Torba kanuna sokuşturulan ve “Memleket kültürü için önemi haiz eserler kamuya mal edilebilir” diyerek Risale-i Nur’u devlet tekeline alan maddenin iptali ve yürürlüğünün durdurulması için CHP’nin AYM’ye yaptığı başvurunun gerekçeleri iyi incelenmeli: “Piyasada bulunan, ilgilenen herkesin ulaşabildiği, yokluğundan söz edilemeyen eserlerin, malî hakları yanında manevî haklarının da tek yanlı belirlenen ‘münasip bir bedelì karşılığında koruma süresi içinde kamuya mal edilmesinde ‘kamu yararı’ndan söz edilemez.“Anayasanın 25. maddesinde, ‘Herkes, düşünce ve kanaat hürriyetine sahiptir’ denilirken; 26. maddesinde herkesin düşünce ve kanaatlerini söz, yazı, resim veya başka yollarla tek başına veya toplu olarak açıklama ve yayma hakkına sahip olduğu ve bu özgürlüğün resmî makamların müdahalesi olmaksızın haber veya fikir alma yada verme serbestliğini de kapsadığı belirtilmiştir. Bütün özgürlüklerin anası olan düşünce özgürlüğü, sadece düşünce ve kanaat sahibi olmayı değil, bunları özgürce açıklama, yayma ve bunlara ulaşma hakkını da kapsar.“Farklı yayınevlerince basılarak piyasaya sunulan, ilgilenenleri tarafından herhangi bir engelle karşılaşılmadan ulaşılabilir olan, yokluğundan söz edilemeyecek eserlerin malî ve manevî haklarının koruma süresi içinde devlet tarafından kamuya mal edilerek, eserin topluma ulaşmasının tek elden, devletin öngördüğü şekilde ve öngördüğü ölçüde yapılacak olması ve ayrıca kişilerin düşünce ve kanaatlere ulaşmasında devletin belirleyici hale gelmesi, düşünce ve kanaatleri açıklama, yayma, düşünce ve kanaatlere ulaşma özgürlüğüyle bağdaşmaz.“(Eserlerin devlet tarafından kamuya mal edilmesi) Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 10. maddesiyle teminat altına alınan ifade özgürlüğü ve Ek Protokol’ün 1. maddesiyle güvence altına alınan mülkiyet hakkıyla bağdaşmaz.”
(Gerekçelerin daha geniş bir özeti için Yeni Asya’nın 14.11.14 tarihli sayısına bakılabilir.)
AYM’ye Levent Gök, Engin Altay, Akif Hamzaçebi imzalarıyla yapılan CHP başvurusunu kamuoyuna duyurduğu basın toplantısında Hamzaçebi’nin, “Devletin eserleri müsadere etmesi söz konusu. Elbette bu eserleri müsadere edecek olan devlet, bu eserin içeriğine de karışabilir. Bir sansür uygulaması da gizli bir şekilde getirilmiş olmaktadır” sözleriyle vurgulayıp dikkat çektiği husus da son derece önemli.Bu gerekçeleri hukuk temelinde, hukuk diliyle çürütecek cevapları olan varsa konuşsun. tweet 1: Risale-i Nur’a devlet tekelinin AYM’ye götürülmesi ile tüm hesapları bozulanlar yine Üstadın talebelerini istismar ettiler. Yazıklar olsun.
tweet 2: Risale-i Nur’a bandrol engeli ve devlet tekeli konularında Üstadın muhterem talebelerini yanıltıp istismar edenleri Allah’a havale ediyoruz.tweet 3: Üstadın, talebelerine “Devletin yanlışlarını da müdafaa edin” diye bir vasiyeti yok. Eserlerinin hiçbir yerinde buna bir delil gösterilemez.