Sakarya’nın ilçesi taraklı, Marmara Bölgesinde eski İstanbul – Ankara karayolu ve tarihî İpekyolu güzergâhındadır. adını şimşir tarak yapımından almıştır. ses ve çevre kirliliğinden uzak olmasıyla “sakin şehir” ünvanını almıştır.
Türkiye’nin en sakin ve sessiz ilçesi olduğu doğruymuş. İsmini yapılan tarak ve tahta kaşıklardan almış.
Halkı manav dediğimiz yerleşik Türklerden oluşuyor. 7 bin nüfuslu cumbalı eski evleriyle tam bir Anadolu kasabası.
Sokakta konuştuğumuz insanları duymak için bile ona doğru eğilmek gerekiyor. O kadar kısık sesli konuşuyorlar yani. Parktaki saz çalıp şarkı söyleyen meczup olmasa ilçede hiç ses duyulmayacak. Köpeklerin çokluğundan şikâyetçiler.
Bölgenin bütün köpekleri sanki Taraklı’ya sığınmışlar, ama onlar da sessiz, havlayan köpek görmedim. Yanına geliyorlar bir şey vermeni bekliyor, vermediğinde sessizce ayrılıyor. Köpeklerin sayısı fazla olunca beslenme sorunu çıkmış. Çünkü gördüğüm 4 ayaklı sevimli dostlarımızın neredeyse tamamının zayıflıktan kemikleri gözüküyor. 2018’e kadar Ulvi amca onların ihtiyaçlarını karşılıyormuş, ama o ölünce köpekler yetim kalmışlar.
Mimar Sinan’ın eseri kubbesi Kurşunlu Camii kaç deprem görmesine rağmen sapa sağlam. Kadınların ticarette öne çıktığı dikkat çekiyor. Köpük helvası ile buğdaydan şekersiz yaptıkları uhut tatlısı meşhur. Konaklar restore edilip şehir oteli ve pansiyona dönüştürülmüş. Halkın en önemli geçim kaynağı turistik eşya satışı. Pandemi işleri durdursa da şükür kelimesi ağızlarından eksik değil.
