Tam

    18.10.2018 02:15:03

    Sene 1992 sonu yer Münih, Lügat'in müellifi ve merhum ve muazzez Üstadimiz Bediüzzaman Said Nursî hazretlerinin talebesi Abdullah Yegin Agabey hic unutmayacagim bir cümle söyledi. "Gardaslarim Ütadin tasarrufu hâlâ devam ediyor!"... Bu cümleyi ikmal eden sahsi rüyalarin tabirini söyle anladim Lisan-i Hal ve Kal ile Ya Hannan, Ya Mennan, El Aman! Diyenlere Hizir AS misillü bir yardimda istihdam edilmek - ihsan-i ilahî olarak omuzumuza konulmus devam ediyor ve kiyamete kadar edecek... Sizler de bunu her daim müsahede edeceksiniz.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı