"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Hürriyetlerde de “kötü”ler içindeyiz!

Mehmet KARA
08 Mayıs 2022, Pazar
Bayramın ikinci gününe denk gelen 3 Mayıs aynı zamanda “Dünya Basın Özgürlüğü Günü”ydü. Ramazan Bayramını da geçim sıkıntısıyla geçiren milletimiz ile birlikte medyamız da hürriyet anlamında “büyük sıkıntı” içinde geçiriyor.

Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi’nde Türkiye’nin durumunun “kötü” olarak ifade edilmesi, pek çok hürriyet sıralamasında zaten kötü olan durumumuzun bu alanda da ne kadar utanılacak bir durumda olduğumuzu ortaya çıkarıyor. Tıpkı enflasyon, hayat pahalılığı, TL’nin değerinde olduğu gibi… 

Türkiye, Sınır Tanımayan Gazeteciler’in Özgürlük Endeksi’nde 180 ülke içerisinde 149’uncu sırada yer aldı. İlk sırada Norveç yer alırken, Kuzey Kore sonuncu oldu. 

Endekste, Türkiye ile ilgili “Yargı, ‘talepler üzerine’ tutuklamalar yapsa da bazı hâkimler ‘aşırıya kaçan baskıya’ ses çıkarmaya başladı” denilmesi dikkat çekici bulundu. 

Endekse göre; 180 ülkenin 8’inde özgürlük durumu “iyi”, 40’ında “tatmin edici”, 62’sinde “sorunlu”, Türkiye’nin de aralarında olduğu 42 ülkede “kötü” ve 28 ülkenin ise “çok kötü” olarak nitelendirilirken, yurt dışından halimizin ne kadar kötü göründüğünü söylemeye gerek yok. 

*** 

#BASINBELADA 

Türkiye Gazeteciler Sendikası’nın  Dünya Basın Özgürlüğü Günü’nde Türkiye’de gazetecilerin yaşadığı zorluklara dikkat çekmek amacıyla #basınbelada etiketiyle bir kampanya başlattı. Birçok noktaya asılan afişlerin ya da gazetelere verilen ilânların fotoğrafı çekilerek, bir kâğıda #basınbelada yazarak yaşadıkları zorluklar paylaşılabiliyor. Gazetecilerin yaşadıkları sıkıntılar nelermiş, kampanya sonucunda göreceğiz. TGS kampanyayı “Türkiye’de medya özgür değil. Gazeteciler sansürleniyor, kovuluyor, hapse atılıyor. Böylece toplum haber alma hakkını, ülkemiz demokrasisini kaybediyor. Çünkü basın beladaysa, demokrasi askıda. Basın beladaysa, herkesin başı belada” sözleri ile duyurdu. 

Herkesin gördüğü şeyler de var. TGS şimdiden bu sıkıntıları rapor ekleyebilir. 

Basın hürriyetini direkt ilgilendiren konular var. Basın kartlarının iptal edilmesi ve yenilenmemesi bunlardan ikisi. Yine basın hürriyetini direkt ilgilendiren BİK’in ilân kesme cezaları ya da Yeni Asya’ya olduğu gibi 830 gündür verilmeyen resmî ilan hakkı not edilmeli. 

*** 

VAHİM 

Her ay “Basın Özgürlüğü Raporu” açıklayan gazeteci kökenli Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözen’in Nisan ayı raporunda şu bilgiler var: En az 45 gazeteci hâkim karşısına çıkarken, 5 gazeteci saldırıya uğradı, 5 gazeteci de gözaltına alındı. Gazetecilere yüksek tazminat davaları açıldı. Anayasa Mahkemesi ve mahkemelerin hak ihlali kararlarına rağmen, BİK gazetelere ilân ambargosu uygulamaya devam etti.  

Çakırözer, bunları “Türkiye’de basın özgürlüğü bilançosu vahim” sözüyle açıklıyor. 

Temel hürriyetler arasında yer alan düşünce, kanaat ve ifade, basın, toplantı hak ve hürriyetleri büyük yara alıyor. Bu haklar kaybedildiğinde değeri ve kıymeti ancak anlaşılıyor. Hürriyetlerin eksikliği demokrasinin eksikliği anlamına da gelir. Çünkü demokrasi ve hürriyet ayrılmaz kavramlardır. Demokrasilerde basın dördüncü kuvvettir. Ama şimdi öyle değil. 

Türk tipi Partili Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine geçildiğinden bu yana kuvvetler arasındaki ayırım bozulurken, güvenilirlik ve inanılırlığı da oldukça azaldı.  

Özetle, Türkiye’nin basın hürriyetinde 180 ülke arasında 149’uncu sırada yer alması da ekleyince “hürriyetler” konusunda karnemizin hiç iyi olmadığı anlaşılıyor. 

Dünya Basın Özgürlüğü günümüzü bu yüzden buruk kutladık.  

Okunma Sayısı: 1132
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • S.topuz

    8.5.2022 11:32:17

    Eğer böyle bir gazete Avrupada,mesela Almanya gibi bir ülkede yayın yapıyor olsaydı, bu rakamları çok rahat bir şekilde yakalardı.Bundan hiç bir şüphem yok. Sebepleri üzerinde tartışılabilir. Ama üzücü olan, bizim, layık olan İNSAN ve DEĞERLERİMİZE hemen hemen hiç sahip çıkmadığımız gibi,basit siyasi,dini ve farklı cemaat mensubiyetlerimiz bizi bu güzelliklerden alıkoyuyor ve tefrikaya atıyor. Ekonomik sebepler de sayılabilir. Ama maddi imkanları olanlar da görmezden geliyorlar. Yazık değilmi bu çok kıymetli ve çok çok değerli EMEK ve gayretlere? Gazete veya kitap okuma istek,arzu ve alışkanlığımız da o kadar fazla değil? Allah'a( c.c ) hep beraber yalvarıp yakaralım da, bütün bu olumsuz sebeplerden kurtulup, Yeni Asyayı layık olduğu rakamsal seviyeye de ulaştırsın inşaallah. Hakkınızı helal edin.Allah c.c  yar ve yardımcımız olsun. Amiiin.

  • S.topuz

    8.5.2022 11:30:50

    Esselamüaleyküm ve Rahmetullah, çok muhterem Edebiyatçı yazar ve çizerler ve Yeni Asya bayrağını ve hizmetleri her türlü olumlu-olumsuz ŞARTLARDA omuzlayan fedakar hizmet erleri. Allah c.c cümlenizden ebeden razı olsun ve bu zor şartlarda kolaylıklar ihsan etsin. Sizlerin kıymet ve değerinini bizler şu an pek anlayamayız da bu hizmetler sekteye uğradığında ancak o zaman belki anlarız,Allah muhafaza. Yeni Asya layık olduğu itibar ve desteği ve ilgiyi tam olarak ne vatandaştan,ne siyasi Demokratlardan,ne kendi Risale- i Nur camiasından ve ne de diğer Dini Camiadan görememiştir. Yeni Asya, Demokrasi ve Demokratları her daim savunup 53 senedir müdafaa ettiği halde, siyasi cenahdan layık bir şekilde sahiplenilmedi! Halen de yeterli sahiplenildiğini düşünemiyorum. Böyle hak ve hakikatleri korkusuzca 53 SENEDİR HİC PERVA ETMEDEN HAYKIRAN bir GAZETE nin günlük trajı 8-10 Milyon olmalıydı.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı