Yolcular muhtelif, yol çatal çatal,
Gurbetin yolunu tutan yollar var.
Orada güvercin, burada kartal,
Yüreğime pençe atan yollar var.
Yolcular geliyor kim bilir nereden,
Kimi bir akşamdan, kimi seherden,
Ufuklara doğru uzanıp giden,
Güneşle birlikte batan yollar var.
Bütün yollar bir mekanda bitiyor,
Ya bir garda, ya limanda bitiyor,
Beklenmedik bir zamanda bitiyor,
Kabir kapısında biten yollar var.
Yeşil ovalarda gezinir kimi,
Kimine yataktır bir dağın dibi,
Kimisi uyuşuk bir yılan gibi,
Kıvrılıp bükülüp yatan yollar var.
Geçitlere ölüm korkusu sinmiş,
Yürüdükçe gördüm, yollar çetinmiş,
Yamaçların eteğine tutunmuş,
Zirvelere doğru çıkan yollar var.
Yollar nehir gibi durmadan akar,
Aktıkça gönlümün bendini yıkar,
Kim demiş ki her yol Roma’ya çıkar,
Kâbe’nin yolunu tutan yollar var.