"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Yabancı kelimelere “Evet!”, uydurukçaya “Hayır!”

Ali FERŞADOĞLU
20 Nisan 2022, Çarşamba
Bazıları, “dijital, ortam, güven, sürdürmek, sosyal, yön” kelimelerini de “uydurukça!” sınıfında sayıp eleştiriyor. Halbuki, yabancı kelimenin istimali meşru, uydurukça yasak!

Zira, her lisan, başka dillerden kelime alır, yapısına, fonetik (ses bilgisine) uyarlar, dönüştürür, çevirir, potasında eritir ve kendine mal eder. Risale-i Nur’da pekçok yabancı kelime yer alır: 

● Örnek: “Kaleme aldığım şu İşaratü’l-İ’caz adlı eserimi, hakiki bir tefsir niyetiyle yapmadım. Ancak ulema-i İslamdan ehl-i tahkikin takdirlerine mazhar olduğu takdirde, uzak bir istikbalde yapılacak yüksek bir tefsire bir örnek ve bir me’haz olmak üzere, o zamanların insanlarına bir yadigâr maksadıyla yaptım.” (İşaratü’l-İ’caz, s. 14.) Örnek, Ermenice ōrinag’tan alınmıştır. 

● Emperyalist, parazit: Hem, mâsum Müslümanların kanlarını sömüren ve servetleri tahaccür etmiş millet kanı olan parazit, tufeylî ve aç gözlü canavar ve barbar emperyalistleri... (Sözler, s. 723.) Parazit, asalak, radyo yayınına karışan bozucu ses. 

● Propaganda: “İstanbul’da yirmi bine yakın hemşehrilerimi-hamal ve gafil ve safdil olduklarından-bazı particiler onları iğfal ile vilayât-ı şarkiyeyi lekedar etmelerinden korktum. Ve hamalların umum yerlerini ve kahvelerini gezdim. (Beyanat ve Tenvirler, s. 60.) Propaganda, Latince propagare fiilinden türetilmiş. 

● “Jön Türkler şöyledirler, böyledirler, bizi de zarardîde edecekler.” (Münazarat, s. 21.) Jön Türk, önemli rollerde oynayan genç oyuncu, demektir, Fransızcadan “jeun”, Latince “iuvenis” sözcüğünden alınmış.  

● Parti, demokrat: Millet Partisi ise; eğer ittihad-ı İslamdaki esas olan İslâmiyet milliyeti ki, Türkçülük onun içinde mezcolmuş bir millet olsa; o Demokratın manasındadır. Dindar Demokratlara iltihak etmeye mecbur olur.” (Beyanat ve Tenvirler, s. 233.) 

● Portakal: “Portekiz” özel isminden, İtalyanca portogallo ve Latince portus Cale, Oporto”dan türetilmiştir. Buna benzer yüzlerce örnek vermek mümkün.  

● Telgraf, telefon, radyo: Bilhassa telsiz telefon ve telgraf ve radyo ile konuşmaların îsaline ve bu hizmetler gibi umumî ve küllî hizmetlerden başka…” (Asay-ı Musa, s. 89.) Ve dijital… 

Yabancı dillerden giren kelimeler de artık tamamen yerli ve tam ters anlamdadır. Mesela, Türkçe’de “serbest” kelimesi, istediği gibi davranan, hiçbir kayda, sınırlamaya bağlı olmayan, hür, demektir. Oysa Farsça’da anlamı tam tersidir: “Ser” baş; best bağlı, bestelenmiş, kaideye bağlanmış, yani, “başı bağlı!” Meselenin özeti şu: 

Ya, ilmî, teknolojik kelimeleri aynen alacaksınız veya yüzlerce dilbilimcinin çalıştığı “dil akademisinde” Türkçe karşılıklarını bulacaklar. Şerh: Yabancı dillerden alınan gramer (dilbilgisi) kaidelerine uyan kelimelere “Evet!”, uydurukçaya “Hayır!” 

Okunma Sayısı: 1363
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Mahmut Avcı

    20.4.2022 15:56:37

    Yerinde ve zamanında bir yazı olmuş neredeyse bu konuda dahi birbirimizi eleştirisel konuma geliyoruzun cevabı olmuş güzel istifadeli bir yazı tebrike şayan. yazarlarımızı ve gazetemizi mana itibari ile koruyalım muhteva ve ifade çeşitliliğinde ise serbest bırakalım.

  • Abdullah

    20.4.2022 15:20:46

    "Bence Türkiye’de yaşanan bir hastalık kutuplaşma oluyor. Ya Öz Türkçeyi seveceksin ya da Osmanlıcayı seveceksin. Ben buna böyle bakmıyorum. Ben hem Öz Türkçeyi seviyorum hem de Osmanlıcayı. Hem Türkiye Türkçesini seviyorum hem Azerbaycan Türkçesini. Azerbaycan Türkçesi bir nevi zamanda yolculuk gibi oluyor." Y.Asya/ E.Sultan Çakır Söyleşisi.

  • Abdullah

    20.4.2022 14:54:46

    Uydurukça nedir. Her dilde; sanatçı edebiyatçı mütefekkir; ihtiyaca göre kelime uydurur. Zamanla tutan kalır tutmayan gider. Dil uydurulup türetilmezse ölür. A.Agopyan' ın ifratına karşı; sağcı millliyetçi tefrit etti. Biz sağcı milliyetçi miyiz? Biz çift dilliyiz. Kur' ani Risale dili ile maslahatçı fonksiyonel, yaygın etkin güncel dilci. Zor değil. Uydurukça dediklerimizin, çoğu genelde kullanılıyor. Neden? Su; ( muhteva) kabın rengini aldığı gibi, yeni kelimede; kullananın; niyet ve mana kalıbını alır! Özgür, sorun, anlam...gibi.

  • A. AYDIN

    20.4.2022 10:46:12

    Bazıları 12. Sözdeki feylesof gibi manaya değil, lafza odaklanıyor. Lüzumsuz münekkitliği musahhihlik sanıyor. Bu yazı böyle İFRATA tutulanlara şifa olur mu bilmem ama ihtiyaç vardı. Teşekkürler.

  • Nahit Topaloğlu

    20.4.2022 05:16:51

    S.A. Ferşadoğlu kardeşim. "...Latince “iuvenis” sözcüğünden alınmış." Dikkatinizden kaçmış sanırım. "Sözcük" de uydurukça bir kelimedir. Kök Türkçe, ek de Türkçe ama köke eklenen ek, aslî vazifesinin dışında kullanılmıştır. Küçültme (kulübecik) sevgi ,sevimlilik (Ayşecik) , acıma (yavrucuk) gibi manaların ifadesi için kullanılan -cik, "kelime"yi dilimizden tard etmek için söz-cük diye uydurulan bir garip kelimenin zuhurunda yanlış istimal edilmiştir. "Eşşekoğlueşşek" kelimesine "sözcük" demek mümkün mü? Küçük/kısa bir laf değil. Acıma veya sevgi ifadesi de yok. Demek ki kelimenin ve ekin Türkçe olması bile o kelimeyi uydurukça olmaktan kurtaramıyor. Kelime yerine sözcük denirse, "sözlük" ne olacak? "Sözcüklük" mü? Konuşurken filtreleme güçtür ama yazarken azami dikkati sarf etmek faydalı olur. Bâki selam ve muhabbetlerimle kardeşim..

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı