"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

“Bir göz diğer gözü tenkit etmez” ne demektir?

Ali FERŞADOĞLU
20 Eylül 2023, Çarşamba
İhlâs Risalesi’ni müzakere ederken, “Nasıl insanın bir eli diğer eline rekabet etmez, bir gözü bir gözünü tenkit etmez, dili kulağına itiraz etmez, kalb ruhun ayıbını görmez.”1 cümleye takıldıklarını ifade eden bir grup kardeşimiz bilgi istedi.

“Bir gözü bir gözünü tenkit etmez”: İnsanların ve birkaçı müstesna tüm omurgalı canlıların 2 gözü var. Bu gözler küçük farklılıklar dışında hemen hemen aynı yapıdadır. Tek gözlü olsaydık derinlik algımız, idrakimiz olmazdı. Tek göz, uzaklığı tam olarak belirlememizi engeller ve hayatta kalmamızı zorlaştırdı. İki göz beynimizde oluşan görüntülerin 3 boyutlu olmasında çok önemli bir role sahiptir. Dolayısıyla “Bir gözü bir gözünü tenkit etmez!” bilakis, yardımcı olduğundan memnun ve müteşekkir olur! 

“Kalb ruhun ayıbını görmez” meselesine gelince, şunlar söylenebilir: Vücudumuz, tüm organların tam bir dayanışması ile çalışır. Vücudumuzun, bedenimizin hayatını devam ettirmesi, azalar, organlar arasındaki ahenk ve uyuma bağlıdır. Mesela kalp çalışmasa, beyin çalışmaz, sair organlara kan ve gıda gitmez. Akciğerlerimiz vazifesini yapmazsa, böbrekler iş yapamaz. Ki, tüm azalar tam bir uyum içinde çalışmaları gerekiyor. Birisi diğerine engel olsa, ya da rakibane hareket etse, vücut dağılır ve ölür. Mesela, abdest alırken el ve yüzümüzü yıkadığımızda ellerimiz birbiriyle yardımlaşır. Bir ayağımız diğer çelme takmaz. “Kalb ruhun ayıbını görmez”, yani kendi hatalarımızı başkalarının içinde teşhir edip anlatmayız, tek tek sıralamayız, bilakis örteriz.  

“Aynı şekilde manevî vücud olan aile, cemaat ve toplumda da harika bir uyum ve işleyiş olmalıdır. Mesela bedenimizde beyin ne ise, manevî bedenimizde akıl odur. Maddî vücudumuzda kalp ne ise, manevî kalbimiz de odur. Akciğerimiz ne ise, vicdanımız da odur. Gözümüz ne ise basiret de odur vs...” 

İşte, nasıl vücudumuzu ayakta tutan azalar arasında uyum ve ahenk ise, aynı şekilde manevî bedenimizi de ayakta tutan akıl, kalp ve sair latifelerin ve hislerin ahenk ile çalışmasıdır. Şayet akıl kalbe, kalp basirete, basiret vicdana muhalefet etse, manevî bedenin nizamı dağılır. Bu yüzden, aklı ile vicdanı arasında sıkışan manen sarsılır, buhrana girer. Ve tüm psikolojik rahatsızlıkların temelinde manevî anarşi, keşmekeş bulunuyor.  

Dipnot:

1-Lem’alar, Enst./inter., s. 164. 

Okunma Sayısı: 2073
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Ramazan Çalışan

    20.9.2023 09:41:50

    Bediüzzaman, “Vücud nev’inde tezahüm (birbirine sıkıntı vermek) yoktur” diyor. Yani, Bir ayak diğer ayağa çelme takmadığı gibi kalp de ruhun ayıbını görmez. Bu lâtifelerimiz, aralarında tam bir uyumla çalışır, birbirlerinin kusurunu aramazlar ve birbirinin faaliyetlerini sekteye uğratır bir tavır içinde değildirler diyebiliriz.

  • Abdullah Tunç

    20.9.2023 09:12:49

    Birlik ve beraberliğin, uhuvvet, ittihad ve muhab betin olması için,cemaa tın fertleri arasında tam bir emniyet ve güvenin ol ması gerekiyor.Ayrıca her şeyin şeffaf olması lazım. Gizli hiçbir faaliyetin olmaması lazım.Meslek ve meşrep noktasında im tizacı efkâr olmalı.Uhuvve tin gerektirdiği maddi ve maneni yardımlar mutla ka yapılmalıdır.Ayırım asla yapılmamalıdır.Bu şekilde ancak tenkitlerin önü alınır.Yoksa ayırım olursa, meslek ve meşrebe aykırı hareket edilirse; tenkitler de kaçınılmaz olur.Bu du rumda kimse bu tenkitler den rahatsız olmamalıdır.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı