Gençler o günlerde eğitimlerini tamamlayarak haklı olarak mezuniyetlerini kutlayacaklar. Mezuniyet günleri anne ve babalara evlâtlarının hayat merdivenlerini çıkışının ilk basamağındaki muvaffakiyetlerini ispatlama günlerinden ve bu başarıdan doğan haklı onuru yaşamak isteyeceklerdir. 

İ’lem genç kardeşim! Açık saçıklığın tavan yaptığı asrımızda çok acıdır ki böyle özel günlerde (!) “insan bir kere üniversiteden mezun oluyor canım,” diyerek kendilerini izleyen namahremlerine karşı tesettürsüzlükle kendilerini tehlikeye atmaktadırlar. Şayet Firdevs Cennetlerini istiyorsanız ve bugün sizin için imtihan günlerinden biriyse, kıyafetinize azamî dikkat ediniz. Pis nazarları üzerinizde toplamayınız. Şarâb-ı Cenneti içmek isterseniz size sarhoşluk verecek müskirattan, alkolden fersah fersah uzaklaşınız. Yahudi kökenli sinema sektörünün fitnekâr televizyon ve sinema filmlerindeki aldatıcı mezuniyet törenlerindeki gördüğün sahnelerin cazibesine kapılarak sakın taklitçilik hastalığına kapılma ve aldanma! Maddî, sathî, surî bir nazarla hadiselere bakıp değerlendirme yapmayın geleceğinizi kendi elinizle yakmayın. Şeytanın kime ne zaman musallat olacağı bilinmemektedir. Dolayısıyla sen gaflete dalma ve o saatlerde duâ zırhına bürün ve euzübesmele çekerek, Âyetel Kürsiyi defaten okuyarak kendini muhafaza etmenin yoluna bak. Nefsin tapacak derecede sanem ittihaz ettiği mahbuplardan yüzünü çevir ve de ki, “helâl dairesi bana kifayet eder, harama girmeye lüzum yok”.

Belki arkadaşların, seni kınayacaklar, ama esas kınanacak gün bugün değil yevm-i mahşer günüdür. O gün kınanmamak için varsın seni bugün sözde arkadaşların kınasınlar de ve geç git oralarda fazla oyalanmamaya bak. Pencerelerden seyret içlerine girme. Medeniyet libasını giymiş mimsiz medenilerin oyun ve oyalanmaları sizleri aldatmasın. Siz buraya deniyyatın ahlâksızlıklarını, aşağılık şeylerini istimal ederek kendinizi Cehenneme yakıt yapmak için gönderilmediniz. Gençlik nimetini suistimal ederek geleceğinizi mahf-u perişan etmeyin.

“İ’lem eyyühe’l-aziz! Kâfirlerin medeniyetiyle mü’minlerin medeniyeti arasındaki fark: Birincisi, medeniyet libasını giymiş korkunç bir vahşettir. Zahiri parlıyor, bâtını da yakıyor. Dışı süs, içi pis; sureti me’nus, sîreti mâkûs bir şeytandır. İkincisi, bâtını nur, zahiri rahmet; içi muhabbet, dışı uhuvvet; sureti muâvenet, sîreti şefkat, câzibedar bir melektir.” (Mesnevî-i Nuriye, s. 77)

Hem sen bugüne kadarki talimini tamamlayıp icazet belgeni almanın haklı onurunu yaşıyorsun ya bugünlerde! Peki bu dünya imtihanı neticesinde nasıl bir terhis tezkeresi, kurtuluş beratı almayı umuyorsun? Başarılı bir icazetname almaya namzet olacaksan, işte böyle tehlikeli günlerde meşrû dairede kalarak hayatını sürdürürsen bu dünya mektebinden alacağın belgen emin ol ki bugün sana verilecek olan belgeden daha kıymetlidir.

Sen Müslümansın ey kardeşim, şeâir-i İslâmiyeye zıt ve muhalif olan herzelerle İslâmiyeti lekelendirmeye hakkın olmadığını unutma! Nefsine ağır gelmeyecekse mezuniyet belgeni aldığında bunu müskiratın kol gezdiği bir mekân da değil de, seccadene atacağın iki rekâtlık şükür namazı ile mühürle ve hatime vermeye gayret et. Olur da farkında olmadan, bilmeden harama düşersen tövbe et. Tövbe kapısı sonuna kadar açıktır. Hem sonra gençlik sarhoşluğu ile işlemiş olduğun günahların içinde çokça tövbe edersen Allah senin günahlarını Settar ismi ile setredip, Tevvap ismi ile tövbeni kabul edecektir. Zira O (cc), tövbekâr gençleri sevdiğini Habibi (asm) vasıtasıyla  bize müjdelemektedir. 

Yolunuz ve bahtınız açık olsun. Rabbim gireceğiniz dünyevî ve uhrevî imtihanlarda sizi muvaffak eylesin. Âmin ...