"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Mesele Erdoğan karşıtlığı mı?

Kâzım GÜLEÇYÜZ
12 Şubat 2021, Cuma
Gerek içerideki siyasî muhalefetten ve farklı toplum kesimlerinden, gerekse dışarıdan gelen ve tek adam rejimine geçildikten sonra daha da yoğunlaşan eleştirileri iktidar cenahı “Erdoğan karşıtlığı” olarak okuyor.

Ve bunun sonucunda sıkı bir “Erdoğan savunması” pozisyonu alıp orada mevzileniyor.

Halbuki asıl mesele Erdoğan değil, sistem. Şahıs değil; ilkeler, prensipler ve değerler.

Eğer 30’lu yılların şeflik uygulaması cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi adı altında hortlatılan bir tek adamlık versiyonu olarak 21. yüzyıl Türkiye’sine dayatılmamış olsaydı...

Demokrasinin en önemli temellerinden biri olan kuvvetler ayrılığı, herşey tek adam rejimine bağlanarak berhava edilmeseydi...

Yine demokrasinin kalbi olan Meclis, aslî görevleri olan yasama ve denetimde böylesine işlevsiz bir hale getirilmemiş olsaydı...

Adaletin “olmazsa olmaz” şartı olan yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı siyasî baskılarla ve iktidar siyasetini de kıskacına alan derin müdahalelerle ortadan kaldırılmış olmasaydı...

Türkiye temel hak ve özgürlüklere yönelik kısıtlama ve ağır ihlallerin her geçen gün daha da artıp yoğunlaşarak devam ettiği bir hukuksuzluk girdabına sürüklenmeseydi...

Hukuksuz, sorumsuz ve keyfî uygulamalarla çok yaygın ve ağır mağduriyetlere yol açılmasa ve bu konuda böylesine duyarsız, katı, insafsız bir yaklaşım sergilenmeseydi...

Medya, üniversiteler, STK’lar kontrol altına alınıp çok seslilik tahrip ve yok edilmeseydi...

Muhalefet ötekileştirilerek “düşman” ilan edilmese; dahası iktidara mesafeli durup biat etmeyen herkes baskı altına alınmasaydı...

Ayrımcı, dışlayıcı, kutuplaştırıcı, kamplaştırıcı söylemler ve gerilim politikalarıyla siyasî iklim zehirlenmese ve toplumun birlik, beraberlik, barış ve huzuru sabote edilmeseydi...

Milletin sandıkta verdiği destek, kapalı kapılar ardında ve vitrindeki tek adamın gölgesinde iş çeviren kimliği meçhul kadroların ülkeyi demokrasi ve hukukun çok uzağına savuran icraatlara imza attıkları bir yapılanmanın inşası için kullanılmamış olsaydı...

Daha çok şey sıralanabilir. Ama “Bu kadarı yeter” diyerek konuyu bağlayacak olursak:

Böyle bir tablonun oluşmasına meydan verilmeseydi, buna ve sorumlularına yönelik bir muhalefet ve “karşıtlık” ortaya çıkar mıydı?

Okunma Sayısı: 4230
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı