Bediüzzaman Said Nursî Hazretleri ile görüşen, Son Şahitlerden Rahmi Erdem Ağabeyin cenaze namazından önce konuşan Bursa İl Müftüsü Y. Selim Karabayır, 'Birlik ve beraberliğimizin, toplumsal sıkıntılarımızın çaresi Risale-i Nur’u okumaktır” dedi.
Çağımızın Kur'an Tefsiri Risale-i Nur Külliyatını daha yakından tanıyalım?
Son Şahitlerden Rahmi Erdem dualarla...

İl Müftüsü Y. Selim Karabayır, tüm sorularımızın cevabının ve problemlerimizin çıkış yollarının Risale-i Nur eserlerinde bulunduğuna dikkat çekerek şöyle konuştu:

“Toplum olarak bizi kurtaracak ve bir seviyeye getirecek iman hakikatlerini ve sosyal hayatın nasıl muntazam olabileceğini gösteren Risale-i Nurları okumamız lâzım. Ahiretle problemi olan, imanını kurtarmak isteyen, asrımızın idrakine çok güzel sunulmuş olan 10. Söz’ü okumalıdır. Özellikle “Kader nedir?, Nasıl bir sırdır?” diye merak edenlerin 26. Sözü okumaları gerekir. “Kur’ân nasıl bir kitaptır?” diye merak edenler 25. Sözü okumalıdır.

Şuculuk, buculuk yapmamak gerektiğini, ihlâs ve samimiyetle ümmet bilinciyle yaşamak gerektiğini, hiç kimseyi dili, dini, ırkı sebebiyle dışlamadan yaşamak gerektiğini, anlatan o güzel eserleri mutlaka okumalı. Gençler mutlaka “Gençlik Risalesi”ni okumalı.

Tüm dertlerimizi ortadan kaldırmanın yolları var. İşte onlardan bir tanesi de ömrünü Kur’ân hakikatlerinin neşri için, cephelerde Ruslara, Ermenilere karşı vatanî mücadelesine devam ederken, bir elinde silâh, bir elinde kalem tutan o güzel insan Bediüzzaman’ın eserleridir. Okuyarak sıkıntılarımızdan çıkış yollarını bulacağız. Bu güzel insanın talebelerinden Rahmi Ağabeyimizi ahirete uğurluyoruz. Allah onu sevdikleriyle beraber eylesin.”

Bediüzzaman Said Nursî Hazretleri ile görüşen, Son Şahitlerden Rahmi Erdem Ağabeyin cenaze namazından önce konuşan Bursa İl Müftüsü Y. Selim Karabayır, “Kur’ân nasıl bir kitaptır? diye merak edenler, imanını kurtarmak isteyenler mutlaka Risale-i Nurları okumalı” dedi.
BAHTİYAR BİR İHTİYAR VAR

Osman Yüksel Serdengeçti’nin ifadelerine tercüman olduğunu belirten Karabayır şöyle devam etti: “Bahtiyar bir ihtiyar var, etrafı sekiz yaşından seksen yaşına kadar bütün nesiller tarafından sarılmış. Yaşları ayrı, başları ayrı, işleri ayrı. Fakat bu ayrılıkta bir gayrılık yok. Hepsi bir şeye inanmış, Allah’a.. Âlemlerin Rabbi olan Allah’a... Onun ulu Peygamberine... Onun büyük kitabına... Kur’ân henüz yeni nâzil olmuş gibi, herkes aradığını bulmuş gibi bir hal var onlarda.

Said Nur ve talebelerini seyrederken, insan kendini âdetâ Asr-ı Saadette hissediyor. Yüzleri nur, içleri nur, dışları nur... Hepsi huzur içindeler.”

ÖLÜM VAR, AHİRET VAR, HESAP VAR
Müftü Karabayır “Rahmi Ağabeyimizin de böyle bir mü’min olduğuna, sizler, bizler şahidiz. Onun muvahhid bir Müslüman olduğuna şahitlik eder misiniz?” diyerek cemaatten helâllik aldı. “Böyle güzel insanların yolculukları bizi çok duygulandırır. Birlik ve beraberliğimize vesile olurlar.

Bir iman abidesi olmak nasıldır bize fikir verirler. Onlar ömürleri boyunca hep bu hakikatleri ders verdiler. Şimdi tabutlarıyla da ders veriyorlar. ‘Ölüm var, ahiret var, hesap var’ diye bize sesleniyorlar. Allah var, Kur’ân var, Peygamberimiz (asm) var, öyleyse başka ufuklarda gezmenin ne mânâsı var? Ayrılığa düşmenin ne anlamı var? Hakikati, medeniyeti başka yerlerde aramanın ne mânâsı var? Allah bizi bir ve beraber eylesin. Ağabeyimize rahmet eylesin, geride kalanlara sabırlar ihsan eylesin” dedi.

İSMAİL TEZER - İSTANBUL YENİ ASYA
***
Benzer içerikleri okumak için tıklayınız:
Said Nursî’siz her çözüm eksik kalır
Çare de çözüm de Bediüzzaman'da
İttihad-ı İslâma giden yolda Türk-Kürt kardeşliği
İttihad-ı İslâm ve Medresetüzzehrâ projesi