"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Kırk Kör Keçi (2)

Nahit TOPALOĞLU
11 Mayıs 2025, Pazar
Yazım ihtilaflarında “mânâ” en önemli kıstastır.

Pot kırmak, “bilmeyerek veya dikkatsizlikle, karşısındakine dokunacak, alınmasına sebep olabilecek bir söz söylemek, söylenmemesi gereken bir şeyi ağzından kaçırmak, gaf yapmak, çam devirmek” mânâlarına gelir.

Emr-i bil mâruf, ne zamandan beri “söylenmemesi gereken bir söz” oldu ki Üstadımız “ağzından kaçırmış”, “put” değil de hâşâ “pot” kırmış olsun?

Üstadın “pot” kırdığını ispat(!) sadedinde “pot”çular tarafından, ne gayretler, ne yorumlar, ne cerbezeler, yapıldı.

Pot kırmak, muhatabının alınmasına sebep olacak sözü bilmeyerek söylemek olduğuna göre, kâmil bir insan, sehven bir söz sarfetmişse, farkettiği anda ne yapar? Muhatabından özür diler. 

Pekii, bir kişi hem pot kırıyor, hem de kırdığı potu, o meselenin mevzu olduğu her zeminde iftihar vesilesi gibi tekrar be tekrar naklediyorsa o kişiye en hafif tâbiriyle “hanzo” denmez mi?

Ey tek adam sevici kardeşler! Üstadımızı ne duruma düşürdüğünüzün farkında mısınız? 

***

Bir İnternet sitesinde  “Selam hakikat âşıklarına olsun!” diye bitirdikleri pot kırdırıcı bir yazıda, bu hakikat âşıkları  “… kendisinin de (mecliste, o makamda böyle ağır bir ifade kullanmakla) ‘Dehşetli bir pot kırdığını’ ifade eder.” diyerek Üstadın ağzından çıkmamış kendi uydurdukları (mecliste, o makamda böyle ağır bir ifade kullanmakla) yorumunu sokuşturup pot sevicilik yaptılar. 

Bu tahribatlı yazının başlığı da ne, biliyor musunuz? “Hüküm Verilmiştir Artık - Maksat Üstada POT-PUT Kırdırmak Değil Anlamak!”  

İyi ki de maksat pot kırdırmak değilmiş! Amacınız  pot kırdırmak olsaydı ne yapacaktınız ki daha? Üstadın ağzından çıkmamış lafları parantezde değil de tırnak içinde mi sunacaktınız?

Eğer iddia ettiğiniz gibi Üstad ağzından kaçırmış da bilmeyerek, dikkatsizlikle söylemiş (pot kırmış) ise yıllar sonra niçin defaatle bu olayı naklediyor ve hiç geri vites yapmadan  “Namaz kılmayan haindir.” dediğini tekrar be tekrar zikrediyor: 

“...hattâ Mustafa Kemal’e ‘Namaz kılmayan haindir.’ dediği ve onun teklif ettiği büyük servet, maaş, Şark vâiz-i umûmîliği gibi büyük tekliflerini kabul etmediği halde Şark dârülfünûnun tesisi için 150 bin banknotun 200 mebustan 163 meb’usun imzası ve Mustafa Kemal’in tasdikiyle verilmesine karar verilmişti.” Emirdağ II s.514

“Şecaat arzederken merd-i kıptî sirkatin söyler” demiş Ziya Paşa. Pot seviciler, Üstadı –hâşâ- merd-i kıptî konumuna düşürdüklerinin farkında değiller mi? İnsan çam devirmişse, bunu aktarmak durumunda kaldığında iftiharla değil, mahcûbiyetle nakleder. İftiharla nakledene “merdî kıptî” deniyor!

“Dehşetli” sözü, sıfat görevinde kullanıldığında “korkunç, çok müthiş, korku veya ürküntü veren” manâlarına gelir. Üstadın bir “hasene” mahiyetinde naklettiği hâdise, pot sevicilere göre öyle bir çam devirmeymiş ki, o kadar acib bir gafmış ki sıradan bir falso değil, bilakis dehşetli (korkunç, çok müthiş)  bir pot kırmaymış. 

***

Zamanın valisi, kendisini oldukça şaşırtan bir fermân almış: “… âcilen kırk kör keçi gönderesin!”

-Allah Allah, Padişahımız Efendimiz Hazretleri “kırk kör keçi” ferman buyurmuşlar. Nereden bulacağım ben şimdi kırk tane kör keçiyi?

Aratmış, taratmış birkaç kör keçiyi müşkülatla buldurmuş. Sonra ne yapmış peki? İstenen sayıda kör keçiyi, sağlam keçilerin gözlerini kör ederek tamamlamış…

O zaman  Yeni Asya yokmuş tabiî. O yüzden biri çıkıp da valiye:

-Devletlum, Padişahımız “kırk kör keçi” değil “kırk kürekçi” göndermenizi ferman buyurmuş. Her ne kadar fermandaki ifade her iki şekilde okunabilirse de “kırk kör keçi” diye okumakta maslahat yok, dememiş.

Pot kırdığı iddia edilen bir şahıs, aynı cümleyi yıllar sonra dahi bilerek, defalarca ve iftiharla  “Namaz kılmayan haindir.” diye tekrarlıyorsa demek ki “pot” değil de “put” kırmıştır.

Peki, Üstadımıza pot kırdıranlar, ne kırmıştır? 

Ey pot seviciler, Üstadın devirdiği dehşetli put, başınıza mı düştü yoksa!

Keçilerin gözünü çıkartmayın; vebaldir!

 

Okunma Sayısı: 267
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı