"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Bizi uykumuzdan uyandırma(!)

M. Said ZEKİ
12 Ekim 2020, Pazartesi
Sabahın nurunda kapı çalınca, ‘sütçü gelmiştir’ denilemiyor artık dostum. Hoyratça kapı çalar. İnsanların huzuru kaçar... Sen bir şey yapmamış olsan da, hatta sen hiçbir şey olsan da... Sağında solunda, önünde arkanda, suçlu veya değil, başka birilerinin sabah erken saatlerde çalan kapısı seni de uyandırır.

İnsanların mülkiyet hakkına, haberleşme hürriyetine, hanelerin mahremiyetine, hasılı bütün temel hak ve hürriyetlerine pervasızca, hoyratça ve hukuka aykırı olarak el atılıyor. Gelen tepki.. tepkisizlik. Tepki gösterenlere de yafta hazır: Vatan haini! Churchill’in tanımı uzaklardan gelen tatlı bir ninni gibidir: “Sabahın köründe kapınızı çalanın sütçü olduğundan emin olduğunuz rejime demokrasi denir.” 

EMANETTEN HIYANETE

İslâmın temelinde Peygamberimizin (asm) kırk yaşına kadar gösterdiği ‘El-Emin’ olma sıfatı vardı. Çünkü insan ‘emanet-i kübra’ ile donatılmıştı. Değil bir insanın; bir karıncanın bile hukukunu koruyordu. İnsan başkalarını kötü- lemekten ziyade, kendi mesleği ile meşgul olacaktı. Diğer meslek, grup, görüş, inanç sahiplerini noksan çıkarmak için uğraşmak yerine, kendi mesleğinin güzelliklerini ön plana çıkaracaktı. Şimdi birbirimizi ne de kolay ‘hain’ diye damgalıyoruz. Halbuki ‘iyi Müslüman elinden ve dilinden insanların emin olduğu’ kişiydi.

AHİRZAMANDA HÜSEYİN (RA) OLMAK ÇOK ZORDUR!

Sen durmadan feryat et! Hak, haktır; küçüğüne büyüğüne bakılmaz! Bir masumun hayatı, hiçbir gerekçe ile feda edilemez. Birisinin hatasından, günahından veya suçundan dolayı başkaları, yakınları, akrabaları mesul olamaz! A- hirzamanın Hüseyin’i (ra) olmak çok zordur. O zulme karşı çıkarak saltanat için değil, adalet-i mahza için canını verdi. Biz gördüğümüz haksızlık ve çirkinliklere karşı kalben bile buğzedemiyoruz. Çünkü adaleti savunmak yakıcıdır, rahat kaçırıcıdır. Gözünü kapamak veya tevil etmek daha kolay geliyor.

İNSAN HAYSİYETİNE YARAŞIR BİR HAYAT

Herkes hür olarak ve insan haysiyetine yaraşır bir şekilde yaşama hakkına sahiptir. Hiç kimse inançlarından, siyasî ve felsefî görüşlerinden dolayı kınanamaz. Suçların ve cezaların şahsiliği ve kanuniliği prensibi vardır. Hiç kimse kanunda yazılı olmayan bir suçtan dolayı cezalandırılamaz. Ceza hükümleri geriye yürümez. Herkes lekelenmeme hakkına ve âdil ve bağımsız mahkemelerde yargılanma hakkına sahiptir!

BİZİ UYKUMUZDAN UYANDIRMA!

Bu meseleleri sohbet ortamlarında dile getirdiğimiz de, yazıp çizdiğimiz de bazı dostlarımız rahatsız oluyor: “Geç bunları.. De bakalım, bizi güzelim uykumuzdan uyandırınca eline ne geçecek? Sana madalya mı verecekler?” Bazıları rahatsız olmaktan öte kızıyorlar...

BAŞIMIZI KUMA SOKMUŞTUK HALBUKİ...

“Ne güzel başımızı kuma sokmuştuk, uyumuştuk. Aklımızı uyuşturmuş, vicdanımızı susturmuştuk! Sen ‘hak, hukuk, zulüm, adalet, insaf, insan hakları, dilsiz şeytan, dünyevî ve uhrevî mesuliyet, ölüm, hesap günü’ gibi anlaşılmaz kelimeler yazarak bizim rahatımızı kaçırdın! Güzelim uykumuzu berbat ettin..

Yüreğimizdeki yangınları söndürmüş, ma- sum ve mazlum feryatları, ‘yalancıktan rol icabı’ bağırıyorlar diyerek, başarıyla püskürtmüştük. ‘Bana dokunmuyorsa beter olsunlar’ diyecek dereceye erişmiş, düşmanların bütün planlarını deşifre edecek ve karşı stratejiler geliştirecek seviyeye ulaşmıştık!!. Dünya bizi kıskanıyordu. Ayasofya da açılmıştı; daha ne olsun..du?

AKIL TUTULMASI

Gerçi bu çok kolay olmadı; en tesirlisinden ispirtizma, manyetizma seansları yaptık. Yirmi dört saat tek yanlı haber dinleme ve dizilerle kültürlenme perhizleri ve dört bir tarafımızı saran hain düşmanlara karşı safları sıklaştırma idmanları yaptık. ‘On derste akıl tutulması’ seminerlerini yüksek puanlarla geçtik (!), daha ne olsun.. bizden sonrası tufan!”

*** 

Allah şuur ve basiretimizi arttırsın; ne diyelim!

Okunma Sayısı: 3030
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Bilal Narin

    12.10.2020 08:59:16

    Bu yazıyı okuyunca aklıma Orwell” 1984 kitabı geldi sanki yaşıyoruz gibi o kitabı bi hakkın... kitabın can alıcı noktalarından bir yer bu yazıyla alakadar “ Tutuklamalar her zaman geceleyin gerçekleşirdi. Ansızın irkilerek uyanmak, hoyrat bir elin omzunuzu sarsması, gözlerinize tutulan ışıklar, yatağı çevreleyen acımasız yüzler.“

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı