Tarihi çeşmeleri görüp incelerken hangi bölümlerden oluştuğunu bilmek, farklı bakış açımız olmasını sağlayacaktır. Su haznesi ve ayna taşı kısmından bahsetmiştik. Bugün de kitabesi, su teknesi, ve saçak kısmından bahsedeceğiz. Kitabe denilen kısım, kemerin ya da ayna taşının üzerinde yer alır ve ebced hesabı ile çeşmenin hangi tarihte, kim tarafından yapıldığını belirtir. Su teknesi ise çıkan suyun dolduğu yerdir. Bu kısım su kaplarını koymak ve dinlenmek amacıyla da yapılmıştır. Son bölüm olan saçak kısmı ise çeşmelerin üstünde bulunan su almaya gelenleri yağmurdan ve güneşten korumak amacıyla yapılan kısımdır.
Hepimizin sıkça görüp, önünden geçtiği Üsküdar Meydanı’nın tarihini yansıtan III. Ahmed Çeşmesi. Çeşme 1728 yılında, Sultan III. Ahmed’in annesi Gülnûs Sultanın hayır ile anılması için Damat İbrahim Paşa tarafından yaptırılmıştır. Aslında çeşme denizin kıyısında bulunurken meydan düzenlemeleri sırasında bugünkü gördüğümüz yere getirilmiştir. Çeşmede birden fazla kitabe bulunmaktadır. Padişah Sultanahmet, çeşmede yer alan tarihi beyti kendi hattıyla yazmış, altında da imzası bulunmaktadır. Sade bir yapıya sahip olan çeşmenin kitabesinde ve ayna taşlarının olduğu kısımlarda süslemeler vardır. Çeşmenin denize bakan kısmında lâle ve gül işlemeleri bulunmaktadır, ayrıca su teknesi de dikdörtgen biçiminde yapılmıştır. Çeşmenin saçak kısmının altında iki mısralık tarihî bir kitabe ve oyma tekniği ile yapılmış süslemeler bulunmaktadır.
Ramazan ayında ayrı bir güzelliğe bürünen Üsküdar meydanına gelen herkesin önce Mihrimah Camii’nde namaz kılıp sonra da karşısında bulunan bu tarihî çeşmeyi ziyaret etmeleri, tarih açısından farklı bir izlenim olacaktır.