"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

N’aber sayın Bay Lok-2

Ahmet BATTAL
25 Temmuz 2021, Pazar
AİHM nihayet “…öcü”lerle ilgili tıkanıklığı açtı ve özetle “terör örgütü üyeliğini ispat için ByLock kullanıcısı olmayı ispat yetmez, yazışma içeriklerine de bakıp terör örgütü üyeliğini gösteren delilleri aramak ve bulmak gerekir” dedi.

Biz bunu, beş yıldır, “ByLock yazışmaları doğrudan ve somut olarak bir suça dair bilgi ve delil içermiyorsa, sadece ‘cemaat içi haberleşmeler’ yapıldığını gösteren yazışmalar ‘terör örgütü üyeliği’ni ispat için yeterli delil oluşturmaz” diyerek yazıp söylüyorduk. 

“Kişi, kapalı devre bir iletişim ağı olduğunu bilerek bu sisteme dahil olmuş olabilir. 

Salt bu bilgi ceza hukuku sorumluluğu için yeterli değildir” diyen İzzet Özgenç’ten de alıntı yapan bir yazımızın linkini verelim: https://www.yeniasya.com.tr/ahmet-battal/n-aber-sayin-bay-lok_442140

Biz bunları yazıp söyledikçe birileri ve bilhassa Yargıtay üyeleri, ceza hâkimleri ve savcılar Türkiye’ye özel ve özgü gerçeklerin varlığından bahsediyor ve “gizlilik içinde dindarlık terörist sayılıp suçlanmak için yeterlidir” yanlışını “örgütün gizli haberleşme programı” kılıfı altında bu gerekçeyle savunuyordu. 

Şimdi o çok meşhur “gizlilik suçu!” konusunda mukayese yapma ve Türkiye’nin gerçeklerini herkese yeniden hatırlatma zamanı. 

Bir şekilde, “sulbî ve/veya fikrî ceddini gizleyen nifak ehli”nin eline geçmiş olan “Türk devleti” ile ilişki kuran her dindar, bilhassa yüz seneden bu yana, dindarlığı ile ilgili olarak şöyle ya da böyle “gizleme ihtiyacı” duymuştur. Bu ihtiyacın ve yöntemin hangi halde ne ölçüde isabetli olduğu elbette tartışılabilir. Ama sonucu değiştirmez. Sonuç “bir Türkiye gerçeği”dir. 

Dindarlığı ile siyaset yapan ve dolayısıyla “kendisini açık eden” dindarlar bile çoğu fikirlerini-en azından M. Kemal ile ilgili samimî fikirlerini-rahatlıkla açıklamaktan kaçınmışlardır. 

Siyaset yapmayan, ama bürokraside yer tutmak isteyen ve bunu kendince dinî veya dinî/millî hamiyet duygusu ile yapan dindarlar, dindar ailelerin çocukları ve dinî gruplar ise şu ya da bu ölçüde gizliliği ve şu ya da bu şekilde tedbiri/takiyyeyi kendilerine uygun görmüşlerdir. 

Bu alanda tek istisna “bürokrasi de siyaset gibi bir topuzdur, o topuzcu makamlar için dininden taviz vermek nasihatçi/Nurcuya yakışmaz” diyen “uyanık uyandırıcılar kümesi”dir. 

Bu uyanık kümenin az kişiyi uyandırabilmiş olması ve bu sebeple dindar çoğunluğun devleti ve devlette kadrolaşmayı dine hizmet için “çok önemli” gören dindarlar haline gelmiş olması bu gerçeği değiştirmez. 

Özetle “dindarca fikrini ya da dindarca yaşayışını gizleyen dindarlar” Türkiye’nin gerçeğidir. 

Mukayese ettiğimiz ve “münafıksız”lığına imrendiğimiz Avrupa’da (Batı’da) ise altmış senedir ne din ve ne de dünya için dindarlığı gizleme ihtiyacı yok. Bu açık toplumu ve bu samimiyet rejimini hepimizin istediği ya da istemesi gerektiği açık. 

O halde, “bilhassa devlet yetkisini kötüye kullanan birilerine karşı dindarlığını gizlemiş olmak” tek başına suç olamaz. Eski TCK 163 ile ilgili uygulamayı ve kararları bilmek yeterlidir. 

Siz, dindarca iktidarınızda, “dindarlığını gizleyen cemaatlerden birini terör örgütü ve diğerlerini cemaat” sayarsanız, bir süre sonra, dinden haz etmeyen gerçek iktidar sahipleri, üstelik sizi de alet ederek, kendisine muhalif gördüğü diğer dinî cemaatleri de suç örgütü gibi gösterir. Yumurta yumurtayla kırılır.

Kararlarınıza yazmadığınız, yazmama gerekçesini kulağımıza “gizlice” söylediğiniz, ama çatır çatır kullandığınız ve bir zamanlar TCK 163 sayesinde “rejim düşmanı” üretmiş olan “cemaat eşittir terör örgütü” formülü böylece bu kere de “dindar ve pırıl pırıl çocuk, ama terörist!” üretir. 

Böylece din tek parti CHP’si dönemindeki gibi devletin tekeline girer. Din devlet dini olur ve dışında kalan suçlanır, dışlanır…

Bunu ister misiniz ey Anayasa Mahkemesi’nin, Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun ve Yargıtay 16. Ceza Dairesinin az ya da çok dindar olan, ama kindar olmayan üyeleri?

“Fark etmez” diyorsanız, veyl size…

Okunma Sayısı: 5129
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Ahmet Necdet Hocaoğlu

    26.7.2021 12:23:44

    Kıymetli hocam:Yazınızı okudum.Hislerimize tercüman olmuşsunuz.Allah razı olsun.

  • Necati

    25.7.2021 21:20:15

    Kur'an'nın dört esasından biri olan adaleti, herkes için savunmak her müslümanın görevidir. Allah'ın emridir. Bunu hakkıyla yapmaya çalışan Yeni Asya ve sizin gibi gerçek hukukçu yazarlarımızı tebrik ediyoruz. Siyasî tarafgirlik ile zulümlerle taraftar olanların durumuna Allah kimseyi düşürmesin.

  • Sezai MUMCU

    25.7.2021 14:18:37

    TERÖR ün bir TANIMI VAR uluslararası bazda tanınan bir izahatın şartları tek tek hepsi yerine gelmişse TERÖR gerçekleşmiş diye kabul edilir. MÜSBET BİRİNCİ AVRUPA nın TUTUMU BU Başına buyruk; despotik, müstebit, zalime göre TERÖR onun keyfine uyan ' dediğim dedik' İKİNCİ AVRUPA'nın USULÜDÜR! BUNU VİCDANI ÖLMEMİŞ KİMSE KABUL EDEMEZ. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) Adaletin, Vicdanın, YAŞAM ve TAHAKKUK MECRASIDIR.

  • Sezai MUMCU

    25.7.2021 13:39:23

    Bir IHTIMAL ne kadar KUVVETLI olursa olsun bir DELİLden kaynaklanmiyorsa (neş'et etmiyorsa) İLMEN HİÇ AMA HİÇ BİR EHEMMİYETİ/ ÖNEMİ yoktur. Bu Dünya'nın her tarafında; ister en dehşetli müstebit/zalim dikdatörü olsun ister en adil, demokrat olsun değişmeyen ilmî bir kuraldır. Bunu çiğneyen Mahkeme i Kübra' da SANIKLIĞINI GARANTİLER!

  • Okur

    25.7.2021 09:40:05

    Allah ebeden razı olsun, istikametinden ayırmasın.(Amin) ülkemizin ve islam alemimin taa gerçekleri... Gözler sağır kulaklar görmüyor.

  • Mehmet Demir

    25.7.2021 09:28:28

    Mükemmel bir yazı Tebrikler Böyle bir dönemden geçerken hakkaniyetli ve objektif olmak

  • Halil İbrahim Karahan

    25.7.2021 07:02:34

    Allah razı olsun Rızasına

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı