"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Çamur siyaseti

M. Latif SALİHOĞLU
06 Şubat 2023, Pazartesi
Anlayabildiğim kadarıyla, bazı kimseler için “temiz siyaset” işi bitmiş durumda. Temiz siyasetten ümitlerini kestikleri için olsa gerek, var kuvvetiyle çamur atma siyasetine başlamışlardır. Yazık.

Öte yandan, her türlü ulvî-kudsî değeri siyasete âlet etme alışkanlığını bir hayli ilerletmişler. Ve maalesef, bu hâli iyice kanıksamış olup artık sıradan bir propaganda vaziyetine çevirmişler ki, cidden çok yazık.

Yâ hû! Bir parti başkanının siyasî propaganda mitingine en büyük ilin müftüsü nasıl olur da bir dolgu malzemesi olarak kullanılır? Cidden, bunu aklım-hafsalam almıyor.

*

Bu tür siyasetçiler, daha önceki dönemlerde millete dönüp kendi meziyetlerini anlatırlardı. Yaptıklarına ilaveten, bundan böyle yapacaklarını sıralayıp dururlardı. Âdeta babalarının kesesinden harcama yapmış gibi göstermekle beraber, yine de kendi marifetlerini yansıtmaya çalışırlardı.

İhale yönü şaibelerle yüklü olmasına rağmen, yap-işlet-devret modeliyle vücut bulan işletmeleri milletin başına vura vura, beynine kazıya kazıya, yahut gözüne soka soka anlatmaktan adeta helâk olurlardı.

İşte, o ucûbe tarz-ı siyaset kısmen devam etmekle beraber, şimdiki seçim kampanyasının ağırlıklı kısmını yine de çamur atma siyaseti teşkil ediyor.

Azgın troller ile militanlaşan propagandistler, adeta dönüşümlü bir şekilde “Altılı Masa”nın liderlerini sıra ile karalamaya çalışıyorlar.

Şu müflisler, artık bitmiş-tükenmiş olan hizmet ve meziyetlerini anlatmayı bırakıp, bütün mesailerini çingene sataşmalarını andıran bir üslupla rakip adaylarda kusur bulmaya harcıyorlar. Herhangi birinin konuşmasındaki 222 kelime arasından bir tek kelime bulup oradan yüklendikçe yükleniyorlar.

Tabiî kusur arayan, elbette bulur. Zira, beşeriz ve hepimiz hata yapabiliriz. O hatalara bakış ve değerlendirme tarzı, haliyle kişinin niyetine bağlı. İsteyen habbeyi kubbe yapar, yahut gafın-hatanın üzerindeki perdeyi yırtarak ifşâ eder; isteyen de “Kusurları örtün” emrine uyarak kubbeyi habbeye indirgeme niyetine girer, yahut hiç kaale almaz.

*

Kendi hizmet ve meziyetinden çok başkasının hata ve kusuru deşmek, rakip adayların konuşmasındaki tevile açık bazı kelimelerini cımbızla çıkarıp siyasetini onlara bina etmeye çalışmak, hiç şüphe yok ki iflâsın, tükenmişliğin alâmetidir.

İş bununla da bitmiyor. Miting meydanlarında, rakiplerin o hata ve kusurlar, bir de abartıla abartıla hem kitlelere seyrettiriliyor, hem de dayatmacı, mutlak baskıcı bir yöntemle tv ekranlarından milyonlara izlettiriliyor.

*

Aman yâ Rabbî! Geçen gün bir başka fecaate şahit olma bahtsızlığını yaşadık. Taşrada yapılan bir siyasî propaganda mitingi esnasında, rahmetli Menderes ve şehit arkadaşlarının İstanbul’daki “Anıt-mezar”ından canlı yayın bağlantısıyla istismarcılığın daniskasını yaptılar. Ekrânın bir tarafında siyasî propaganda görüntüsü, diğer tarafında sarıklı-cübbeli kıyafetiyle İstanbul müftüsünün dinî konuşma görüntüsü…

Doğrusu, o ân kendimi tutamadım. Yanımdakilere şu kahredici vaziyetin gayrettullaha dokunacağını söyledim. Bu kadarı da olmaz dedim. Hep birlikte dua ettik ki: Allah bizi bilumum arzî ve semâvî belâlardan, felâket ve musibetlerden muhafaza eylesin.

GÜNÜN TARİHİ   6 Şubat 1937

Anayasanın 2. maddesi

1924 Anayasasında “Türkiye Devletinin dini din-i İslâmdır; resmî dili Türkçedir; makarrı Ankara şehridir” şeklinde yer alan 2. madde, 6 Şubat 1937 tarih ve 3115 sayılı kànunla şu hale getirilmiş oldu: “Türkiye Devleti cumhuriyetçi, milliyetçi, halkçı, devletçi, laik ve inkılâpçıdır. Resmî dili Türkçedir. Makarrı Ankara şehridir.”

Okunma Sayısı: 2612
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Hasan Doğan

    10.2.2023 09:59:15

    Doğrusu, o ân kendimi tutamadım. Yanımdakilere şu kahredici vaziyetin gayrettullaha dokunacağını söyledim. Bu kadarı da olmaz dedim. Hep birlikte dua ettik ki: Allah bizi bilumum arzî ve semâvî belâlardan, felâket ve musibetlerden muhafaza eylesin. Ancak maalesef gayretullaha dokundu ve 7 Şubat gecesi 04:17 ve 14:24 saatlerinde 7.7 ve 7.6 şiddetinde 2 deprem oldu.

  • Recep ziftci

    6.2.2023 13:37:59

    Abi maalesef korktuğumuz başımıza geldi Cenabı Hak daha büyük musibetlerden korusun

  • Hüseyin İlhan

    6.2.2023 10:31:49

    AİHM'de vazife yapmış hukukuçumuzun bugünkü YENİASYA da çıkan beyanatı,altıokla ilgili ikazları ve günümüzün necis siyaseti marifet sayan sefihlerine ciddi ve anlayabilecekleri bir ikaz. YİD Projeleri ile yaptıklarını milletin kafasına vura vura anlatmalarına gerek yok.Zira millet olarak geçmediğimiz köprü,kullanmadığımız h.alanı ve otoyollar çin bu paraları cebimizi boşaltarak alıyorlar. Mesela BURSA da yapılan bazı hizmet dediklerinde hizmetten beş-on katı soygun yaptıklarını hatrlatalım.

  • Abdullah Negünekaldım

    6.2.2023 07:21:42

    Reis'in siyasi üslubu çok tiksindirici ve mide bulandırıcı sadece kendine zarar verse bir mahzuru yokta islamiyete büyük zararlar veriyor camilerde Kur'an okuyor cenaze başında vaaz veriyor siyaset meydanlarında herkese küfürler savuruyor demokratların devamıyım diyor 25 yıldır rahmetli Demirel in adını anmaktan kaçıyor hadi ordan sen kim demokratlık kim iyide millet bu kirli siyaset zihniyetini 25 yıldır nasıl destekledi ve katlandı YETER ARTIK GERÇEKTEN SÖZ MİLLETİN DİYORUZ VE TEK ADAMCILIK DENEN UCUBE SİSTEME 14 MAYIS'TA SON VERİP SİYASET MEZARLIĞINA GÖMÜYORUZ ÇAKMAK NEYİMİŞ GÖSTERİYORUZ ÇAKMAK BENİM DEĞİL REİS'İN İFADESİDİR.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı