"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Şeb-i Arus günü

Süleyman KÖSMENE
09 Aralık 2025, Salı
Ömer Bey: “Mevlânâ’yı ve Şeb-i Arus’u kısaca tanıtır mısınız?”

Şeb-i Arus Günü

Şeb-i Arus günü . Mevlana’nın ifadesiyle Allah’a kavuşma günü. Sözlükte sevgiliye kavuşma gecesi demektir. Hazret-i Mevlana’nın Allah’a kavuşma anına verdiği isimdir. Nitekim Hazret-i Mevlana bir gazelinde şöyle der:

“Hangi tohum yere ekildi de bitmedi? Ne diye insan tohumunda şüpheye düşüyorsun?

1207’de Belh’te doğan Hazret-i Mevlânâ, 1273’te Konya’da ebediyete göçtü.  Soyu baba tarafından Hazret-i Ebu Bekir’e (ra) dayanır. Anne tarafından da seyyittir. İlk tahsilini babası Sultanü’l-Ulemâ Muhammed Bahaüddin Veled’den aldı. 

Belh’ten babasıyla birlikte ayrıldığında beş yaşındaydı. Âilesiyle birlikte Nişâbûr, Bağdat, Hicaz, Şam ve Anadolu’nun muhtelif şehirlerine gitti. Nişâbur’da bulundukları sırada Feridüddin-i Attar Hazretleri iltifat etti ve “bu çocukta bir nûr-u İlâhî var. İstidâdı fevkalâde.” diyerek meşhur eseri Mantıku’t-Tayr’ın bir nüshasını kendisine hediye etti. Şam’da bulunduğu sırada Muhyiddîn-i Arabî ile, Şeyh Sadeddin-i Hamevî ile, Osman Rûmî ile, Mevlânâ Kemâleddin bin Adîm ile görüştü ve ders aldı. 

Hazret-i Mevlânâ âilesiyle birlikte yedi sene Karaman’da ikâmet etti. Fakat sonradan Konya hükümdârı Alaüddin Selçukî’nin daveti üzerine Konya’ya gitti ve buraya yerleşti.  

Uçan Güneşin Soruları

Tefsîr, Hadîs, Fıkıh, Mantık, Usûl, Meânî, Edebiyat, Matematik, Fen, Tıp gibi pek çok zâhirî ilimleri okudu ve her birinde uzmanlaştı. Babasının ölümünden sonra ders okutmaya başladıysa da, mânevî ve ledünnî ilimleri almak üzere babasının işâretiyle Seyyid Burhaneddin Tirmizî’nin nezdinde riyâzete ve enfüsî mücâhedeye başladı. Seyyid Burhaneddin’den dokuz sene manevî ilimler tahsil etti. Tasavvufta yüksek makamlara ulaştı. Kalben yükseldi; fakat akıl ayağını da bırakmadı. 

Hocasının Kayseri’ye gitmesi üzerine Konya’da talebe yetiştirmeye başladı. Binlerce talebeye ilim öğretti. 

Bu sıralarda Tebrîz’de “Uçan Güneş” olarak anılan ve sahip olduğu yüksek manevî ilimleri vermek üzere bir yüksek istidat arayışına çıkan büyük mutasavvıf Şems-i Tebrizî, gördüğü bir rüya üzerine Konya’ya gelmişti. Peşinde binlerce talebesiyle Celâleddin-i Rûmî’yi gören Şems-i Tebrizî ona bir soru yöneltti: 

“Peygamber Efendimiz (asm), “Ben Allah’a her gün yetmiş defa tevbe ediyorum.” derken; onun ümmetinden bazıları, “O ridâmın içindedir” diyor. Bu nasıl olur? Ne demektir?”  

Hazret-i Mevlânâ: 

“Hazret-i Peygamber’in (asm) istidadı sonsuza doğru durmadan yükseliş içindedir. Allah katında her gün yetmiş kat yükseliyor ve her yükselişinde Allah’a tevbe ediyordu. Onu ridâsının içinde görenlerse kâbiliyetlerinin “sınırlılığını” ve artık yükseliş kaydetmediklerini ilan ediyorlar. Yükselişin anahtarı tevbedir” diyor. 

Mevlânâ Benim Zamanımda Gelseydi

Aradığı istidâdı bulduğundan emin olan Şems-i Tebrizî artık Hazret-i Mevlânâ’dan ayrılmıyor. Aylarca “manevî sohbet” asansöründe birlikte yükseliyorlar. Hazret-i Mevlânâ’nın ledün ilmi böylece kemâle eriyor. 

Hazret-i Mevlânâ’nın âlemi baştanbaşa akıl ve kalp gözüyle gören bir makamda bulunduğuna işâret eden Bediüzzaman Hazretleri, “Fikren arşa çıkan, Celâleddîn-i Rûmî gibi diyebilir: “Kulağını aç! Herkesten işittiğin sözleri, fıtrî fonoğraflar gibi Cenab-ı Haktan işitebilirsin.” Yoksa, Celâleddîn gibi, bu derece yükseğe çıkamayan ve ferşten arşa kadar mevcûdâtı âyine şeklinde görmeyen adama, “Kulak ver! Herkesten Kelâmullah’ı işitirsin.” desen, manen arştan ferşe sukut eder gibi, hilâf-ı hakikat tasavvurat-ı bâtılaya giriftar olur.”1 der. 

Üstad Said Nursî, Mesnevî’nin bir hizmet tarzı olarak yazıldığı çağdaki makbûliyetine ve Risale-i Nur ile arasındaki âhenge şöyle işaret eder: “Hazret-i Mevlânâ benim zamanımda gelseydi, Risale-i Nur’u yazardı. Ben de Hazret-i Mevlânâ zamanında gelseydim, Mesnevî’yi yazardım. O zaman hizmet Mesnevî tarzındaydı. Şimdi Risale-i Nur tarzındadır.”2

Dipnotlar:    

1- Lem’alar, s. 272

2- Son Şahitler, 1/318

Okunma Sayısı: 124
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı