"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Bediüzzaman ve aile

Enes Uyar
11 Mayıs 2024, Cumartesi
Her hafta Bediüzzaman Vakfı merkezinde buluştuğumuz hocalarımız ve arkadaşlarımızla bu haftaki konumuz aile oldu.

Dersi okuyan da, son zamanlarda aile ile ilgili çalışmaları olan gazetemizin yazarı Sebahattin Yaşar idi. Yaşar, derse geçmeden önce aile ile ilgili gençlere fikirlerini sordu. Derse katılan gençlerden sığınılacak merkez, yol haritası, eğitimin başladığı ilk yer, hür ortamlar, insan yetiştiren kurum, danışman gibi fikirler ortaya çıktı.

Yaşar, ‘Anne babamız bizden memnun mu?’ diye, herkesin kendi vicdanına sormasını ve notunu da kendisinin vermesini söyledi.

“Ey hanesinde bir ihtiyar valide veya pederi veya akrabasından veya iman kardeşlerinden bir amel-mande veya âciz, alîl bir şahıs bulunan gafil! Şu âyet-i kerimeye dikkat et, bak: Nasıl ki bir âyette, beş tabaka ayrı ayrı surette ihtiyar valideyne şefkati celb ediyor!”

Yardıma muhtaç birilerini bizlerin evinde bulunması bizler için Cenab-ı Hakk’tan gelen büyük bir servet, büyük bir zenginlik ve büyük bir nimet ve bizler için cennet vesileleridir. Ve nasıl ki annelerimiz bizler için hayatını hiçe sayıp yüksek fedakârlıklar gösteriyorsa, onlar da ihtiyarlandığında bizim onlara hürmetle bakmamız Allah’ın rızasını kazanmamıza vesile oluyor. Aynı zamanda evlerimiz bizler için bir cennet bahçesidir. Evimizin kapısından içeriye girdimizde bir sevinç dalgası, bir huzur hali karşılar bizi. Orada bütün müspet duygularımız tatmin olur, huzur hali hissederiz.

Bediüzzaman, “Evet, dünyada en yüksek hakikat, peder ve validelerin evlâtlarına karşı şefkatleridir. Ve en âli hukuk dahi, onların o şefkatlerine mukabil hürmet haklarıdır” der. Çünkü onlar, hayatlarını, kemâl-i lezzetle evlâtlarının hayatı için feda edip sarf ediyorlar. Bizleri en yüksek dereceye taşıyan baba ve annelerimizin merhameti ve şefkatidir ve onlara saygı onların haklarıdır. Çünkü onlar hayatlarını bizler için sarf etmişlerdir...

Onlardan birisi yahut her ikisi senin yanında ihtiyarlık çağına gelirse sakın onlara “Öf!” bile deme; onları azarlama, onlara tatlı-iltifatlı söz söyle. (İsra Sûresi 23 ), (Mektubat, s. 60)

Anne baba evlat arasındaki dengeyi, Risale-i Nur’dan paylaşan Yaşar, “Evlat ne kadar serseri de olsa, baba şefkat-i fıtriyesini esirgemez ve esirgememeli. Baba ne kadar haksız da olsa, evlat onun rızasını tahsile çalışmalıdır” cümlesini paylaştı.

Dünyada bir cennet atmosferi olan ailelerimiz, aynı zamanda ebedi hayatı kazanmamızın da vesileleri olabilir. Biz gençler de ailedeki sorumluluğumuzu öğrenmeli ve anne babamıza olan hürmeti en güzel sekilde göstermeli, onları razı etmeliyiz.

Okunma Sayısı: 800
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı