"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Sessiz gemiler bir bir demir alıyor

Abdil YILDIRIM
26 Ocak 2021, Salı
Şu yakın zamanda ne de çok sevdiklerimizi sessiz gemilerle yolcu ettik bu hayat limanından.

Her gidenin arkasından hem hüzünle, hem gıpta ile baktık. Gidişleri hüzün verdi, çünkü birlikte hizmet ettiğimiz, birlikte yol aldığımız, beraber pek çok güzellikleri paylaştığımız dostlarımızdan ayrılmak, yüreğimizden bir parçayı da koparıp götürüyordu. Onlara gıpta ettik, çünkü ne mutlu onlara ki, hizmetlerini ve zahmetlerini bitirdiler, rahata ve rahmete gittiler. Dünyadaki meşakkatleri bitti; ücretlerini almaya gittiler. 

Bu gemiler meçhule gitmediler, malûm olan bir yere gittiler. Dünya gurbetinden, asıl vatanları olan ahiret yurduna dönüş yaptılar. Bu gidişin nereden nereye olduğunu, Bediüzzaman Hazretleri şöyle ifade ediyor: “Sizlere müjde! Mevt i’dam değil, hiçlik değil, fena değil, inkıraz değil, sönmek değil, firak-ı ebedî değil, adem değil, tesadüf değil, fâilsiz bir in’idam değil. Belki bir Fâil-i Hakîm-i Rahîm tarafından bir terhistir, bir tebdil-i mekândır. Saadet-i Ebediye tarafına, vatan-ı aslîlerine bir sevkiyattır...” (Mektubat)

İman dâvâsının yılmaz mücahitleri, Risale-i Nur hizmetinin isimsiz kahramanları, hizmet gemisinin yorulmaz tayfaları olan bu insanlar, arkalarından tatlı hatıralar, güzel eserler, unutulmaz hatıralar bırakıp gittiler. Her birinin ayrı bir özelliği ve güzelliği vardı. Ortak noktaları ise, “hayatını imanla hayatlandırmış, farzlarla süslemiş ve günahlardan sakınmakla muhafaza etmiş” olmalarıdır. 

Evet, onlar ömürlerini tamamladılar, fakat hayatları devam ediyor. Hem de dünyadaki hayattan çok daha güzel, çok daha hayırlı ve huzurlu bir hayatla hayatlarına devam ediyorlar. 

Sessiz gemi ile yola çıkan Nur yolcularının sonuncusu, ömrünü Risale-i Nur hizmeti içinde geçirmiş, bu uğurda Medrese-i Yusufiyede misafir edilmiş, Yıllarca Yeni Asya’nın arşivini tanzim etmiş, güler yüzlü, sâkin hali, Demokrat duruşu ile hafızalarımıza kazınan Selahattin Vatansever olmuştur. Yeni Asya’nın her servisinde onun bir hizmeti ve hatırası vardır. Arşivden arta kalan zamanlarında yazı işlerine gelir, tashih işlerine yardım ederdi. Arşiv odasını çiçekçi dükkânına çevirdiği gibi, başka servislerdeki çiçeklere de gözü gibi bakardı. Tabii ki en büyük özelliği, Risale-i Nur’u sindire sindire okuması, okuduğu ile de amel etmesiydi. Hayatı boyunca Nurculuğundan taviz vermediği gibi, Demokrat duruşundan da en ufak bir taviz vermemiştir. 

Vatansever’den önce de daha nice ağabeyler ve kardeşleri de sessiz gemilerle yolcu etmiştik. Her birini duâlarla, salâvatlarla, Fatihalarla uğurladık. Uğurlarken, rıhtımda gönlümüz elemli, gözlerimiz nemliydi, fakat tekrar kavuşacak olmanın ümidiyle teselli buluyorduk. Onlar geri dönmeyeceklerdi, fakat biz de sıramız geldiğinde hayat limanından demir alacak, onlara kavuşmak için yola çıkacaktık. “Birimiz şarkta, birimiz garpta, birimiz cenupta, birimiz şimalde, birimiz âhirette, birimiz dünyada olsak, biz yine birbirimizle beraberiz.” hakikatine inandığımız için, bu ayrılığı geçici bir ayrılık olarak görüyor, bir gün tekrar kavuşacağımız günleri ümitle bekliyoruz.

Her birinin hizmet içinde ayrı bir yeri olduğu gibi, gönüllerde müstesna yerleri vardır.  Cenab-ı Hak hepsine rahmet eylesin, mekânları Cennet, makamları âli olsun. Amin...

Okunma Sayısı: 2801
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı