Eğitimin içinde bulunduğu durumu gösteren çok dikkat çekici bir hadise yaşandı.
Ankara’da iş yapanların Türkiye’nin gerçeklerinden haberdar olmadığını gösteren bu haber, acaba idarecilerin uyanmasına yol açar mı? Kanaatimizce açmaz, çünkü kabahat yine merkezde değil taşrada aranacak.
İsterseniz önce ilgili habere bakalım: “Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Şanlıurfa’da İl Millî Eğitim Müdürü (...) ve beraberindeki heyet ile okulları da ziyaret etti. Ziyaret ettikleri okullardan biri, (...) Halilurrahman Ortaokulu oldu. Sınıfları inceleyen ve öğrencilerle sohbet eden Özer, daha sonra okul bahçesine çıktı. Çocukların etrafını sardığı Özer, bahçenin bakımsız durumu karşısında şaşkınlığını gizleyemedi. Okulun bakımsız halini gören Özer, yanında bulunan Şanlıurfa’da İl Millî Eğitim Müdürü (...) ve okul müdürüne sert çıkıştı. Özer, okul müdürüne, ‘Buraya bir basketbol sahası yapılmaz mı? Siz ne iş yapıyorsunuz? Para istediniz de para mı vermedik? Bu çocukları niye burada mahzun halde bırakıyorsunuz?’ dedi. Daha sonra Şanlıurfa İl Millî Eğitim Müdürüne (...) dönen Özer, ‘Sayın Müdür, gezdirdiğiniz okul böyleyse gezdirmediğiniz okullar nasıl?( diyerek tepki gösterdi.” (Yeni Şafak, 5 Ocak 2022)
Bu haber, bu tartışma hem Ankara’nın hem de taşranın durumunu gözler önüne sermesi bakımından çok önemlidir. Bu hususta esas söz söylemesi icap eden eğitimciler olmalı. Meselâ bakanın, “Para istediniz de vermedik mi?” şeklindeki sorusuna, eğer para verilmiyorsa “Evet istedik verilmedi” diyebilmeliydiler. Elbette böyle diyebilmek ancak hak, hukuk ve adaletin hükmettiği idarelerde olur. Hangi okul müdürünü dinleseniz, yeteri kadar para yardımı alamadıklarından yana şikâyet ederler. Haklıdırlar, çünkü çoğu okulun güvenlik temizlik işlerine harcanan parayı devlet karşılamıyor. “Hayır, karşılıyor” diyen idareciler bunu TV’lerde ilân etmeli. Çünkü okullar sürekli bu sebeplerle öğrenci ve velilerden destek ve yardım bekliyor.
Aynı hadise ile ilgili olarak sosyal medyada paylaşılan bir mesaj da dikkat çekici. Bir iş adamı derneğinin genel başkan yardımcısı olduğu belirtilen hesap sahibinin mesajı şöyle:
“1) Sn Bakanın yakınındaki bir isim aradı; “Bakanın tepkisi bürokratlara değildi. Bu şehir eğitimde bu kadar geri kalabiliyorsa bunun müsebbibi şehir için bir şey isteyemeyenlerdir. Bakın bugün şehre 73 okul sözü verildi” dedi. Yarın Bakanlıkta Urfa için özel bir toplantı yapılacak.
2) Bakan Bey Şanlıurfa’ya gelmeden şehrin röntgenini çekmiş, ziyaretlerini ona göre planlamış. En gözde okullara değil, rastgele okullara gitmiş, durumu net bir şekilde görmüş. Şehir olarak biz de bunu böyle okuyalım ve Bakan Bey’in yapacaklarını bekleyelim.
Kazanan Şanlıurfa olsun. Evet bu şehrin eğitimde eksikleri var, bunu çok iyi biliyoruz. Fakat bu asla basket potası eksikliği değildir. Öğretmen eksikliğidir, derslik eksikliğidir, kaynak eksikliğidir. Bu eksiklikler merkezin çözeceği sorunlardır. Müdürlerimiz canla başla çalışıyorlar. O üslûp olmadı...” (@omerag63, 5 Ocak 2022)
Burada gündeme taşındığı üzere acaba gerçekten şehir(ler) için bir şey istenmiyor mu? İktidara mensup bunca milletvekili olduğu halde bir il taleplerini Ankara’ya, merkeze ulaştıramıyorsa burada ciddî bir mesele olduğu anlaşılmaz mı?
Neresinden bakılırsa bakılsın, Şanlıufra’da yaşanan hadise; merkezin, Ankara’nın taşradan, Anadolu’dan haberdar olmadığını ve sıkıntılarını bilmediğini gösterir.
Bu tablo ile övünmek isteyen varsa övünsün...