"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Muhafaza ağabeylerin kârı

Ahmet BATTAL
28 Ocak 2021, Perşembe
AKMHP Cumhurunun Başkanı Erdoğan geçen hafta Oğuzhan Asiltürk isminde yaşlıca bir politikacıyı ziyaret etmişti. Bu ziyaret hızla eriyen Cumhur İttifakına ilâve güç devşirme arayışının bir gereği olarak görülmüştü.

Saadet Partisi’nin kurtlarından sayılabilecek olan bu zat bir TV kanalında konuyla ilgili şunları söylemiş: 

“… ileride şöyle mi yaparız böyle mi yaparız demenin zamanı o noktaya geldiğimiz zaman, seçime bir hafta kala buna karar verilir. Yapılır. Ondan önce bunu açıklarsam bir bölünme meydana gelir. Ben bunu açıklamam. Ne yapacağım kalbimde durur. İki topluluk var. İkisiyle de görüşerek bizim dâvâmızın başarıya ulaşmasında en doğru yol hangisiyse ona karar verir, ilân ederiz.”

Saadet Partisi’nin kapalı içyapısı hakkında fazlaca bir bilgimiz yok. Asiltürk’ün kurumsal kimlikle ve Parti adına konuşmadığı açık. (“Ben” ve “benim kalbim” gibi söylemlerinin anlamını partili muhatapları bulsun.) 

Ama açıklamanın Saadet Partisi’nin ittifaklarla ilgili duruşunu ve görüşünü yansıtmadığı da açık. Zira sosyal medya çalkalanıyor.

CHS denilen ucube partileri ittifaka zorlamakta iken seçime bir hafta kala yani adaylar propagandalarını yapıp partiler programlarını deklare ettikten çok sonra şu ya da bu yön lehine verilecek bir kararın kime ne faydası olacağı çok tartışılır. 

Ama en önemlisi şu: Böyle bir kararın Türkiye demokrasisine ne kadar fayda sağlayabileceği belirsizdir. 

Asiltürk konuşmasında bölünme korkusundan söz etmiş. Saadet Partisi’ne oy verecek seçmenin bölünmesini mi yoksa Saadet Partisi yönetiminin bölünmesini mi kastettiği belli değil. Ama bu seçmen ve bütün türleriyle seçmenler zaten seçim sath-ı mailine girildiğinde bölünecek. 

O süreçte Saadet Partisi tavrını net ortaya koymazsa “elim kırılsın AKP’ye oy verirsem” diyen türden muhafazakâr seçmen zaten kendisine başka muhafazakâr bir parti arayacak ve bulacak. Zira alternatif çok. 

Açıklamada dikkat çeken ikinci husus “bizim dâvâmızın başarıya ulaşması için” vurgusu. 

“Saadet Partisi’nin dâvâsı nedir” diye sormak mümkündür. Ama asıl, Asiltürk’ün burada “dâvâ” ile ne kastettiği sorguya muhtaç. 

Demokrasiyi, parlamenter sistemi, insan haklarına saygılı bir hukuk devletini, fikir hürriyetini, meşrû muhalefeti… kast ettiğini varsaymak isteriz. Ama o zaman da seçime bir hafta kalaya kadar beklemenin anlamı kalmaz. Zira on sekiz seneden sonra gelinen noktada AKP’den halen de ümitli olmak için hiçbir sebep kalmadı. 

Önemli olan yerine kimlerin gelip ne koyacağı. 

Biz adalet, liyakat ve demokrasi isteyenleri istiyoruz. Aklı başında muhafazakâr seçmen de eminiz bunu istiyordur. 

Artık dâvâ da, dâvâ dosyası da istemiyoruz. 

Okunma Sayısı: 2783
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Okur

    28.1.2021 00:12:57

    Haklısınız hocam, memleket dava dosyası doldu, herkes bir yerlerden bir şekilde davalı. Dava adamına değil gerçekten adama ihtiyacımız var.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı