"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Üçüncü deva - Hastalar Risalesi'ni Anlamaya Doğru - 3

Feyzullah ERGÜN
16 Ekim 2022, Pazar
“Ey tahammülsüz hasta! İnsan bu dünyaya keyif sürmek ve lezzet almak için gelmediğine, mütemadiyen gelenlerin gitmesi ve gençlerin ihtiyarlaşması ve mütemadiyen zeval ve firakte yuvarlanması şahittir.”

Canlıların en mükemmeli olarak, mucize bir organizasyonla anatomik yapı ve fizyolojik faaliyetlerin İlâhî programla dizanyn edilmesi sonucu yaratılmış ve sermaye olarak takdir edilen bir ömürle de, imtihan olacağı dünya meydanına gönderilmiştir. Geçici bir süre için bulundurulacağı misafirhanede, konforlu bir hayat, oyun ve eğlence ile oyalanarak sermayesini tüketmeden, kârlı bir ticaretle yaradılışına uygun hayat programını yaşamak durumundadır. Bu yaşam tarzıyla, imtihanın kazanılması hedefinden uzaklaşılmaması, esas alınmalıdır. İnsanın yaşadığı sürede, geçmişin üzüntüleri, geleceğin stresleriyle ve daha farklı etkenlerden kaynaklanan hastalıklarla karşılaşması neredeyse kaçınılmazdır. İnsan, hastalık ve musibetlere karşı zayıf, sabırsız ve aceleci olduğundan, direnme gücü gittikçe azalmaktadır. Bu açıdan bakıldığında, üzüntü ve sıkıntılar hayat kalitesine olumsuz etki eder.

Hastalık ve musibetlerin insana verdiği sıkıntılar, nefis ve şeytanın kaydırmasıyla, gaflet karanlığında daldığı derin uykusundan uyarıp, uyandıran sarsıntılardır. Bu uyarıcılarla acizliği ve ihtiyaçları hatırlatılarak, asıl vazifesi olan ubudiyet dairesine yönlendirilir. Üstad Bediüzzaman’ın (r.a.) harika tespitleriyle; “Zaten musibetler, dergâh-ı İlâhî’ye sevk etmek için birer kader kamçısıdır.” 

Dünya hayatının bitmeyen derin hayalleriyle, ölümü unutan insana, ölümün öncü ve habercileri olan hastalıklar, aldatmaz nasihatçi, doğru yolun aydınlığına çıkaran, sert disiplinli rehberlerdir. Hz. Ali (k.v.), “Tûl-i emel, ahireti unutturur” buyurarak, insanın kendini ölümsüz zannederek, hayâl alemine dalmasıyla asıl hedefinden sapmasını önlemek için, hastalık ve musibetlere uyarıcı rol verilmiştir. Hastalık ve musibetler, insanı sarsıntıyla uyandırırken, ölümün her an gündemde ve çok yakında olduğunu, adeta ahiret alemine pencereden baktırır.

Kâinatın küçük bir modeli şeklinde çok değer verilerek yaratılan bedeninin, ayrı ayrı her hücresi mikroskobik bir kâinattır. İç içe dürülmüş kainatların varlığı, en büyük mucizeye işaret eder. Sırlarla dolu insan organizmasının derinliklerine ulaşılabilmiş değildir. Sağlığın verdiği tekdüze bir hayat alışkanlığıyla, yaşamını sürdüren insanın, ayılması hastalıklar aracılığıyla gerçekleştiğinden, bu arada organizmanın sırlarını ve değerini de anlamaya başlamaktadır. Hastalığın başlamasıyla, organların yeri ve sistemlerin işleyişi hakkında bilgisini arttırmaya başlar. Hücreden, organ ve sistemlere kadar gerçekleşen faaliyetlerle, Halık-ı Kâinat’ın (c.c.) ilim ve kudretinin harikalarını bilip, anlayarak, marifetullah yolunda da hayranlığı artar.

Hastalık ve musibetlerle gafletten uyandırılan insan, kendi vücuduyla yapacağı muhasebede; taştan, demirden değilsin. Lâyemut (ölümsüz) değilsin. Bedenin organları, hücreleri dağılıp ayrılmadan, asıl vazifeni hatırlayarak toparla. Af ve keremi sonsuz olan Rabb-i Rahim’inin huzuruna çıkacaksın. Kabre gireceğini aklından çıkarmadan hazırlanmaya çalış demelidir. Gerçek bir dost olarak vazifelendirilen hastalıkların, uyarı ve nasihatleri bazen şiddetli olabildiği zamanlarda, sabır ve şükürle Hz. Eyyûb (a.s.) misali: “Rabbi inni messeniyed dûrru ve ente erhamürrahimin” diyerek, ŞİFA VE RAHMET PINARINDA SERİNLEMELİYİZ.

SAĞLICAKLA KALIN.

Okunma Sayısı: 2287
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı