Yine aşırı kalabalık sınıflarla, giriş ve çıkışlarda her zamanki izdihamın yaşandığı, sağlık ve hijyen tedbirlerinin yetersiz olduğu bir ortamda okulların “Ya aşı, ya PCR testi” dayatmasıyla açıldığı gün İstanbul Millî Eğitim Müdürlüğü önünde buluşan KHK’lı öğretmenlerden Emine Yüzgeç şöyle seslendi:
“Görevimden bir gecede haksız hukuksuz ihraç edildim. İlk sene öğrencilerime karnelerini ben veririm zannettim. Hiçbir suçum yokken, kanuna, yasaya, evrensel normlara aykırı en ufak bir fiilim yokken internet çağında, geldiğimiz noktada bir zulüm bu kadar uzun süremez, bir haksızlık bu kadar uzun süremez diye ümit ettim. İlk sene görevime iade edilmedim. İkinci sene, üçüncü sene, dördüncü sene öğrencilerimin başında olmayı bekledim. Ama 5 sene bitti, okullar açıldı ve ben yine okulda değilim.
“Yine geldim, meydanlarda hakkımı arıyorum. Devletim benim masum olduğumu gayet iyi biliyor. Öğrencilerim, velilerim, halkım benim kanuna aykırı hiçbir fiilim olmadığını gayet iyi biliyor. Ben burada 5 senedir hakkımı almaya çalışıyorum. Kaç sene daha sürecek bu zulüm, bunu soruyorum. Ne zamana kadar sessiz kalacak bu toplum, bu adalet?”
KHK’zedelerden Yurdagül Şahin, Serap Kılıç, Ömer Bilal Karakaya, Ramazan Tosun, Fatma Bostan Ünsal, Erol Alp, İsa Çetin ve Cemil Turan’ın da katıldığı buluşmadaki bu haykırış, aynı durumdaki yüz binlerin hissiyatına tercüman oldu ve Yeni Asya dışındaki medyada hiç yer bulamasa da yerine ulaştı.
Keza İstanbul KHK’lılar Platformunun aynı buluşmada okunan açıklamasında KHKzede öğretmenler adına verilen şu mesajlar da:
“Düsturumuz; ‘Öğretmen yalvarmaz, boyun eğmez, el açmaz’dır. 5 yıldır bizi görmeyen, görmek istemeyen siyasî partiler, toplumun büyük bir çoğunluğu bizleri görmek zorunda kalmıştır. Gerçeklerin ortaya çıkma gibi bir zorunluluğu vardır. Artık toplum ve siyasî partiler suçsuzluğumuzdan, bize yapılan haksızlıklardan söz ediyorlar. Adımız kadar eminiz ki, KHK’lar ve onların müsebbibi siyasal iktidar gidecek; biz ve yarınlara olan umudumuz kalacaktır. Bizler aydınlık yarınları kurmak için mücadele etmeye devam edeceğiz, ama bizleri ihraç eden siyasal iktidara ise hukuksuz dönemin hesabı kalacaktır.”