2016 Ağustos’unun son haftasında Cerablus operasyonu başladığında attığımız “Bu tuzaktan derhal çıkalım” manşeti (25.8.16) bazı mahfilleri çok rahatsız etmiş ve bunu pespaye bulvar tetikçilerine yaptırdıkları seviyesiz saldırılarla hemen açığa vurmuşlardı.
Biz de bu saldırıları şöyle cevaplamıştık:
“İç savaş ortamına aktif müdahil olarak girmenin yol açtığı kaygıları dile getirmeyi de ‘suç’ saymak, iyice şirazeden çıkmışlığın son örneği. Gerçi savaş çığırtkanları anlamaz, ama Yeni Asya’nın çağrısıyla uzmanların ‘Operasyon uzamamalı’ uyarısı aynı. 1200 farklı grubun birbiriyle ve rejimle savaştığı bir cadı kazanına muharip güç olarak dalmanın riskleri savaş tahrikçilerinin umurunda mı?”
Sonra iktidar medyasında da benzer ifadelerle Yeni Asya’yı teyid eden yayınlar yapıldı.
Ama Kuzey Suriye operasyonları devam etti. Afrin ve son olarak Barış Pınarı. İç savaş sürecinde Şam’ın kontrolünden çıkan ve o gün için bir Pentagon yetkilisinin ifadesiyle 1200 farklı grubun çatıştığı bölgede, bazı yerleşimlere ÖSO ile birlikte girildi ve nisbî bir düzen sağlandı. Ama sürekli terör saldırılarının tehdidinde kırılgan bir düzen ve istikrardı bu.
Ki Zeytin Dalı, Afrin ve Barış Pınarı harekâtları esnasında da, sonrasında da çok sayıda şehit verdik. Hâlâ vermeye devam ediyoruz.
Söz konusu operasyonlar başlatılır ve sürdürülürken ilan edilen hedef YPG özelinde terör tehdidinin bertaraf edilmesi ve Kuzey Suriye’deki “terör koridoru”nun kırılması idi.
Bu gerekçeyle yapılan son harekât olarak Barış Pınarı operasyonu hızlı başladı, ama kısa süre sonra evvelâ ABD, ardından Rusya ile varılan mutabakatlar neticesinde durduruldu.
Gelinen noktada ise YPG “unutuldu.” Oysa harekâtın o sıcak günlerinde, bölge teröristlerden tamamen temizleninceye kadar operasyonun devam edeceği söyleniyordu.
YPG halloldu mu ki işin peşi bırakıldı?!!
Bu sualin cevabı ortada yok. Ama onun yerini Suriye ile patlak veren ve karşılıklı ateşlerle devam eden çatışmalar almış durumda.
Şimdi cevabı aranan soru: Bu atışlar topyekûn bir savaşa dönüşür mü, yoksa düşük veya yüksek yoğunluklu bir çatışmalar silsilesi olarak mı kalır? Veya bir şekilde bitirilir mi?
Dileriz, bu çatışmalar da, iç savaş da bir an önce biter. Tuzakların bozulması buna bağlı.