Almanya Federal Hükümetinin Başbakanı Angela Merkel Cumartesi günü Türkiye’ye veda ziyaretinde bulundu.
Ortak açıklamada kameraların karşısında Erdoğan, hiç de diplomasiye uymayacak ve yakışık almayacak biçimde, doğrudan Alman siyaseti hakkında ilginç bir bühtanda bulundu.
Bunun üzerine Merkel görünüşte kendi ülkesi hakkında, ama aslında Türkiye siyaseti ve yönetim modeli hakkında bazı ilginç şeyler söyledi.
Türkçe konuşan bir gazetecinin “Sayın Erdoğan’la çalışmak nasıldı?” sorusuna Merkel çok kibar bir diplomasiyle özetle şu karşılığı verdi:
“Burada okul çocuğu değiliz, birbirimize not verecek değiliz. Ama Türkiye insan hakları konusunda çok kötü durumda.”
Aynı gazetecinin “Sayın Şansölye ile çalışmak nasıldı?” sorusuna Erdoğan ise şu karşılığı verdi:
“16 yıl kısa bir süreç değil. Benim de 19 yılım var. Bu süreç içerisinde birçok dünya lideriyle bir arada çalıştık, görüştük. Tabiî Sayın Şansölye özellikle Almanya’nın idaresinde, yönetiminde gerçekten başarılı bir sürece imza attı. Belki koalisyon hükümetleri olmamış olsaydı Almanya-Türkiye ilişkileri çok daha farklı bir yere ulaşabilirdi, fakat koalisyon hükümetleri de tabiî çalışmayı her zaman zorlaştırıyor.”
İç siyasete AKMHP koalisyonunu yeniden yutturmaya ahdetmiş olan Erdoğan güya Merkel için, ama aslında saftürkler için bunları söylerken uyanık Merkel kafasını iki yana sallayarak hayret ve itirazını mimikleriyle ifade etmeye başladı. Cevap vermeye hazırlandığı belliydi.
Erdoğan konuşmayı her zamanki mübalâğalı üslûbuyla sürdürdü: “Geçmişte bizdeki koalisyon hükümetleri de çok çok başarısız olmuştur, hiçbir netice alamamıştır. Başkanlık sistemine geçmemizle birlikte biz bu koalisyonlardan kurtulduk ve yoğun bir çalışmanın içerisine girdik.”
Yani Erdoğan, koalisyonlar sebebiyle “çok çok başarısız” olduğunu düşündüğü Almanya’ya da Türk Tipi Başkanlık Sistemsizliğini tavsiye etti!
Bunun üzerine Merkel şunları söylemek zorunda kaldı:
“Koalisyon ortaklarımla çalışmaktan mutlu olmadığım anlaşılmasın. Alman hükümetlerinin özelliği budur, koalisyonlar bizim yapımıza uygundur.”
Ardından Türkiye için söylenmesi gerekeni nezaketle söyledi:
“Biz (sizdeki gibi) bir başkanlık sistemi uygulamak istemiyoruz!”
Bunun üzerine, -tam duyulamadı, ama- Erdoğan, “Ama siz zaman zaman koalisyonun size çıkardığı zorlukları bana aktardınız” türünden bir şeyler söyleyince Merkel “doğrudur, hayat böyle, fakat buna rağmen (bizim sistemimiz) güzel” yorumunu yaptı. Erdoğan da işi matrağa vurup torununun kendisine “Dede, ne yapacaksın hayat böyle” dediğini aktardı.
Özeti şu:
Başkanlık sisteminin Türkiye’yi uçurduğunu sanan bir Erdoğan, koalisyonlu sistemin Almanya’yı “çok çok” geri bıraktığını düşünüyor ve söylüyor.
Başkanlık sistemi adı altında uygulanan tek adam sisteminin bilhassa insan hakları konusunda Türkiye’yi dibe çektiğini gören ve söyleyen Merkel ise “sizin ucube bize lâzım değil, çok lâzımsa ya da lâyıksanız başınıza çalın” diyor.
Yakında matrağı ciddiye alıp Erdoğan’a “hayat böyle dede” diyecek olan bizim gençler ve millet ne diyor?
Başlıktakini…