"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

“Günah işlemeseydiniz, Allah yerinize günah işleyenleri yaratırdı!..”

Ali FERŞADOĞLU
06 Ekim 2023, Cuma
Başlığa çıkardığımız bu hadis-i şerifi anlamak için var­lıklar yaratılış şemasına bakmalıyız: “1-Ru­ha­nî­ler 2-Cis­ma­nî­ler. Ru­ha­nî­ler: a-Me­lek­ler b-Cin­ler c-Şey­tan­lar. Cis­ma­nî­ler: a-İn­san­lar b-Hay­van­lar c-Bit­ki ve sair can­sız­lar.”

Ru­ha­nî­ler, ya­ni nur­dan (çok in­ce ener­ji bo­yut­la­rın­dan) ya­ra­tı­lan me­lek­ler; ta­ma­men ul­vî du­y­gu­lar­la do­na­tıl­mış, “akıl­lı, şu­ur­lu”, fa­kat ne­fis­le­ri (olum­suz du­y­gu­la­rı) ol­ma­yan latif var­lıklar­dır. Cin­ler, “ne­fis, id­rak ve ira­de” sa­hi­bi, bi­zim gi­bi im­ti­ha­na tâ­bi tu­tul­muş, dü­şük yo­ğun­luk­lu, “ışın­sal” ya­ra­tık­lar­dır. Şey­tan­lar ise, baş­tan aya­ğa “süf­li­yat” de­nen, “siyah ener­ji” bo­yut­la­rın­dan var edil­miş kö­tü ruh­lar­dır. İnsan melek, cin, şeytan, hayvanlardan farklı yaratılmıştır. “Cenâb-ı Hakkın antika bir sanatıdır ve en nâzik ve nâzenin bir mucize-i kudretidir (sonsuz gücünün mu’cizesidir) ki, insanı bütün esmâsının (isim ve sıfatlarının) cilvesine mazhar ve nakışlarına medâr ve kâinata bir misâl-i musağğar (küçültülmüş örneği, minyatürü) sûretinde yaratmıştır.”1 “Misal-i musağğar”, kâinatın özeti, minyatürü demektir. Yani, oradaki bulunan maddi-manevi, hayvani, nebati (bitkisel), madeni bütün özellikler “câmiyeti” itibariyle insanda toplanmıştır. Manevi olarak da ruhanilerin, yani, melek, cin ve şeytanların özellikleri potansiyel olarak konmuş. Yani, oradaki bulunan maddi-manevi, hayvani, nebati (bitkisel) bütün özellikler “câmiyeti” itibariyle insanda toplanmıştır. Manevi olarak da ruhanilerin, yani, melek, cin ve şeytanların özellikleri potansiyel olarak konmuş. 

İşte insanda hem enerji boyutlu, hem maden, hem bitki hem hayvan, hem ruhani, hem de “insani” özellikler söz konusudur. İradesi, düşünmesi, inanması, ibadet etmesi, takvası, salih amelleri, güzel ahlakı insani cepheleridir; ruh ve kalbin tekamülüdür. 

Ancak, insanda bir de nefsani, hayvani boyutlar vardır. “Tevvab, Gaffar, Settar” isimleri hata, kusur ve günahtan sonra tevbe ve gufran dilemeyi gerektirir. İşte bu hakikate binaen Peygamberimiz (asm) “Eğer siz hiç günah işlemeseydiniz, Allah Teâlâ Hazretleri sizi helâk eder ve yerinize, günah işleyip tevbe edip mağfiret edeceği  kimseler yaratırdı.”2 

Dipnotlar: 

1-Sözler, Enst./inter., s. 282; 

2-[Müslim, Tevbe, 9, (2748); Tirmizî, Da’avât 105, (3533).]

Okunma Sayısı: 2131
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı