Şanlıurfa Kitap Fuarındaki Yeni Asya standının ziyaretçilerinden biriyle sohbetimizde konu çocukların ve gençlerin durumuna gelince misafirimiz son dönemde çok konuşulan ve herkesi endişelendiren “uyuşturucu illeti” için “Gençler, hatta çocuklar arasında eroin, kokain, metanfetamin, bonzai... kullanımı şehrin bütün mahalle ve sokaklarına, hatta köylere kadar yayıldı” dedi.
Benzer bir tesbit ve yakınmayı, geçen yaz Barla’dan ayrılırken uğradığımız Sav köyündeki dostlarımızdan da dinlemiştik.
Aileler başta olmak üzere herkes için alarm zilleri çaldırması gereken bu durumun sadece Şanlıurfa ve Isparta ile sınırlı olmadığı, yapılan araştırmalarla da, “saha”daki gözlemlerle de sabit. Dindar ve muhafazakâr kimlikleri ile bilinen bu iki şehrimizde durum böyle ise, özellikle büyükşehirlerin hali çok daha vahim ve düşündürücü.
Uyuşturucu kullanımının 8-9 yaşına kadar indiği yönündeki tesbitler gerçekten endişe verici; “Evlatlarımız nereye gidiyor?” dedirten ürkütücü bir vahameti ifade ediyor.
Emniyet Genel Müdürlüğünün geçen yıl “Uyuşturucuya başlama yaşı ilkokul düzeyine indi” haberlerini yalanlama babında yaptığı “2021 itibarıyla uyuşturucuya başlama yaşı 21.2” açıklaması herhalde kimsenin gönlüne su serpmedi ve “İddia edildiği gibi 21.2’de uyuşturucuya başlıyorlarsa çok mu normal?” dedirtti.
Bilindiği gibi, gençleri alkolizm, sigara ve uyuşturucu gibi kötü ve zararlı alışkanlıklardan korumak, devletin anayasal görevlerinden biri.
Ve iktidar birçok konuda olduğu gibi alkolizmle mücadele konusunda da bir ara “birşeyler yapıyor” gibi göründü, ama bir taraftan alkol iptilasını laikliğin vazgeçilmez bir gereği sayan fanatik laikçi cenahın şirret tepkisi karşısında kararlı bir duruş ortaya koyamadı, diğer taraftan uygulamada alkollü içki sektörünün önünü alabildiğine açtı.
Bizzat Erdoğan’ın inisiyatifiyle başlatılan “sigarayı bıraktırma” kampanyaları da sonuç vermedi ve takipçisi olmaktan vazgeçilip iş oluruna bırakılarak gündemden çıkarıldı.
Uyuşturucu konusunda da son derece vahim ve ürkütücü bir tablo ile karşı karşıyayız. Çıkarılan “varlık barışı” kanunlarıyla kara paranın, bilumum suç örgütleri ve uyuşturucu çeteleriyle birlikte ülkeye davet edilmesi ile paralel gelişen bu durum çocuklarımızı ve gençlerimizi çok ciddi şekilde tehdit ediyor.
Evlatlarımızı, dünyalarını da, ahiretlerini de yakacak bu çok dehşetli afetten kurtarmak ve korumak, en önemli ve öncelikli gündem maddelerimizden biri olmalı.