28 Şubat kâbusunun bütün ağırlığıyla ülkenin üzerine çöktüğü 1999 yılının 18 Nisan’ında milletvekili seçimleri yapılırken iktidarda Ecevit’in başbakanı olduğu DSP azınlık hükümeti vardı.
(Bu tuhaf ve anormal hükümete yol verenlerden biri de, AKP’nin son Yenikapı mitinginde boy gösteren Tansu Çiller’di.)
18 Nisan seçim sürecinde yaşanan ve sonuçta çok etkili olan en önemli gelişme, Öcalan’ın Kenya’da CIA tarafından derdest edilerek Türkiye’ye gönderilmesi oldu.
Bu hadise, bütün beceriksizliklerine rağmen Ecevit’i sandıkta birinciliğe taşıdı.
Bahçeli’nin MHP’si de ikinci oldu.
Sonrasında, “Erkekçe çözeceğim” dediği başörtüsü meselesini, örtüsüyle seçilen milletvekiline Meclis kürsüsünde yemin ederken başını açtırarak “çözen” MHP, DSP’nin koalisyon ortağı oldu. Mesut Yılmaz’ın ANAP’ının da dahil olmasıyla Anasol-M kuruldu.
Bu üçlü koalisyon, her alanda büyük krizlere sürüklediği Türkiye’yi, üç buçuk sene sonra 3 Kasım 2002 seçimine götürdü.
AKP bu seçimle iktidara geldi.
16 yıl önce DSP’ye koltuk değnekliği yapan ve onunla birlikte sandığa gömülen MHP şimdi aynı şeyi AKP ile tekrarlıyor.
1999’da “Öcalan rüzgârı” ile DSP’yi birinciliğe taşıyan senaryonun farklı ve güncel versiyonları da sınırötesi operasyonları ile bu kez AKP için sahnelenmek isteniyor.
Bu noktadaki ilk deneme, Erdoğan’ın “Partimizdeki metal yorgunluğunu onunla aştık” dediği Afrin harekâtıyla yapıldı.
Ama o günlerde her yerde “Reis bizi Afrin’e götür” sloganlarıyla seslendirilen coşku, tam da final aşamasında bir sınır karakolunda yapılan İbrahim Tatlıses’li, Seda Sayan’lı, klarnetli şenlikle bir anda harcanıverdi.
Sonra Afrin unutulmaya terk edildi.
24 Haziran seçimine sayılı günler kala ise Menbiç ve Kandil üzerinden yeni senaryolar gündeme getiriliyor. Amerika ile yapılan pazarlıklar sonucu Mehmetçiğin Menbiç’te devriye gezmesi öne çıkarılırken, Fırat’ın doğusundaki ABD-PYD yığınağı gözlerden kaçırılarak geçiştirilmeye çalışılıyor.
Ve son dönemde sinyalleri verilip, Menbiç’ten hemen sonra gündeme getirilen “Kandil’e de bayrak ve imha” atraksiyonu.
Afrin olmayınca Kandil; öyle mi?!
***
- Artı Tv’de İrfan Bozan’ın programına birlikte katıldığımız Müfid Yüksel’le İslam Özkan’ın “Bazı cemaatler adına yapılan AKP’ye destek açıklamaları baskıyla yaptırıldı ve cemaat mensupları bundan rahatsız” tesbitini doğrulayıp teyid eden mesajlar alıyoruz. İsmailağa cemaati dahil.
- Türkiye’nin ihtiyacı demokrat misyon https://youtu.be/7Ten1z86ROA