"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Berberistan

M. Latif SALİHOĞLU
24 Eylül 2025, Çarşamba
Berberlik bir meslektir. O mesleği icrâ edenler, aynı zamanda maişetini temin ediyor. Helâlinden kazanan ve mesleğinin hakkını vererek iş yapanın ellerine sağlık diyerek devam edelim.

«

Din-i İslâm’a göre, hanımlar kadın kuaföre gitse bile, dışarıda saçını-başını yine de örtmesi gerekiyor. Çünkü, tesettür onlar için farzdır.

Erkekler için ise, saçların görünmesine, yahut uzunluğuna-kısalığına yönelik herhangi bir müeyyide yoktur. Tatbikata bakıldığında, Peygamberimiz (asm) ve Sahabe arkadaşlarının saçları örülecek derecede uzun olduğu görülmüş ve bu şekilde nakledilmiştir.

Buna göre, erkeklerin saçlarını sıklıkla usturaya, yahut sıfıra vurdurmalarının dinî yönden bir dayanağı bulunmamaktadır. 

Dolayısıyla, erkeklerin değişik şekillerde saç tıraşı olmaları, kimi yerde örfîdir, gelenek-görenektir, kimi yerde modadır veya keyfidir.

Bununla beraber, sürekli şekilde berbere gidip gidip ense traşı olmanın, ense ve kulak çevresini habire sıfıra vurdurmanın kanaatimce bir özentiden ve “uydum kalabalığa” zaafından ibarettir. Üstelik, bu tarz bir traş şeklinin çevreye, ekonomiye, sağlığa hiçbir faydası olmadığı gibi, gariptir ki bu tarzın estetik-zarâfet bakımından da bir albenisi yoktur.

Muhtemelen bazı paragöz berberlerin balon gibi şişirip bilhassa gençler arasında yaygınlaştırdığı hani şu makineli “koyun kırkma” tarzındaki bir traş şeklidir. Hatta, çocuğun kafasına bir tas koyup aşağı kısmını traş edenler bile var.

Kimileri buna “Amerikan traşı” da diyor. Ki, 10-15 günde bir gibi aynı traşı olan bazı sığ kafaların ağzından “Kahrolsun Amerika!” sloganı da hiç eksik olmaz ya. Her ne ise…

«

Doğu Anadolu Bölgemizde bulunan orta ölçekli bir şehrimizi yakından tanımak için arkadaşlarla çarşıya-pazara çıktık. Şehir merkezindeki bir sokaktan geçerken, berber dükkânlarının çokluğu dikkatimi çekti. Daha doğrusu hem dükkan sayısı çok, hem de içerdeki koltuk sayısı bir hayli fazla. Sanki berberistan burası.

Durum böyle olunca, haliyle kaldırımda bekleyen simsarlara da ihtiyaç duyuluyor: “Abi gel bizde traş ol. Abi bizde kampanya var. Abi gel, içeri buyur. Gel abi…”

Bakın, hiç abartısız söylüyorum: Aynı sokakta küçüklü-büyüklü yaklaşık on adet berber dükkânı var. Yan sokaktakilerle birlikte sayıları yirmiyi geçiyor.

Türkiye’de ve dünya şehirlerinde hiçbir yerde görmediğim bir acayiplik de şudur ki: Bahsettiğimiz lokasyondaki berberler arasında çok çetin bir rekabet söz konusu. Fiyatta, koltuk sayısında, ekstrem işçilikte, vesaire…

Bir yerde karşılıklı iki berber dükkânı arasındaki koltuk sayısı bilhassa dikkatimi çekti. Kaldırımda durup bir tanesini saydım, içerde 20’ye yakın berber koltuğu var. Karşı taraftakini saydım, zincir market mağazasından devşirme olacak ki, içerde 30’a yakın berber koltuğunun sıra sıra dizildiğini hayretler içinde gördüm.

Simsarlar marifetiyle karşılıklı olarak birbirine lâf sokmalar ve daha çok müşteri çekme hırsı bunlarda öyle bir hal almış ki, orada yürürken gayr-ı ihtiyarî bir şekilde gerildiğinizi hissediyorsunuz.

«

Aynı lokasyonda, tanıdık bir esnafı ziyaret ediyoruz. Çay sohbeti esnasında, orada kiracı olan esnaf abimiz bir başka yönden dert yandı. Dedi ki: Şu berber dükkânları arasındaki rekabet, bizim işimizi de zorlaştırdı. Dükkân fiyatları, onların yüzünden arttıkça arttı. Neticede olan bize oldu. Her sene öyle bir kira artışı yapılıyor ki, biz artık istenen kirayı ödeyemez bir hale geldik. Yılbaşında buradan çıkmayı ve daha sapa ucuz bir yere taşınmayı düşünüyorum. 

İşte, âdeta berberistana dönmüş bir sokağın kısacık bir hikâyesi. Kim bilir, bu meyanda daha nice hikâyeler var. 

Son söz: Bahsini ettiğimiz şu berberistanın sağlığa, ekonomiye, çevre temizliğine, estetik güzelliğe de bir faydası olsaydı iyiydi. Şimdiye kadar görseydim, bilseydim, inansaydım, onu da yazar, söylerdim.

Okunma Sayısı: 208
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı