"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Sadakat, ihlâs ve müfritâne irtibat -2

İhvan Yıldız
05 Aralık 2025, Cuma
Müfritâne irtibat, Risale-i Nur hizmetinde yalnızca bir sosyal bağ değil; aynı zamanda imanî hizmetin temeli, tesanüdün ruhu, uhuvvetin mayasıdır.

Üstadımız, sadece sözle değil; fiiliyle bu hakikati yaşamış, talebelerine de bizzat yaşatmıştır.

Mektuplarla Kurulan İrtibatın Değeri

Barla, Kastamonu, Emirdağ Lâhikaları, Tarihçe-i Hayat ve Şualar’da geçen yüzlerce mektubun yanı sıra gayr-ı münteşir olan mektuplar bu irtibatın nişaneleridir. 

Çok zor şartlar altında, kâğıt bulmak, kalem temin etmek, zarf ve pul edinmek gibi zahmetleri göze alarak bu mektuplar yazıldı. Yetmedi; mektuplar polislerin gözünden kaçırılarak Nur Postacıları vasıtasıyla ulaştırıldı. Çünkü maksat sadece yazışmak değil; “müfritâne irtibatı diri tutmak”tı.

Arabaları olmayan o kahramanlar, bu bağı canlı tutmak için şehir şehir, kasaba kasaba; çoğu zaman yürüyerek; bazen otobüsle, bazen kamyonla, bazen de bir binek sırtında dolaştılar. Çünkü müfritâne irtibat, kardeşliği güçlendirir, hizmeti ayakta tutar, ihlâsı kuvvetlendirir.

Zamana Direnen Bir Hakikat: Samimî Dostlarla Görüşmek

“Bu dünyanın hayatı pek çabuk değişmesine ve zevaline ve fena ve fânî akıbetsiz lezzetlerine ve firak, iftirak tokatlarına karşı bir ehemmiyetli medar-ı tesellî ise, samimî dostlar ile görüşmektir. Evet bazan birtek dostunu bir-iki saat görmek için yirmi gün yol gider ve yüz lirayı sarf eder. Şimdi, bu acîb, dostsuz zamanda, samimî kırk-elli dostunu birden bir-iki ay görmek ve lillah için muhabbet etmek ve hakikî bir tesellî alıp vermek, elbette başımıza gelen bu meşakkatler ve zayiat-ı maliye, ona karşı pek ucuz düşer.” (Şualar, 13. Şua)

Bu satırlarda sadece bir teselli değil; uhuvvetin, kardeşliğin ve ihlaslı hizmetin en büyük motivasyonu gizlidir.

Peki, biz bugün bu irtibatın neresindeyiz?

Bugün her şey elimizin altında. Telefonlar, mesajlaşma uygulamaları, ulaşım araçları… Ama hâl hatır sormaya, bir “alo” demeye bile bazen üşeniyoruz. Kimi zaman meşgulüz, kimi zaman bahanemiz hazır: “Ne diyeceğim ki?”

Oysa Üstadımız uyarıyor:

“Allah için görüşüp, konuşup, uhuvvet bağını kurmak; ömrün dakikalarını seneler hükmüne getirir.” (Lem’alar, 3. Lem’a, 3. Nükte.)

Ve yine hatırlatıyor:

“Samimî dostlarla görüşmek, bu fânî dünyada en ehemmiyetli bir tesellîdir.” (Şualar, 13. Şua)

Bugün de İrtibat Boynumuzun Borcu

Müfritâne irtibat yalnızca geçmişin değil, bugünün ve yarının da hizmet ruhudur. Kardeşini aramak, onunla muhabbet etmek, sadece onu değil, seni de diriltir. Hizmeti tazeler, sadakati perçinler, ihlâsı kuvvetlendirir.

Bu yol, rekabetin değil; rıza-yı İlâhî için yapılan uhuvvetin yoludur. Ve bu yolda yürüyen her bir Nur talebesi, Üstadımızın şu sözünü hayatına şiar etmelidir:

“Samimî dostlar ile görüşmek, hakikî bir tesellî alıp vermektir.”

Öyleyse şimdi bir kardeşimizi arayalım. Belki de uzun zamandır konuşmadığımız görüşmediğimiz bir ağabeyimize, kardeşimize hâl-hatır soralım. Onun kalbine dokunalım. Çünkü müfritâne irtibat sadece bir hakikat değildir; aynı zamanda en güzel takdir ve vefadır.

Kardeşimize “Seni unutmadım. Biz hâlâ aynı dava yolunun yolcularıyız” diyelim. Onunla beraber aynı hizmetin içinde bulunmanın, Üstadımızın mübarek davasını birlikte omuzlamanın ne büyük bir nimet olduğunu yeniden hatırlayalım.

Bu vesileyle ömrümüzün dakikalarını seneler hükmüne çevirelim.

Okunma Sayısı: 97
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı